Dolar 32,3499
Euro 34,8790
Altın 2.391,27
BİST 10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 16°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
16°C
Hafif Yağmurlu
Cts 18°C
Paz 20°C
Pts 21°C
Sal 24°C

Mustafa Yeneroğlu, ‘Kitlesel katliamların küllerinden doğan İnsan Hakları Bildirisi bugün de kitlesel katliamların ağır saldırısı altında’

Mustafa Yeneroğlu, ‘Kitlesel katliamların küllerinden doğan İnsan Hakları Bildirisi bugün de kitlesel katliamların ağır saldırısı altında’
10 Aralık 2023 14:09 | Son Güncellenme: 10 Aralık 2023 14:10
153

HABERMAX.DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle yaptığı açıklamada “Adil bir Türkiye ve adil bir dünya için daha fazla çabanın bir alternatifi yok; vakit İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni yeniden canlandırma, kötülüklere karşı daha fazla direnme, daha fazla mücadele etme, insan onurunu ve adaleti yüceltme vaktidir.” ifadelerini kullandı.

DEVA Partisi İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması yaptı.

Yeneroğlu açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

‘Kitlesel katliamların küllerinden doğan İnsan Hakları Bildirisi bugün de kitlesel katliamların ağır saldırısı altında’

“İkinci Dünya Savaşı’nın küllerinden doğan İnsan Hakları Evrensel Bildirisi bugün, 75 yıl sonra, yine kitlesel katliamların ağır saldırıları altında. İkinci Dünya Savaşı’nda yaşanan kitlesel katliamların ardından, dünyanın dört bir yanındaki politikacılar ve entelektüeller, tüm insanların devredilemez haklar kataloğuna ihtiyaç duyduğu inancıyla 75 yıl önce bugün, 10 Aralık 1948’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni kabul etti. Sadece birkaç devlet çekimser oy kullandı.

Ancak bugün, kabulünden 75 yıl sonra, kutlama yapmak için bir neden yok. Çünkü dünyanın her yerinde insan hakları ayaklar altında eziliyor, milyonlarca kurbanın verildiği savaşlar sürüyor. Tüm dünyada, 1945’ten bu yana görülmemiş düzeyde şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Herkesin gözü önünde son yıllarda Yemen’de yüzbinlerce insan katledildi, haftalardır İsrail Gazze’de ve Batı Şeria’da insanlığa karşı suç işliyor, sivilleri öldürüyor ve tüm yaşam şartlarını yok ediyor. Tüm dünya olan biten vahşeti sadece izliyor; Birleşmiş Milletler ve devletler topluluğu işlevsiz, en fazla kınamakla yetiniyor. Yani kitlesel katliamların küllerinden doğan İnsan Hakları Bildirisi bugün de kitlesel katliamların ağır saldırısı altında.

Bunların ötesinde dünyanın her bölgesinde artan gerilimlerle, sosyo-politik kutuplaşmayla, eşitsizliklerle ve iklim krizinin varoluşsal tehdidi ile karşı karşıyayız.”

‘Türkiye de maalesef insan haklarının sadece kağıt üzerinde var olduğu bir ülke’

“Türkiye de insan hakları konusunda tarihindeki en kötü dönemlerden birini yaşamaktadır. Adeta her gün, ‘insan hakları’ kavramının siyasi amaçlar doğrultusunda nasıl eğilip büküldüğüne millet olarak şahitlik ediyoruz. Bağlayıcı nitelikte olduğu tartışmasız olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmasına müsaade edilmiyor, yine bağlayıcı olan Anayasa Mahkemesi kararları tanınmıyor. Adeta her gün ülkenin farklı bir yerinden ölen, kaybolan, işkence gören, susturulan, protesto hakkını kullanmak isterken şiddete maruz kalan, barınamayan, yoksulluğa mahkûm edilen insanların haberlerini izliyoruz. Adil yargılanma hakkı olmadığı için cezaevinde suçsuz yere yatan sayısız insanın sesini duyuyoruz.

Yargıda rüşvet iddialarının ortaya saçıldığı bu dönemde, rüşvet düzenine dahil olanlara dokunulmazlık zırhı sağlanmakta, bunu haberleştiren gazeteciler tek tek gözaltına alınarak konunun kamuoyu gündemine taşınması da engellenmek istenmektedir.”

‘DEVA Partisi olarak, insan haklarını milletimiz için lüks gören tüm anlayışları reddediyoruz’

“Biz DEVA Partisi olarak, insan haklarının olmadığı yerde huzur ve refahın da olamayacağını çok iyi biliyoruz. Zengin ve huzurlu bir ülkeye giden yol sadece adaletten geçmektedir. İnsan haklarını milletimiz için lüks gören tüm anlayışları reddediyor ve bu hukuksuz düzeni sona erdirecek, herkes için hukuk ve adalet anlayışını benimseyecek, demokratik ve adil bir düzen içerisinde insan onurunu esas alan ortak bir yaşam kurmak için çalışıyoruz.

Adil bir Türkiye ve adil bir dünya için daha fazla çabanın bir alternatifi yok; vakit İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni yeniden canlandırma, kötülüklere karşı daha fazla direnme, daha fazla mücadele etme, insan onurunu ve adaleti yüceltme vaktidir.”

Paylaşın:
Objektif, tarafsız, şeffaf, hakaret olmadıkça her görüşe saygılı olmaya çalışıyoruz, sağı solu olmadan bütün siyasi haberlerinizi yayınları...
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mesaj Gönder
Merhaba, yayınlanmasını istediğiniz mesajınızı bize iletin, yayınlayalım.