HABERMAX. TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Uluslararası Peyzaj Mimarlığı Federasyonu 60. Dünya Kongresi’nde konuştu. “Bu kongrede de ele alınacak olan ‘Code Red for Earth’ teması, bizlere gezegenimizin karşı karşıya olduğu acil ekolojik tehditleri hatırlatıyor” diyen İmamoğlu, “İklim kriziyle mücadele etmek, sürdürülebilir bir geleceği inşa etmek için birlikte hareket etmeliyiz. Bu noktada yerel yönetimlerin ve merkezi yönetimin iş birliği içinde çalışmasının, şehirlerimizi daha dirençli, daha yaşanabilir ve daha sürdürülebilir kılmada üstlendiği kritik rolü vurgulamak istiyorum. İstanbul olarak, bu sorumluluğu derinden hissediyor ve bu doğrultuda çalışmalarımıza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
ŞİŞLİ / İSTANBUL
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Uluslararası Peyzaj Mimarlığı Federasyonu (IFLA) 60. Dünya Kongresi’nde konuştu. Kongrenin, “Code Red for Earth” (Dünya İçin Kırmızı Kod) teması ile gerçekleştirildiğini aktaran İmamoğlu, İngilizce yaptığı konuşmasında şunları söyledi:
“SICAK HAVA DALGASI 1960’LI YILLARA GÖRE 46 GÜN DAHA UZUN”
“’Code Red for Earth’, yalnızca bir slogan değil, dünyanın bize seslenişidir. Bizler, dünyada yaşayanlar olarak, bu çağrıya acil cevap vermekle yükümlüyüz. Kentler, iklim krizinin hem en büyük faillerinden hem de en büyük mağdurlarındandır. Sadece bir örnek üzerinden olayın ciddiyetine bakacak olursak: 2024 yılında, 50 şehri kapsayan bir çalışmada ortalama sıcak hava dalgası aralığının, 1960’lı yıllara göre, yaklaşık 46 gün daha uzun olduğu tespit edilmiştir. Bu bir örnek bile, önümüzdeki yıllarda kentlerde iklim değişikliğinin olumsuzluklarını en aza indirmeye yönelik çok ciddi çalışmalar yapmamız gerektiğini anlatmaya yetmektedir. Tabii ki bir yandan hem ülkesel politikalarda hem de kentsel politikalarda küresel ısınmayı yavaşlatmak ve nihayetinde durdurmak için de çok yönlü çalışmalara hep beraber devam etmemiz gerekmektedir.”
“İSTANBUL 2050 YILINA KADAR, KARBON NÖTR VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE DİRENÇLİ BİR ŞEHİR OLMA HEDEFİNİ KABUL ETTİ”
“Yer aldığı iklim kuşağı ve yüksek nüfusu sebebiyle, İstanbul da iklim krizinin etkilerini yaşamakta ve önümüzdeki yıllarda bu etkilerin hızla artacağı net bir gerçek olarak önümüzde. İstanbul olarak, ‘Code Red for Earth’ sloganının son derece yerinde bir çağrı olduğunu farkındayız ve iklim krizinin oluşturacağı mağduriyetlere dair, kapsamlı sosyal ve mekânsal politikaların geliştirilmesini en önemli hedeflerimizden biri olarak değerlendirdiğimi belirtmek isterim. C40 üyesi olan İBB, Ekim 2019’da ‘Deadline 2020 Taahhüdü’nü imzalamış ve İstanbul’un 2050 yılına kadar, karbon nötr ve iklim değişikliğine dirençli bir şehir olma hedefini kabul etmiştir. İstanbul’da sera gazı emisyonlarının azaltılması, en önemli stratejilerimizden biri olarak çalışılmaktadır. Azaltım alanında kalıcı çözümler üretmek adına, kentsel alanda düşük emisyon bölgeleri oluşturmayı hedefliyoruz ve kent içerisinde toplam 20 kilometrekare olacak şekilde, pek çok noktada düşük emisyon bölgelerinin oluşturulması için çalışmalar yürütüyoruz.”
“PEYZAJ MİMARLIĞI BİLİM DALI İLE ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YÜRÜTMEKTEYİZ”
“Doğal ve yapılı çevreleri; ekolojik sürdürülebilirlik, kolektif hafıza, miras ve kültür bağlamında estetik ve bilimsel ilkeler kullanarak tasarlamak ve yönetmek amacıyla çalışan peyzaj mimarlığı bilim dalı ile önemli çalışmalar yürütmekteyiz. Ayrıca; kentsel mirasın korunması, doğal ve kültürel peyzajların korunması, bozulmuş peyzajların rehabilitasyonu gibi konularda da peyzaj mimarlarımızla önemli projeler geliştirmekteyiz. ‘İstanbul 2050 Vizyon Stratejik Planı’mızda; iklim değişikliğini, gezegenin geleceğini etkileyen ve insanların refahına yönelik en önemli tehditlerden biri olarak ele almaktayız. ‘Çevreyi Koruyan ve Değişen İklimle Uyumlu Kent’ teması ile öncelikli olarak mevcut doğal değerlerin korunması, iyileştirilmesi ve onarılması amacı kapsamında; gelecek nesiler için orman alanları, su havzaları, İstanbul’u çevreleyen denizler ve bu alanların ev sahipliği yaptığı ekosistemler en yüksek önlemler ile korunması ve parçalanmış ekosistemler birleştirilmesi için kent dokusu ile doğal yaşam arasındaki sınırı belirleyen kuzey yaşam koridorunu tanımlamaktayız.”
“DETAYLI KENTSEL ISI HARİTASI ÇALIŞMAMIZI TAMAMLAMAK ÜZEREYİZ”
“İstanbul Vizyon 2050 planımızda; aşırı sıcak dalgaları, sel ve taşkınlar gibi afetlere yönelik olarak kent altyapısının uyum kapasitesinin artırılmasını, iklim risklerine karşı kırılganlığının azaltılması ana başlıklarımızdan biri olarak çalışılmış ve alt eylemler belirlenmiştir. Aynı zamanda kentsel ısı adalarına yönelik çalışmalarımızı yapabilmek için, detaylı kentsel ısı haritası çalışmamızı tamamlamak üzereyiz. Ek olarak; İstanbul’da yeşil çatılar, yağmur göletleri gibi uygulamaların yaygınlaştırılması ve yeni yapılarda gri su planlaması da hedeflerimiz arasında. Kirlilikle mücadelede ve iklim değişikliği konularında sorumluluğun adil paylaşımı için, iklim adaletinin sağlanması da bizim için en önemli tema başlıklarımızdan biri. Bu doğrultuda, iklim risklerinden etkilenmesi beklenen toplumsal grupların belirlenmesi ve kırılganlıklarının azaltılması, ortaya çıkabilecek ekonomik eşitsizliklerin giderilmesi de alt çalışma başlıklarımız olarak plan kapsamında çalışılmaktadır.”
“İSTANBUL OLARAK SORUMLULUĞU DERİNDEN HİSSEDİYORUZ”
“Küresel ölçekte gerçekleşmekte olan iklim krizinin zararlarını azaltmak, kentlerin adaptasyonu güçlendirmek ve etkilerini yönetebilmek için, kentin iklim değişikliğine uyum kapasitesini ve yurttaşların iklim krizi mücadelesine katılımını artırma amacımızı çok sayıda alt proje desteklerken, bu doğrultuda çok daha detaylı bir çalışma olarak, ‘İstanbul İklim Değişikliği Eylem Planı’nı hazırladık. Bugün, bu kongrede de ele alınacak olan ‘Code Red for Earth’ teması, bizlere gezegenimizin karşı karşıya olduğu acil ekolojik tehditleri hatırlatıyor. İklim kriziyle mücadele etmek, sürdürülebilir bir geleceği inşa etmek için birlikte hareket etmeliyiz. Bu noktada yerel yönetimlerin ve merkezi yönetimin iş birliği içinde çalışmasının, şehirlerimizi daha dirençli, daha yaşanabilir ve daha sürdürülebilir kılmada üstlendiği kritik rolü vurgulamak istiyorum. İstanbul olarak, bu sorumluluğu derinden hissediyor ve bu doğrultuda çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
Kongrenin diğer açılış konuşmaları da IFLA Başkanı Bruno Marques, IFLA 2024 Organizasyon Başkanı Yasin Otuzoğlu ve Peyzaj Mimarları Odası Başkanı Barış Işık tarafından yapıldı.