Hasan Karal: Orman Yangınlarıyla Mücadelede Ulusal Seferberlik Başlatılmalı

HABERMAX. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, yangınlar nedeniyle her yıl binlerce hektarlık ormanlık alanın küle döndüğünü belirterek, “Orman yangınlarıyla mücadelede açık bir yönetim zafiyeti olduğu aşikâr. Yangınlarla mücadelede ulusal seferberlik anlayışı benimsenmeli. Tüm paydaşları sürece dahil eden, sürdürülebilir ormancılığı önceleyen yeni bir yol haritası oluşturulmalı” dedi. 

“Orman yangınlarıyla mücadelede açık bir yönetim zafiyeti olduğu aşikâr”

Türkiye’nin son yıllarda orman yangınları konusunda endişe verici bir tabloyla karşı karşıya kaldığını kaydeden Karal, “2021 yılında yaşadığımız büyük yangınlar hafızalarımızda hala tazeyken, sonraki yıllarda da maalesef benzer şekilde binlerce hektar orman alanı, ihmaller zinciri ve hazırlıksızlık nedeniyle kül oldu. Ancak hala bu felaketlerden gereken dersin çıkarılmadığını üzülerek görüyoruz. Orman yangınlarına müdahalede kullanılan hava filosunun eksikliği, köylerimizde orman köylüsü vatandaşlarımızla yeterli iş birliğinin sağlanamaması, yangın riski yüksek bölgelerde önleyici tedbirlerin yetersizliği açık bir yönetim zafiyeti olarak duruyor.” şeklinde konuştu.

“Ormanlarımızı korumak sadece bir çevre meselesi değil”

Milletvekili Karal, orman yangınlarıyla mücadelenin siyaset üstü olduğunun altını çizdi. “Hepimiz aynı toprağın, aynı ormanın sahipleriyiz” diyen Karal, mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Ülkemizde her yıl ortalama 2 binin üzerinde orman yangını çıkıyor. Yangınların temel nedeni de başta insan kaynaklı olmak üzere, küresel ısınma ve artan kuraklık. Peki bu mücadelede neler yapılmalı? Orman yangınlarıyla mücadelede kurumsal kapasite artırılmalıdır. Orman köylülerinin katılımı sağlanarak gönüllü yangın timleri desteklenmelidir. Yanan alanların yeniden ağaçlandırılması şeffaf şekilde kamuoyuna sunulmalı, bu alanlarda herhangi bir imar izni verilmesi yasaklanmalıdır. İklim kriziyle mücadele kapsamına ormanlar dahil edilmeli, karbon yutak alanları bilimsel verilerle yönetilmelidir. Ormanlarımızı korumak sadece bir çevre meselesi değil. Orman, sadece ağaç değildir; nefesimizdir, suyumuzdur, geleceğimizdir. Bu nedenle yangınlarla mücadelede ulusal seferberlik anlayışı benimsenmelidir. Bilimsel veriler ışığında tüm paydaşları sürece dahil eden, sürdürülebilir ormancılığı önceleyen yeni bir yol haritası oluşturulmalıdır. 21 Mart Dünya Ormancılık Günü vesilesiyle, gelecek nesillere nefes olacak yeşil bir miras bırakmayı diliyor, doğayla uyum içinde bir gelecek için hep birlikte sorumluluk almaya davet ediyorum.”

Paylaşın: