HABERMAX.SEVGİLİ OKURLAR; Geçtiğimiz günlerde Türkiye’mizin en büyük, en önemli ve güzide büyük şehri İstanbul’a gezdim. Bu Pazar günü yazımı sizler için güzel İstanbul’a ayırdım. Bugünkü yazımda dört gün dört gece süren kısa ama her anı dolu dolu geçen tarihi bir yarım adada yedi tepe üzerine kurulmuş olan bu özelliği nedeniyle “Yedi tepeli şehir” olarak bilinen İstanbul’a düzenlediğim gezimin ayrıntılarını sizlerle paylaşıyorum.
BENDENİZİN BU İstanbul’a ilk gidişi değil. Fakat her gittiğimde yepyeni özelliklerini ve güzelliklerini kucaklarım. Bu son gidişimde de İstanbul’u gezerek, yeniden keşfederek ve tanıyarak bitiremedim. İstanbul’u yazılara sığmıyor ancak değerini bilenlere ne mutlu derim.BENDENİZ memleketim Kırklareli’nden İstanbul’u gezmeye geldim. Bendeniz gibi yakın illerden gelenler olduğu gibi buraya okumaya, ziyarete gelenler ya da farklı nedenlerle gelenler oluyor. Yine uzaktan gelen kişiler ya da dünyanın dört bir yanından her mevsim İstanbul’u görmek, gezmek için akın akın gelen turistler de, Türkiye’mizin en büyük şehrini tanımak ve ülkelerine dönüşte hatıra defterlerine güzel anıları eklemek ayrıcalığına sahip oluyorlar. Evlerine dönerken çok büyük miktarda turizm gelirini de, ülkemizde zenginlik olarak bırakıyorlar.HER ZAMAN gelip, görmek ve ziyaret etmek için can attığım İstanbul ile ilgili çok üzülerek değinmek istediğim sorun olan bazı konularda var. Türkiye’mizde örneğin nüfusun en yoğun olduğu ve bölgede geçim kaynaklarının çok fazla olması sebebiyle diğer illerimizden çok daha fazla insan göçü alan İstanbul’da ölçüsüz nüfus yoğunluğu ve insanı canından bezdiren ve yıllar yılı bir çözüme kavuşturulamayan çok zorlu trafiği çok büyük sorunlar olarak karşımızda duruyor. Bana göre, başta devletimiz olmak üzere büyükşehir belediyesi bu sıkıcı sorunları düzeltebilir.ÇOK ÖNEMLİ ticari merkezler üzerinde yer alan İstanbul, Asya ve Avrupa kıtasında toprağı olan ve tarihin her döneminde farklı medeniyetlere ve uygarlıklara ev sahipliği yapmış ve tarih boyunca birden fazla devlete başkent olan muhteşem güzel bir şehrimiz. Onun için İstanbul’a her anlamda sahip çıkmalıyız. Bütün güzellikleriyle yaşaması ve içindeki insanları daha rahat, daha huzurlu, daha mutlu etmesi için gözümüz gibi bakmalı, korumalı ve kollamalıyız.
İSTANBUL’UN güzelliklerini şairler şiirlerine, edebiyatçılar romanlarına, müzisyenler müziklerine, ressamlar resimlerine konu etmiştir.
İSTANBUL’DA bulunan bir çok devlet ve vakıf üniversiteleri ile kültür merkezleri de yıllar yılı şehri kıymetini bilmemiz gereken bir ilim, bilim ve kültür merkezi yapmıştır.
İSTANBUL’DA yaşıyorsanız ya da bendeniz gibi gezmeye giderseniz, göreceğiniz yerler arasında ilk sıralara Boğaziçi Köprüsü’nü, Kız Kulesi’ni, Galata Kulesi’ni, Topkapı Sarayı’nı, Yerebatan Sarnıcı’nı.. koymalısınız.
Kaynak: Rakipsiz Gazetesi