HABERMAX.Bir topluluk varmış, bir diyarda tekmiş, hiç bir kusuru kabahati bulunmazmış, biricikmiş. Efsanede anlatılana göre de, bu toplulukta söylenen ve yapılan her bir şey sahteymiş te, bu yüzden bu toplulukta toptan kocaman bir palavra imiş ve yalanmış. Oysa fazlasıyla kötü imişler de. Kötülüğü zevk için keyif için yapar, büyük haz alır, çok mutlu olurlarmış. Ne korkunç bir felaket olduğunu bilmeden hem de yaparlarmış. Sonunu ve başını düşünmeden. Zaten umursamazlarmış kendilerini, başkalarını ve hiçbir şeyi. Huylu huyundan vazgeçmezmiş hiç bir vakit. O emsalmişler. Kendilerinin başına bir kötülük musallat olunca da bunu bile anlamaktan yoksun kalırlarmış. Nice gerekmez hayatlar yaşarlarmış, hep bir ziyandaymışlar.
O insansı ve tuhaf topluluğun duyda, sakın inanma, kanma! Kralmış kişileri ve kadınları kraliçe ve de kızları prenses güya. Aslında böyle bir şey gerçekte yokmuş. Bak şu işe sen, hepsi masal aleminde yaşarmış, birde efendim varlık içinde yokluk yaşar, sürüm sürünürlermiş. Varmışta yokmuş işte. Bir öyle bir böyle ne yaşarlarmış, ne yer, içer niçin hayatı yaşar, velhasıl kelam en çokta onlar bilirlermiş. Sonra bu yalan diyarında birbirine zincir halkaları benzeri eklenmiş ama bir farkları da varmış. Her insan gibi de ayrı bedenleri, kolları bacakları varmış ki başlarında zeka, ruhlarında benlik, kalplerinde insanlık duyguları olmasa da.
Neyse ki efendim, Heyhat! oturdukları hayali köşklerinde, bindikleri uydurma tahtlarını bir içim su gösterir, ballandıra ballandıra anlatarak bitiremezlermiş. Sonracığıma etraflarındaki herkese caka satar, hava atar, gökyüzünün tavanına değermiş burunları. Sonraları sersem kafalarında bir bir düzdükleri düpedüz bu kadarı da olamaz denileceklere, dedikleri haliyle önce kendilerini inandırır, ben en özelim kibrini tanımadıklarına özellikle de yalan söylemekte ve yalancılıkta üstlerine bir tane daha olmadığından her bir şeyleri karşıya atarlar, tutarlarmış ki, üstünlük kurabilsinler, kursunlar da hep bir menfaat sağlasınlar. Ya dostlarım efendiler, böyle rezil bir hayatı yaşarlarmış. Ne doğru düzgün sözleri olsun da görülebilsin hak getire. Şöyle dursun işleri. Onların ömürleri gelir, geçer, biter. Uzak dur, boş ver, az bir fayda bile yok onlara, hele onlardan sana. Bak çare ol kendine aksi takdirde yanarsın onlarla birlikte sende. Bulaşmasın sana kötülükleri ve kötü niyetleri. Hepsi de zamanda garip yaratık, mekanda buharlar ve sade ve aciz mendebur. Hepsi anlayabilen için bütün bir yararsız gaflet uykusundalar.