Dolar 42,5212
Euro 49,5764
Altın 5.775,84
BİST 10.983,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Çok Bulutlu
İstanbul
18°C
Çok Bulutlu
Cts 19°C
Paz 15°C
Pts 12°C
Sal 12°C

Kan Bağışı Kalıcı Kansızlık Yapmaz, Aksine Hayat Kurtarır

Kan Bağışı Kalıcı Kansızlık Yapmaz, Aksine Hayat Kurtarır
23 Haziran 2025 11:08
249

HABERMAX. Kan bağışının kansızlığının yarattığı, tüm dünyada yaygın bir inanış olsa da sağlıklı bir kişinin doğru aralıkları ve uygun koşullar kan sağlaması kalıcı kansızlığa sebep olmaz. Standart yani 450 mL tam kan bağışıyla vücutta sadece 200-250 mg demir saklanır. Yetişkin bir erkekteki demir miktarı ortalama 1.000 mg, kadınlarda ise 300-500 mg civarında olduğu unutulmamalı diyen Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Kınık Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Melda Özdamar, “Kan verdikten sonra yaşanan demir kaybı, düzenli bir beslenmeyle birkaç hafta içinde yerine konabilir. Herhangi bir sağlık sorunu yoksa erkeklere üç ayda bir, kadınlara ise dört ayda bir kan bağışı yapmaları önerilir” dedi.

Kan bağışının kalıcı hiçbir zararı olmayan pek çok varlığın bulunduğuna dikkat çeken Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Kınık Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Melda Özdamar, “Ancak bazılarının gerekli olması için alınmazsa geçici de olsa bir kansızlık görülebilir. Örneğin, kan veren kişinin adet dönemindeki kadınların, yetersiz beslenenlerin veya vegan bir yaşam tarzına sahip olanların dikkatli olması gerekir. Bu tip kan bağışından önce hemoglobin seviyesi ve düşük çıkarsa bağışa hemen izin verilmez. Kan bağışı yapan kişinin hayatta olduğu yerde et, tavuk, balık, ıspanak ve merhamet gibi demirden zengin gıdalarla birlikte. Bunun yanı sıra demiri desteklemesini sağlayacak çay ve kahvenden de bir süre uzak durmak gerekir” dedi.

Vücuttaki kanın yüzde 8 ila 10’u bağışlanıyor

Tam kan bağışında yaklaşık 450 mL kan toplanmış ve bunun toplam kanın yüzde 8 ila 10’una denk geldiği vurgulanan Özdamar, “Sağlıklı kişiler için tamamen güvenli olan bu işlem ortalama 5-10 operasyon bir sürede tamamlanır. Toplamda kayıt işlemleri, doktor muayenesi, kan bağışı ve besleme ile 30-40 dakika zaman. Kan bağışçının durumu düzenli olarak iz. Verilerin saklanması amaçlanır.

50 kg arkasındalar kan bağışçısı olamıyor

Kan vermek isteyen kişi; genel sağlık koşullarında, çalıştırma ve seyahat geçmişini belirteceği bir formül doldurması ile ödemesi Özdamar, “Formdan sonra ilgili sağlık personeli nabız, tansiyon, ateş ile kısa bir fiziksel muayene yapar. Hemoglobin testi için ise parmaktan küçük bir kan örneği alınır. Eğer kişi sağlıklıysa ve bir kilonun üstünde olmak, sürdürülebilir risk taşımamak gibi temel bakımını sağlamak için bağışlanır. Uygun kişiler ise bilgilendirilir ve başka bir zamanda tekrar uygulamaları yapılır. 18-65 yaş arası olmak, minimum 50 kg olmak, hastalıkların taşınmasımak, ideal tansiyon ve hemoglobin değerlerine sahip olmak istenen temel şartlar arasında” dedi.

Sağlıklı bir bağışçının torba kan vermişten birkaç saat sonra tamamen normal sağlığına dönebildiğini çizen Özdamar, “Ancak kolda şiddetli ağrı, kan yırtılması, iğne yerinde büyük şişme, iltihap, sıcaklık artışı, 24 saatten fazla devam eden baş dönmesi veya baygınlık gibi şikâyetler varsa mutlaka bir sağlık hissia başvurulmalı” uyarısında bulundu.

Diş alımından sonra bağış için zaman gerekiyor

Kan bağışının bazı parasal olarak geçici olarak, bazıları ise kalıcı olarak reddedilebileceği dile getirilebilen Özdamar, “Geçici ret nedenleri arasında grip, nezle gibi kesilen bulaşıcı hastalık, diş örnekleri gibi tedavi riski taşıyan birimler yapılan seyahatler, canlı içeren virüs aşılar, küçük veya büyük cerrahi müdahaleler, dövme ya da delici işlemleri alır yer. olan kişiler kalıcı olarak kan bağışı yapamazlar” dedi.

Kınık Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Melda Özdamar, kan bağışının bireysel ve toplumsal açıdan bazı faydalarından da bahsetti:

  1. Kan bağışının aslında en önemli etkisi, hayatta kalanların kurtarmaya doğrudan fayda sağlamasıdır. Bireyde psikolojik rahatlama yaratır, kapsanan toplum ile arasındaki yardımlaşma hissi pekişir.
  2. Kazalar, ameliyatlar, kanser tedavileri ve doğum gibi acil durumlar her zaman kana ihtiyaç vardır. Kan, yapay olarak üretilemediği için ‘hala’ kaynak tek bağışçı insanlardır.
  3. Kan bağışı kampanyaları, dayanışmayı ve yardımlaşma kültürü şekillenir. Toplumda sağlık ve sorumluluk bilincinden oluşur.
  4. Kan verdikten sonra vücut, kaybedilen kanın yenilenmesi için kemikte yeni hücre üretim hızlandırır. Bu da kan sisteminin sisteminin dinç yapısının katkısı sağlar, bir göz kaybı yoktur.
  5. Deprem, savaş veya büyük kazalar gibi kitlesel olaylarda hazır kan stoğuna sahip olmak herkesin hayatını kurtarır.
  6. Düzenli kan bağışı, hastaneler ve kan bankalarının stoklarını korumasını sağlar. Özellikle nadir kan gruplarının bulunabilirliği için sürekli bağış hayati önemdedir.
  7. Düzenli kan bağışı, demir yapısının dengelenmesine yardımcı olur. Fazla demirin biriktiğinde organlara zarar vermesi, kan bağışı ise bu durumun devam edebilmesi mümkündür.
Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.