ARAS: ALTYAPI İÇİN ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ. BEN HER TÜRLÜ SORUMLULUĞU ÜZERİME ALIYORUM

Bodrum’da son bir yıl içinde başlatılan altyapı ve düzenleme çalışmalarının bir süre daha devam edeceğini belirten Belediye Başkanı Ahmet Aras, Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından peyzaj ve kapatma çalışmalarının sürdürüldüğü Bodrum Limanı’ndaki gecikmenin covid-19 salgını ile mücadele döneminde yaşanan aksaklıklardan kaynaklandığını vurguladı. Aras, “Limanda peyzaj ve kanal kapatma çalışmaları devam ediyor. Pandemi nedeniyle geciken çalışmalar zaman aldı. Öte yandan zemine döşenecek olan taşın halkın isteği doğrultusunda değişmesi de belli bir gecikmeye neden oldu. Bodrum’da 5 yıl içinde altyapı sorunlarının giderilmesi için çalışmalarımız sürecek. Ben bu konuda her türlü siyasi sorumluluğu üzerime alıyorum. Zaman zaman aksamalar olacaktır ama bunun başka bir yolu yok. Akyarlar, Turgutreis bölgesinde devam eden çalışmalar var. 40 yıllık sorunlar bunlar. Halkımızdan hoşgörü bekliyoruz.” diye konuştu.

Toplantıda, Bodrum’da inşaat yasağı başlama tarihinin sadece bu yıl geçerli olmak üzere 30 Hazirana kadar ertelenmesi de gündeme geldi.  Firmaların başvurusuyla yapılan bu ertelemenin çevreye rahatsızlık vermek anlamına gelmediğini vurgulayan Başkan Aras, “Şu anda 30 Hazirana kadar 09.00-19.00 saatleri arasında inşaat faaliyetleri yapılabiliyor ama bunların çevreye rahatsızlık vermeden yapılması gerekiyor. Şantiyelerde gerekli önlemler alınmalı. İnsanların uyuduğu, hastaların istirahat ettiği, çocukların çalıştığı saatlerde inşaat faaliyetleri yapılanmaz. Belediye olarak bunu denetlemeye devam edeceğiz. Ayrıca, ağır tonajlı araçların trafikteki seyir kurallarına da harfiyen uymasını bekliyoruz. Bu konuda da kolluk güçleri gerekli denetimleri yapacaktır. Süre uzatıldı diye her şey serbest anlamına gelmiyor.” dedi.

Her dönemde, kaçak ve izinsiz yapılaşmaya karşı kararlılıkla duracaklarını ve Bodrum’un kirletilmesine hiçbir zaman izin vermeyeceklerini de yineleyen Başkan Aras, “Bodrum’un tarihini, kültürünü bilen, doğal güzelliklerini yaşamak isteyen insanlar Bodrum’a aşık oldukları için geliyorlar. Ama bir bakıyorsunuz tam tersi davrananlar var. Vatandaş bize güvendi, Bodrum’u koruyun diyerek teslim etti. Yasayı dolaşarak imar kirliliğine yol açan, Bodrum’un doğasına denizine müdahale eden girişimlere müdahale etmek bizim görevimiz. Kimse kırılmasın, gücenmesin” ifadelerini kullandı.

PATLAYAN İÇME SUYU HATLARI CAN VE MAL GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDİYOR

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’a, Bodrum’da sık sık yaşanan içme suyu isale hatlarındaki patlamalar da soruldu. Konunun uluslar arası medyanın bile gündemine geldiğini söyleyen Başkan Aras, şöyle devam etti:

“Bu konuda bütün girişimlerimizi sürdürüyoruz. 2012 yılında yapılan Bodrum içme suyu tesisinde kullanılan malzeme maalesef ayıplı bir mal. Can ve mal güvenliği riski oluşturan isale hattı patlamalarından bazı vatandaşlarımız kıl payı kurtuldu. Hiç bir siyaset bunun çözümünün üstüne çıkamaz, herkes bu işin ucundan tutmalıdır. İrili ufaklı yaklaşık 2 bin 700 patlamanın yaşandığı bir su isale hattı var. Bu durum, su, para ve zaman kaybına neden oluyor. Vatandaşların evleri işyerleri sular altında kalıyor. DSİ, Muğla Büyükşehir ve Bodrum Belediyesi el ele vererek bu sorunu çözmelidir. Yapılan üst düzey görüşmelerde, ihaleye çıkılacağı söylenmişti ancak o ilgili firma tarafından dava açılarak ihalenin iptal edildiğini öğrendik. Sorun buradan kaynaklanıyor şu anda. Yoksa 120 milyon TL ihale bedeli ile DSİ hattı yenileyecekti. Elbette bu da bir mazeret değil. Yarım kalan yeni devlet hastanesi inşaatının yeniden ihale edilmesi gibi, Turgutreis Yaşam Merkezi inşaatının yeniden başlaması gibi bu su hattı için yapılacak ihalenin de vatandaşlarımız daha fazla mağdur edilmeden bir an önce yapılması lazım.”

ARAS: BODRUM’A DÜNYANIN EN ZENGİN İNSANLARI DA GELİYOR

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın gündemindeki bir diğer konu da özellikle ulusal basında yer bulan “fahiş fiyatlar” ve “pahalılık” iddiaları idi. Her işletmenin bulunduğu lokasyon, çalıştırdığı personel sayısı, kullandığı ürünlerin kalitesi ve verdiği hizmete göre fiyatlandırma yaptığını hatırlatan Başkan Aras, “Bodrum’da fahiş fiyattan bahsedilirken buraya dünyanın en zengin insanlarının da geldiğini göz önünde bulundurmak gerekir. Bodrum’da, bu insanların beklentilerine göre hizmet sunulan yerler de var. Bodrum’un bu tür işletmelere de ihtiyacı var. Bodrum’da her şey ucuz olsun dersen bu insanlar Bodrum’a gelmez Yunan Adalarına, St Tropez’e gider, İbiza’ya gider. Bodrum’un ekmek parası turizmdir, bunu yadsıyamayız. Bodrum’da 20 liraya da döner var. Altın tabakta döner yemek isteyen de… Ucuz döner satanın kötü ürün sunduğunu zannetmesin hiç kimse. Şayet aldığı hizmetle ödediği bedelin tutarsız olduğunu düşünen, hizmet aldığı işletmenin temizliğinden, hijyeninden şüphe eden varsa Belediyemize başvurur, biz de gerekli tüm denetimleri yaparız” ifadelerini kullandı.

HAFTA SONUNDAN SONRA HAREKETLİLİK BEKLENİYOR

Turizm hareketliliğinin başladığı Bodrum’da, güvenli ve sağlıklı bir sezon için tüm esnafların, turizm işletmelerinin, STK ve kurumların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini kaydeden Aras, “Bodrum’da bir süredir salgından dolayı hastanelerimizde yatan kimse yok. Güvenli bir şekilde alınan tedbirlerle esnaflarımız turistik işletmelerimiz üzerlerine düşeni yapıyorlar. Hafta sonu yapılacak olan son bir sınav var onun ardından bir hareketlenme bekliyor ama maalesef bu sene turizmi kayıp yıl olarak geçireceğiz.”   diye konuştu.

SCOOTERLAR İLE İLGİLİ ŞİKAYETLER FİRMAYA İLETİLDİ

Toplantıda Başkan Aras’a, Bodrum’da bu sezon özel bir firma tarafından verilen ve ‘martı’ olarak bilinen scooterlar ve Belediyenin el sanatları stantları ile ilgili sorular da yöneltildi.  Scooterları, Bodrum’da motorlu araç trafiğini azaltacak bir uygulama olarak gördüklerini belirten Başkan Aras, “Kullanım yaygınlaştıkça ortaya çıkan bazı aksaklıkları firmaya ilettik. İlgili firma bu konuda çalışmalarına devam ediyor.Vatandaşımız için her türlü önlemlerimizi almaya devam edeceğiz.” dedi.

ESNAFLA YARIŞAN STANTLAR ARTIK OLMAYACAK

Başkan Aras, Bodrum Belediyesi el işi stant kuraları ve kontenjan uygulaması hakkında da şunları kaydetti:

“Bodrum’da bu iş el işi üretip satmaktan çıkmış bildiğini Çin işi hediyelik ürünlerin satıldığı sistem haline gelmiş ve yerel esnafla rekabet haline gelenler bile olmuş. Göreve geldiğimiz günden bu yana bu sıkıntıları takip ediyoruz. Kurduğumuz komisyon vasıtası ile oralarda satılan ürünlerin el emeği olup olmadığını, bir sanat eseri olup olmadığını araştırdık. Biz bir taraftan geliri olmayan, üreten kadınlarımızı engelli bireylerimizi korumak isterken diğer taraftan bu işe hiç ihtiyacı olmayan, evleri işyeleri, malı, mülkü olan stant sahipleri de kamuoyunda rahatsızlık yaratıyordu.  Tespit ettiğimiz bu durumlardan sonra aldığımız kararla bu işi kuraya tabi tutmak istedik. Başvuru sayısının yeterli olduğu yerlerde kuraya gerek olmadan tahsis ettik. Başvuru sayısının fala olduğu yerlerde de kura çekme işlemi uygularken dezavatajlı kadın ve engelli üreticilerimize kontenjan ayırmayı uygun görmüştük ancak kamuoyunda bu farklı algılandı.  Belediyede ve komisyonda görevli hiç bir arkadaşım kimseyi kayıracak durumda değil.  Yani yandaşlarımıza stant verelim öbür taraftan işgaliye verelim öbür taraftan pazaryeri verelim de sonraki seçimde bize destek olsun şeklinde bir siyaset gütmüyoruz Bodrum’da. Böyle destek olunacaksa olmasınlar zaten. O yüzden, insanların aklında bir şaibe kalmaması için kontenjanı ayırdık ve kapasiteyi arttırarak yeniden kura çekimine gitmeye karar verdik.”