HABERMAX. DEVA Partisi Adana Milletvekili Sadullah Kısacık, kamu ve mali disiplinin bozulmasını TBMM gündemine taşıyarak, iktidarın Ali Babacan’ın ekonomi bakanlığı döneminin mirasını yediğini ifade etti. Babacan’dan sonra iktidarın ileri gidemediğini vurgulayan Kısacık, iktidar sıralarına seslenerek; “Sayın Babacan’ın ekonomi yönetimini bırakmasından sonra taş üstüne taş koymadınız” dedi.
“Mirasyediye çok iyi bir örneksiniz!”
TBMM Genel Kurulunda partisi adına söz alan Sadullah Kısacık, iktidarı Ali Babacan’ın ekonomi bakanlığı dönemindeki kazançlarla övünen bir mirasyedi olarak niteleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye şu anda Ali Babacan’ın ekonomi yönetiminin başında olduğu yıllarda sahip olduğu yüksek standartlardan çok uzaktadır. Tüm ekonomik ve mali göstergelerde Ali Babacan döneminde yakalanan yüksek standartların çok altındayız. Ekonomi özelinde Ak Parti iktidarı, yıllarca Babacan döneminde sağlanan mali disiplinin ve birçok alanda yakalanan yüksek standardın mirasını yemiştir. Tabiri caizse mirasyediye çok iyi bir örnek oldunuz. Çünkü Babacan’ın ekonomi yönetimini bıraktığından beri taş üstüne taş koymadınız. Yaptık, başardık dediğiniz, övündüğünüz ne varsa Babacan’ın ekonomi bakanlığı döneminin kazancı. Babacan ekonominin yönetimini bıraktıktan sonra yakalanan standartlar ve sağlanan mali disiplini bozdunuz ve yeniden sağlayamıyorsunuz. Çünkü Babacan’ın yönetiminde uygulanan şeffaflık ve denetim gibi önemli unsurlar bir kenara bırakıldı. Yakaladığınız tek bir yüksek standart yok! Sağladığınız tek bir mali disiplin yok! Seçimler yapılalı bir yıl oldu, yeni ekonomi yönetimi rasyonel politikalara döndü ama ülkemiz hala gri listeden çıkamadı. Bu durum bile tek başına söylediklerimin gerçek bir kanıtıdır.”
“İktidar vakıflar üzerinden devlet denetiminden kaçıyor”
Konuşmasında Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Kanununa da yer veren Kısacık, iktidarın bu türdeki kanuni uygulamalarla kendi amacına uygun vakıf ve derneklerde denetimlerden kaçmaya çalıştığını vurgulayarak, “Dünde, bugünde kurulan kamu vakıflarının ve kamu şirketlerinin çoğunun amacı, siyasi müdahalelerle şeffaflıktan ve denetimden uzaklaşıp, kamu kaynakları harcamalarında devlet kontrolünden kaçmaktır. Görüştüğümüz kanunla kurulmak istenen vakıfta iktidar gerek gelir kaynaklarında gerekse harcamalarda; sayıştay kontrolünden, TBMM kontrolünden, kamu mali ve kontrol kanundan yani devlet denetiminden kaçmak istiyor”, ifadeleriyle iktidara yüklendi.
“Eş, dost ve akrabaya arka bahçeden kadro!”
Kurulan vakıf ve derneklerde liyakatsiz kadroların istihdam edilmesine de değinen Kısacık, iktidarın KPSS ve mülakatlarla elediği binlerce gencin hakkına girdiğinin altını çizdi: “İktidar şu anda görüştüğümüz türde kanunlarla kamuoyuna gecekondu, paralel yapılar kuruyor. Bu türde kanunlarla her kurumda arka bahçeler oluşmasına izin veriyor. Zorlu KPSS sürecinde sonra adaletsiz mülakat sistemiyle binlerce gencimiz emeklerinin karşılığını alamazken, iktidar kurduğu bu arka bahçelerde; akraba, eş, dost ve yandaşını vakıflar ve dernekler aracılığıyla kamuda istihdam ediyor. Bu tür vakıflar ve dernekler eliyle devleti ticarethaneye dönüştürmek yanlıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetimine yakışmayan bu tür uygulamalara izin vermeyerek, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin itibarına sahip çıkmalıyız!”