HABERMAX.Begonvilerle sarılı taş sokaklar, uçsuz bucaksız mavilikleri ile Bodrum ve begonvili Sarıldığı evi olduğundan güzel gösteren, sardığı yerleri cennete çevirerek, beni dağıtan bitki, sanki cennetin demosu. Yavruağzı, beyaz, fuşya, toz pembe ve kırmızı renklerini gördüm, başka rengi var mıdır, bilemem ama en çok pembesini severim.
Rengine vurulduğum çiçeğin kökeni Brezilya Fransız kaşif louis antoine de bougainville tarafından 1700’lerde bulunmuş. İyi ki bulunmuş. Sonra Avrupa kıtasına gelen bitki, Akdeniz iklimine uyum sağlayarak zaman içinde Güney Fransa, İtalya, Yunanistan ve ülkemizde duvarları, balkonları, çardakları süslemiş, belli ki begonvilller de gelmek istemiş, coşturmuş buraları… Tanrı yaratırken Bodrum’a, mavi, yeşil renk döktürmüş, üzerine begonviller saçmış. Begonvilsiz ev kalmasın Bazen birkaç rengi tek ağaçta toplanmış. Öyle güzeldir ki fotoğrafını çekmeden ya da fotoğraf çektirmeden geçemezsinniz. Ne taraf dönseniz begonvil karşılar begonvil uğurlar sizi. Bodrum Belediyesi ve Bodrum Kent Konseyi Kent Estetiği Çalışma Grubu tarafından hazırlanan “Begonvil Kenti BODRUM” projesi hayata geçiririldi. Bodrum, Begonvil Kenti ilan edildi. Begonvili Bodrum’un yurtiçi ve yurtdışı tanıtımlarında kullanmak ve kent dokusunun ayrılmaz bir parçası olmasını sağlamak amacıyla Bodrum’da begonvilin daha da yaygınlaşması sağlandı.
“Begonvilsiz Ev Kalmasın” sloganıyla ilkbahar mevsiminde belli noktalarda begonvil bitkisi dağıtımı yapılıyor. Evlere giden begonviller mutluluktan coşuyorlar. Mavi, beyaz ve begonvil uyumu muhteşem. Deniz kenarı ve ılıman iklim sever Çok canlı renklere ve enfes bir görüntüye sahip, rengarenk bir göz ziyafeti sunan 11 ay boyunca var gücüyle çiçek açan, yılın sadece 1 ayı çiçek açmayan bitki. Muğla il sınırları içindeki tüm ilçelerde ve hemen hemen her evde bulunan bir çiçektir, kokusu yoktur. Evimin her yerini pembe beyaz rengiyle sarsın, sadece kapı ve pencereler açık kalsın diğer her yeri sarsın istiyorum, daha çok sarması için begonviller ekiyorum. Çiçektir o. Güzeldir. Çiçeklerin çatışması yoktur. Sabah uyandığımda günaydın’ımın ilk sahipleri… Yeniden doğabilsem, yaşama begonvil olarak başlamak isterdim. “ Deniz ve ılıman iklimde doğardım. Sever gibi görünen insanları dikenlerimle uğurlar, seven insanların avuçlarında, gülen yüzleriyle uyandıkları balkonlarında kareli masa örtüsü üzerindeki vazoda , neşeli bir ortamda bulunmak isterdim.” Rengine vurulduğum begonvil sanki yaşamın bir parçası. Saçlarında bir tutam çiçek taşıyan başak burçlarının vazgeçilmezi. Bodrum kadar güzel bir bitki Bodrum’da yaşama sebebim diyebilirm. Her evin bembeyaz duvarı, kahverengi pergolesine begonvil sarılıp yükselmiş, biraz yaprak döker yerlere ama henüz kurumamış o yapraklar bile ayrı bir keyif verir.
Bazen dökülmüş yaprakları rüzgar savuruyor. Dünyam koskoca bir düğün salonuna dönüşüyor. Evlere sarılmış bu çiçeğin kuruyup dökülmüşlerini balkondan süpürüp temizlemek kolay değildir. Kıyamazsın temizlemeye… Temizlendiğinde o renk cümbüşünü özlersin. Rüzgar esince, kurumuş olanların çıkardığı hışırtıyıı sevdiklerini özler gibi özlersin. Bodrum’dan ayrıldığm zaman bedenim ayrılsa bile ruhum begonvillerde saklı kalır. Begonvil demek Ege’yi, Akdeniz’i, sıcak yazı hatırlattığı için adının geçtiği her şarkı, çekildiği her fotoğraf güzeldir. Pek çok begonvil fotoğraflarım vardır. Tüm tatillerin özetidir. O sıcacık rengi, capcanlı haliyle gördüğünüz hiç bir bitkiye benzemez. Begonvilin misafir olduğu mekanlarda balkonu,çardağı sarıp sarmalar ve ben kendimi hayal dünyasında hissederim. Dokununca pul pul döküleceğini bildiğin için dokunmaya kıyamadan izlerim. Öyle bir çiçek ki , o güzelim renkler solduğunda bile hüzün vermiyor insana. Şarap rengine dönünce, hayran olurum. Ege’den uzaklaştığımda ne zaman begonvil düşünsem ılık bir rüzgar getirir yüreğime, huzur tüm benliğimi kaplar. Arap saçı gibi karmaşık büyür İbrahim bahçivan begonvili anlattı. “Arap saçı gibi karmaşık büyür, eğer çok sulanırsa çiçeklerini döker. Süzek toprağı tercih eder. Tırmanıcı özelliğe sahip bitkidir.Üretimi, odun çeliği ile sonbaharda yapılır. Bitkiden alınan yarı odunsu yan sürgünleri toprağa yerleştirin, üzerini açık bırakın. İlk bahara kadar köklenecektir. İlk dikildiği günlerde bol sulanması daha sonraları çiçeklenmeyi teşvik etmek amacıyla az sulanması gerekir. Yaz sonu budanması gerekir ve doğru budama ile daha güzel açar. Doğru yapılan budama yaşlı dalların daha derin kesilmesidir.İç içe girmiş dalları keserken, dikkat ister. Dikenleri kolları kan revan içinde bırakır.Kesilen begonvil daları sokakta yol ortasında bırakıldığında arabaların lastiğini patlatabilir. Şubat ayında dalları temzlenebilir. Her seye rağmen bulunduğu yeri coşkulu dallarıyla, rengarenk çiçekleriyle çok ama çok güzelleştirir.”
Bir çiçek bu kadar sevilirse, günde 3 öğün şarkısı dinlenir. Sezen Aksu öyle güzel yazmış ki bu şarkıda “kaç kişiyiz sevdayı savunan?” derken karmakarışık olurum. Bu şarkıyı ne zaman dinlesem gözlerim dolar ve dünyadan geçip gittiğimin farkına varırım. Müşgülpesent bitki Bodrum akşamında bir mekanda kurulan masa, deniz manzarası ve ay ışığıyla birlikte insanı alıp başka diyarlarına götürür. Güneşi seven bu çiçek hastalık ve böcek barındırmaması ile biliniyor. Bodrum ilçesinde çoşarken milas ilçesinde yaşamıyormuş. Bodrum’un Güvercinlik Mahallesine eşlik ederken komşu Meşelik Mahallesinde yaşamazmış. Dökülen renkli yaprakların sokak boyunca rüzgar eşliğinde sürüklenmesine bayılıyorum, özellikle pembe ve mor renklerine. Begonvil ve yasemin çiçeği vazgeçilmezimdir, birinin görüntüsü, diğerinin kokusu ruhuma can verir. Bodrum’da bütün evleri saran begonvil, Bodrum’un gerdanlığı, saçlarında tacı, takısı, gülüşü. 4/3 mavi, yeşil ve begonvilli bir kent… Estetik harikası begonvillerle yaşamanız, yaş almanız dileğiyle. Sağlıkla kalın.
KAYNAK-NEZAHAT GÖÇMEN