TGC: “Fatih Altaylı’nın YouTube Yayınlarına Getirilen Erişim Engeli Anayasa’ya Aykırı, Derhal Kaldırılmalı”

HABERMAX. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, cezaevindeki gazeteci Fatih Altaylı’nın YouTube yayınlarına getirilen erişim engelinin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek kararın derhal kaldırılması çağrısında bulundu. TGC, “Gazetecilik suç değildir. Kamu çıkarını ilgilendiren konuların özgürce, bağımsız bir şekilde haberleştirilmesinin önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır” mesajını verdi.

TGC’nin yazılı açıklamasında, İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği’nin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi doğrultusunda 5651 sayılı Kanunun 8/A maddesi kapsamında aldığı erişim engeli kararının açıkça Anayasa’ya aykırı olduğu vurgulandı. Karara itiraz edilmesi ve engelin kaldırılması gerektiğinin altı çizildi.

“BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VAHİM DURUMDA”
Açıklamada, siyasi iktidar temsilcilerinin Fatih Altaylı’ya yönelik “suyun ısındı” ifadeleriyle başlayan düşmanca tavrın, Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğünün ne kadar ağır bir tabloyla karşı karşıya olduğunun göstergesi olduğu ifade edildi. TGC, Altaylı’nın tarihi referanslarla yaptığı bir yorumun “tehdit” suçu kapsamında değerlendirilip tutuklanmasının ardından YouTube kanalına da erişim engeli getirildiğini, şimdi de başka dosyaların hazırlanmasının gündemde olduğunu belirtti.

“KAMUOYUNUN HABER ALMA HAKKI ZARAR GÖRÜYOR”
TGC, sürecin demokrasi ve hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğunu belirterek, siyasi iktidarın eleştirel seslere yönelik baskısının kamuoyunun haber alma hakkını ve doğru bilgiye erişimini engellediğini vurguladı. Açıklamada, Anayasa Mahkemesi ve AİHM içtihatlarına atıfta bulunularak, kamu yararını ilgilendiren konularda sert eleştirilerin cezalandırılmasının ancak çok dar istisnai koşullarda mümkün olabileceği hatırlatıldı.

“ELEŞTİREL GÖRÜŞLERİN DÜŞMANLAŞTIRILMASINI KABUL ETMİYORUZ”
TGC, her türlü eleştirel görüş, yorum ve ifadenin düşmanlaştırılmasını ve Ceza Hukuku’nun bu şekilde kullanılmasını kabul etmediklerini belirtti. Açıklamanın sonunda, “Gazetecilik suç değildir” denilerek, baskı altındaki ve tutuklu tüm gazetecilerle dayanışma içinde olunduğu, cezaevindeki tüm gazetecilerin serbest bırakılması için çağrının yinelendiği ifade edildi.

Paylaşın: