HABERMAX.Kıymetli halkımız değerli basın mensupları. Bugün 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü. Kamuoyunun doğru, ilkeli, adil, objektif ve anında bilgilendirilmesi adına vazifelerini fedakârca yerine getiren tüm basın mensuplarımızın gününü kutluyoruz.
Her alanda olduğu gibi medya ve iletişim teknolojisinin de insanlar ve kurumlar tarafından kullanılış yöntemi ve amacı, etik ilkeler çerçevesinde ise insanlığa hizmet etme özelliği taşımakta, aksi söz konusu olduğunda ise, hiç şüphesiz salt teknolojik gelişmeler asıl manada kalkınmada yetersiz kalmaktadır. Hatta ifsada, yani doğal dengenin, sosyal düzenin ve ahlaki yapının bozuluşuna sebep olmaktadır. Bu duyarlılığa sahip gazetecilerimizin duruşunun, büyük bir farkındalık uyandıracağına, toplumlar arasında doğrunun, iyinin, adaletli olanın desteklenmesi ve yayılmasına katkı sunacağına inanıyoruz.
Siyasilerin denetlenebilir olması açısından da basın çok mühim bir konumdadır. Bu minvalde tüm basın çalışanlarının bu değerli mesleğin icrasında; herhangi bir çıkar gözetmeksizin, temel hak ve hürriyetlerin korunmasına, ilkeli haberciliğe, özel yaşamın mahremiyetine ve hukukun evrensel ilkelerine hassasiyet ile yaklaşarak görevlerini en objektif biçimde yerine getirmeleri mesleklerine yakışır bir tavırdır ve takdire layıktır.
20. yüzyılın sonlarından itibaren, küresel olarak psikolojik savaş dediğimiz algıların yönetilmesinde en üst seviyede kullanılan aracın medya olduğu aşikardır, bu gerçekler ortamında mesleğini icra etmeye çalışan gazetecilerimizin medya etiği düsturuyla hareket edebilecekleri alan açmak ve teşvik etmek de siyasetin, idarecilerin insanlık adına çok mühim görevlerinden biridir. Bu bağlamda özgür, doğru ve bağımsız misyonla kendi uluslararası haber kaynaklarımızın güçlendirilmesinin, nüfuzunun arttırılmasının hayati önem teşkil ettiğini savunuyoruz. Zira insanlar arasında güven ve barış ortamını destekleyen unsurlardan biri de aldığımız bilgilerin, haber kaynaklarının güvenilir olmasıdır ki, inanç sistemimiz de gelen bir haberin doğruluğunu araştırın der.
Ülkemizin maalesef basın özgürlüğü açısından anketlere dayandırılan endeksle her yıl daha geriye gittiği görülmektedir. Basın kuruluşlarının ve mensuplarının bazı durumlarda sansüre, baskıya, şiddete ve haksız muamelelere maruz kalması kabul edilemez. Basın sektörü bu tarz yıldırma politikalarına maruz bırakılmamalıdır. Aksi takdirde basın çalışanları düşüncelerini özgürce ifade etmekten sakınacak, halkın doğru ve ilkeli habere ulaşması mümkün olmayacaktır. Basın özgürlüğüne dair tutumlar ülkemize yakışır bir şekilde olmalı, ambargolar, kısıtlamalar basın çalışanları üzerinden kalkmalıdır. Çok sayıda gazetecinin düşünce suçuna maruz kalması, tazminata mahkûm edilmesi özgür basın söylemleri ile de çelişmektedir.
Ülkemizin lehine olmayan bu gelişmelerle son yıllarda ciddi yara almış demokrasinin yeniden inşası öncelikle basın ve gazeteciler üzerindeki baskının kaldırılması ile mümkün olacaktır. Basın çalışanları objektif ve evrensel kriterler dışında başka bir yaptırım ile karşılaşmamalıdır.
Ülkemizde her meslek ve çalışma alanında olması gerektiği gibi, basın emekçilerinin çalışma koşullarının da iyileştirilmesi ve adil paylaşımla hak ettiklerini almaları, motivasyonları ve vazifelerini hakkıyla yapabilmeleri adına büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda basın çalışanlarının sosyal ve ekonomik hakları güvence altına alınmalıdır.
Ülkemizin sorunlarını ve bilgi akışını en doğru ve objektif bir şekilde yetkililere ve kamuoyuna yansıtan tüm gazetecilerimize bu gün vesilesiyle, dürüstlüğün, ifade ve basın özgürlüğünün hâkim olduğu bir çalışma hayatı dileriz.
NAGEHAN GÜL ASİLTÜRK
SAADET PARTİSİ İSTANBUL KADIN KOLLARI
BAŞKANI