Dolar 32,3608
Euro 34,7734
Altın 2.399,91
BİST 10.208,65
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Az Bulutlu
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Cum 16°C
Cts 18°C
Paz 20°C
Pts 21°C

Konuk Gazeteci ve Yazar Etem Sevik yazdı: Herşeyde sadelik!

Konuk Gazeteci ve Yazar Etem Sevik yazdı: Herşeyde sadelik!
19 Eylül 2022 20:49 | Son Güncellenme: 19 Eylül 2022 20:58
172

HABERMAX.SEVGİLİ OKURLAR; Batı Avrupa insanı özellikle küreselleşmenin iyiden iyiye gücünü arttırdığı 70’li yılların ortalarından itibaren huzuru ve mutluluğu sınırsızca tüketmekte buldu. Dolayısıyla batılı hayat tarzında artan tüketim alışkanlıkları küresel ekonomi-finans araçlarıyla bütün dünyada dolaşıma önlenemeyen ‘küreselleşen tüketim’, ‘artan hızda küresel tüketim’, önüne geçilemeyen, geçilemez küresel tüketim’ yöntemi ve sistemi sebepleri ve sonuçlarıyla çok çeşitli ve insan hayatı için çok zor olan rahatsızlık ve hastalıkları beraberinde getiren şekilde “Global tüketim çılgınlığı” kavramını güncel hayatımızın ortasına çözümü çok zor büyük bir sosyo psikolojik ve ekonomik problem olarak koydu.

TÜRKİYE’MİZ insanları içinse, sade bir hayatı yaşamak çok kolay gerçekten. Çünkü bizim tarihimiz ile örf, adet, geleneklerimiz sade bir hayatı koşullarını dün olduğu gibi bugünde önümüze seriyor. Önemli olan görmekte. Öyle ki, yapmamız gereken tek şey sade bir yaşamı tercih etmemizde. Gerisi eski bir tabirle çorap söküğü gibi gelir.

ŞURASI artık ortada duran çıplak bir gerçektir ki, dünyanın her tarafında yaşayan insanlar sade bir yaşamın özlemini çekiyorlar. Bu özlen bence bir anlamda nostaljik olmanın da ötesine taşmış durumda. Önce ABD’de ve de Batı Avrupa’da olup bitenler herkesin herkesten, her yerden ve her şeyden haberdar olduğu dünyanın küresel küçük bir köye dönmesi yıllık milli gelir seviyesinin çok düşük rakamlarla ölçüldüğü ülkelere kadar yayıldı ve etkisini bu ülkelerin kaynaklarının sömürülmesi biçiminde gösteriyor. Ancak bu önemli gerçeğine rağmen insanca yaşam olanakları tıpkı yeni şu ve enerji kaynaklarının aranması gibi dünya üzerinde saygınında arayıcısı olmamız doğru olan sebep, sonuna değin sevgi arayışında olmamız güzel sonuç olacaktır.

KÜRSELLEŞMENİN İZİNDE ve dünyadaki Neo Liberal politikaların dayatmalarıyla Türk toplumu geleneksel toplum yapısından hızla uzaklaşarak bir anlamda sınırsız tüketim alışkanlıklarının yoğun etkisi altına girdi. Küresel tüketimin toplumunun ‘daha çok kazanmak ve daha çok tüketmek’ genel söylemine kendisini açtı. Örneğin çok para, ev, otomobil, işyeri falan derken ardı gelmeyen istek ve beklentiler herkesi, her yeri sardı sarmaladı.

PEKİ NE YAPMAK GEREKİR? Daha çok tüketerek, daha çok keyifli, huzurlu ve mutlu oluyor muyuz? İnsanlara böyle bir soru geldiğinde çoğunluğu ‘hayır’ yanıtını veriyor. Sebep, sonuç ilişkisinde artık tüm dünya şunu çok iyi öğrendi; Doğadaki her şeyi metaya çevirip, insanda eşyanın bir parçası haline geldiğinde ve her şeyi ama her şeyi sınırsız tükettikçe bir yere varılıyor. Doğada ve dünyada gördüğümüz, bildiğimiz her bir güzellik aslında çirkinliklerin, kötülüklerin ve yıkımların kurbanı oluyor. Artık bundan vazgeçmemiz yerine her anlamda mutluluğu insan ve doğa ile uyumlu ve barışık bir dünyada aramamız gerekiyor.

Paylaşın:
Objektif, tarafsız, şeffaf, hakaret olmadıkça her görüşe saygılı olmaya çalışıyoruz, sağı solu olmadan bütün siyasi haberlerinizi yayınları...
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mesaj Gönder
Merhaba, yayınlanmasını istediğiniz mesajınızı bize iletin, yayınlayalım.