Dolar 42,5593
Euro 49,5628
Altın 5.743,14
BİST 11.007,37
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 10°C
Çok Bulutlu
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Sal 10°C
Çar 12°C
Per 13°C
Cum 14°C

Kalp Krizi Artık Sadece İleri Yaş Sorunu Değil: Gençlerde Ölüm Riski Daha Yüksek Prof. Dr. Ali Aycan Kavala: “Kalbimiz yaşımıza değil, yaşam tarzımıza tepki verir”

Kalp Krizi Artık Sadece İleri Yaş Sorunu Değil: Gençlerde Ölüm Riski Daha Yüksek Prof. Dr. Ali Aycan Kavala: “Kalbimiz yaşımıza değil, yaşam tarzımıza tepki verir”
11 Ekim 2025 03:00
519

HABERMAX. Toplumda genellikle ileri yaş hastalığı olarak bilinen kalp krizi, artık gençlerde de sık görülmeye başladı. 45 yaş altındaki bireylerde yaşanan kalp krizleri, hem seyrinde hem de ölüm riski bakımından ileri yaştaki vakalardan farklılık gösteriyor. Memorial Şişli Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Ali Aycan Kavala, genç yaşta görülen kalp krizlerinin nedenleri ve korunma yollarına ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

“Gencim, bana bir şey olmaz” düşüncesi en büyük risk

Uzun yıllar kalp krizinin ileri yaşlarda görülen bir hastalık olarak değerlendirildiğini hatırlatan Prof. Dr. Kavala, artık tablonun değiştiğine dikkat çekti:

“Kalp krizine bağlı ölümler sadece yaşlılarda değil, genç yaşta da giderek artıyor. Araştırmalar, genç yaşta geçirilen kalp krizlerinin ölümle sonuçlanma oranının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Bunun temel nedeni, gençlerin riskleri ve belirtileri hafife almasıdır. ‘Ben gencim, bana bir şey olmaz’ düşüncesi kalbin en tehlikeli düşmanıdır.”

Yaşam biçimi kalp sağlığını belirliyor

Sigara kullanımı, düzensiz beslenme, aşırı stres, uykusuzluk, hareketsiz yaşam ve enerji içeceklerinin fazla tüketiminin kalbi yıprattığını belirten Kavala, genetik yatkınlık, diyabet, yüksek kolesterol ve obezite gibi faktörlerin riski daha da artırdığını söyledi.

“Kalbimiz yaşımıza değil, yaşam tarzımıza tepki verir. Günlük alışkanlıklarımız kalbimizin sağlığını doğrudan etkiler.”

Gençlerde kollateral damar gelişimi henüz oluşmuyor

Prof. Dr. Kavala, ileri yaşta zamanla gelişen ‘kollateral’ adı verilen yan damarların kalp krizi durumunda hastayı bir süre koruyabildiğini, ancak gençlerde bu damarların henüz oluşmadığını belirterek şu uyarıda bulundu:

“Gençlerde yaşanan kalp krizleri çok daha ani ve ölümcül olabiliyor. Çünkü bu yaş grubunda kalbin alternatif kan akışını sağlayacak yan damar sistemi gelişmemiş oluyor.”

Bu belirtiler hayat kurtarır

Kalp krizi belirtilerinin çoğu zaman “yorgunluk” veya “mide rahatsızlığı” sanılarak göz ardı edildiğini vurgulayan Kavala, şu uyarılarda bulundu:

  • Göğüste baskı ve sıkışma hissi
  • Sol kola, boyna veya çeneye yayılan ağrı
  • Nefes darlığı
  • Soğuk terleme
  • Ani halsizlik veya bayılma hissi

Bu belirtilerden biri veya birkaçı hissedildiğinde zaman kaybetmeden hastaneye başvurulması gerektiğini belirten Kavala, “Dakikalar içinde müdahale fark yaratır. Kalp krizi anında erken müdahale hayat kurtarır” dedi.

Kalp krizi riskine karşı koruyucu önlemler

Prof. Dr. Kavala, yaşam tarzında yapılacak küçük değişikliklerin büyük fark yaratacağını ifade etti:

  • Sağlıklı ve dengeli beslenme
  • Düzenli egzersiz
  • Sigara ve tütün ürünlerinden uzak durma
  • Stres yönetimi
  • Düzenli kardiyolojik kontroller

Ailesinde kalp hastalığı öyküsü bulunan gençlerin 20’li yaşlardan itibaren kalp taramalarına başlamasının önemine dikkat çeken Kavala, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kalp krizi yaşı giderek düşüyor. Kişi genç yaşta da olsa, kalbinin sesini dinlemeli. Çünkü kalp, yaşa değil, yaşam tarzına tepki verir.”

Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.