Dolar 42,5274
Euro 49,6098
Altın 5.782,09
BİST 10.918,51
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 15°C
Pts 12°C
Sal 12°C

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan: Halk sahnesinde veya savaş kararları kolay alınıyor

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan: Halk sahnesinde veya savaş kararları kolay alınıyor
24 Haziran 2025 02:08
308

HABERMAX. Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, Ankara’da düzenlenen “Savaş Nereye Gidiyor?” adı verilen söyleşide, strateji ve küresel çaptaki değerlendirmelerde bulundu.

Çankaya Sahnesi’ndeki yoğun katılımlı etkinlikte konuşan Okuyan, AKP’nin dış politikası, İsrail ve ABD’nin hedefi, Rusya ve Çin’in yeni dünya denklemindeki yeri ile Kürt sorununa ilişkin tespitlerini paylaştı.

Okuyan, anlık çatışmaların “Üçüncü Dünya Savaşı” olarak nitelendirilmesinin henüz doğru olmadığını belirtti. Mevcut ittifak yapıları ve saflaşmaların I. ve II. Dünya Savaşları’ndaki gibi netleşmediğine dikkat çeken Okuyan, Hindistan ve Pakistan örnekleriyle bu durumu açıkladı.

Halkın siyaset sahnesinden çekilmesi ve savaş kararları
Okuyan, savaş kararlarının kolay toplanmasının temel nedenlerinden birinin, halkın siyaset sahnesinden çekildiğini vurguladı. II. Dünya Savaşı’nda devrimci hareketlerin bastırıldığını hatırlatarak, günlük siyaset sahnesinde neredeyse hiç olmamasının daha tehlikeli bir tablo yarattığını ifade etti.

ABD ve İsrail gibi geniş savaş aralıklarının olduğunu, halk hareketlerinin zayıf kalmasının, yetkilerin savaş kararlarında elinin rahatladığını belirtti. Türkiye için de benzer bir duruma işaret ederek, örgütlü bir halk gücü olmadığı için sermayenin savaş kararlarına karşı halkın ses çıkaramadığını söyledi.

AKP’nin dış politikası ve stratejisi rekabeti
AKP’nin dış politikasını değerlendiren Okuyan, Türkiye ile İran arasındaki ideolojik ve ekonomik rekabete dikkat çekti. Özellikle ticaret yolları ve yönetim stratejisi iddiasının bu rekabette etkili olduğunu belirtti.

Türkiye’nin Hizbullah’a yönelik İsrail saldırılarına yönelik sessiz kalması bu mantıksal yorumlayan Okuyan, AKP’nin İran rejiminin oynandığını değil, zayıflamasını istediğini savundu.

Okuyan, AKP’nin dış politikasının sadece Türkiye’nin değil, kendi çıkarlarının da aleyhine “akılsızca” hamleler yapabileceğini dile getirdi.

Rusya ve Çin’in yeni dünya denklemlerindeki yeri
Küresel sistemik çatışmaların merkezi ABD ile Çin arasındaki rekabetin olduğunu belirten Okuyan, ABD’nin II. Dünya Savaşı sonrasında kurulan hegemonyanın ilk kez bu denli tehdit altında olduğunu, bu tehdidin adının ise Çin olduğunu söyledi.

Çin’in doğrudan çatışmadan kaçınarak ekonomik olarak güçlenmesinin ABD için büyük bir tehdit oluşturduğunu, bu nedenle ABD’nin Çin’in yükselişini zor yoldan engellemeye çalıştığını ifade etti. Okuyan, Çin’in henüz kesin bir karar vermediğini, ancak “Savaşmak istemeyen taviz verir” diyerek bu durumun sürdürülemeyeceğini belirtti.

Okuyan, Çin’in küresel boyutta ekonomik ve siyasi bir hegemonya kurduğunu ancak savaş istemediğini, bu durumun mevcut karmaşıklığını ve olası bir dünya savaşını erteleyen bir etken olduğunu sözlerine ekledi.

Kürt meselesi ve dinamikler
Kemal Okuyan, Kürt meselesine ilişkin değerlendirmelerinde, Suriye’deki mevcut dengelerde Kürt bileşenleri ve diğer grupların kendi bağımsız güçleriyle hareket etme yeteneğine sahip olduğunu, ancak sürecin bu yönde geliştiğini ifade etti.

ABD ve İsrail destekli programın parçasının varlığının meşru olmadığını vurgulayan Okuyan, ABD ve İsrail himayesinde yürüyen bir siyasetin halka sunulabileceğinin Türkiye Komünist Partisi’nin bu teknolojinin kırmızı çizgisi olduğunu belirtti.

‘Türkiye NATO’dan çıkmalı ama asıl NATO, Türkiye’den çıkmalı’

Türkiye’nin NATO’yu sert sözlerle eleştiren Okuyan, NATO’nun Türkiye’yi koruyamadığını, emperyalist planlara dahil olan bir yapı olduğunu söyledi.

“Türkiye NATO’dan çıkmalı ama asıl NATO, Türkiye’den çıkmalı” diyen Okuyan, NATO’nun Türkiye’de istihbarat topladığını, suikastlerin organize edildiğini ve güvenlik bürokrasisinin önemli bir bölümünün NATO’ya bağlı olduğunu vurguladı. İncirlik Üssü’ndeki nükleer silahların Türkiye için bir tehdit oluşturulduğunu ve bu sızdırmazlık kontrolünün Türkiye’de olmadığını belirtti.

‘Cumhuriyet yeniden yaşamaksa, sermaye sınıfının çoğalmasına son’

Okuyan, Türkiye’nin temel sorunlarının kaynağının sermaye sınıfının temelinde olduğunu vurguladı.

“Cumhuriyet yeniden yaşanmasa, Türkiye’de sermaye sınıfının güçlüne son direnmesi” diyerek, emekçi halkın esas alan, sınıfsız ve imtiyazsız bir cumhuriyet projesinin ayrı ayrı kaldıracak yegâne projesi olduğunu savundu. Komünistlerin bir arada yaşama hakkına sahip olmasını sağlayan Okuyan, Kemalistlerin de yenilenerek yüz yıl önceki referanslarla Türkiye’nin yönetilemeyeceğini görmemesi ifade etti. Okuyan, NATO’nun sermaye birikiminin mücadelesinin hedefi olmadan başarılamayacağını belirtti.

Türkiye’nin istikrarsızlaşmasının kaçınılmaz hale geldiğinde ve siyasi iktidarın yönetilemediğini söyleyen Okuyan, “Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı ve sınırları tartışılabilir. Ve bu zemini iktidar kendi elleriyle hazırlıyor” uyarısında bulundu. Güvenliğin sadece teknolojiden ibaret olmadığını, halkla barışık olmayan bir iktidarın güvenliği sağlayamayacağını vurguladı.

Okuyan, Türkiye’nin kaynakları ve insan gücüyle ilgili bir gelişmenin mümkün olduğunu, ancak sürecin çok hızlı kanadını ve onu an Türkiye’yi alan bir sıçramanın olabileceğinin uyarısını yaparak tamamlamayı tamamladı

Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.