‘Mobilite Sektöründe Gündem’ raporu, Türkiye ve dünya otomotiv sektörüne ilişkin güncel istatistikler, otomotiv sektörüne yönelik yatırım ve teşvik verileri, sektörün lider oyuncuları ve kurumlarının temsilcileri ile yapılan röportajların yanı sıra çip krizi ve bağlantı gibi sektöre özel trendleri de detaylı bir biçimde ele alıyor.
Raporda, küresel OEM üreticilerinin 2000 yılından bu yana yaptığı ve değeri 15 milyar ABD dolarını aşan kapsamlı yatırımların Türkiye’nin dünyanın en güçlü üretim merkezlerinden biri haline gelmesine önemli katkı yaptığı vurgulanıyor.
Elektrikli araçların yükselişi, Türkiye için büyük bir fırsat
Türkiye’nin otomotiv sektöründe sahip olduğu tecrübe, rekabet gücü ve jeostratejik konumu ile elektrikli araç ve ilgili ekipman yatırımlarında cazip bir konuma sahip olduğunu vurgulayan rapor, Türkiye’nin bu alandaki birikimi ile elektrikli araç ve ilgili yan sanayi ürünlerinin imalatı açısından tarihi bir dönemeçte olduğuna da işaret ediyor.
Elektrikli araçlara yönelik küresel talebin tırmanışta olduğunu rakamlarla ortaya koyan raporda yer alan bilgilere göre, küresel elektrikli araç ve hibrit pazarı pandemi etkisinde geçen 2020 yılında bile yüzde 32,9 gibi yüksek bir oranda büyüme kaydetti. Aynı dönemde dünyada içten yanmalı motor segmentinde ise pazar yüzde 18,5 oranında küçüldü. Dünyada 2030 yılına kadar satılan her iki araçtan birinin elektrikli olacağının tahmin edildiğine değinen rapor, Türkiye’nin otomobil üretimi ve yan sanayiinde sahip olduğu deneyim ve altyapıyla oldukça önemli bir avantaja sahip olduğunu belirtiyor.