HABERMAX. Silivri Cezaevi’nde siyasi nedenlerle tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu, kamuoyuna seslendiği çarpıcı bir mektup yayımladı. “Ya adalet, ya sefalet… Başka seçenek kalmadı” diyerek başladığı mesajında, Türkiye’de hukuk sistemine yönelik ağır eleştirilerde bulundu ve yaşananların “Türk yargı tarihinin en büyük rezaleti” olduğunu vurguladı.
Mesajında halkın her kesiminin ağır bir bedel ödediğine dikkat çeken İmamoğlu, “Bu bedeli emekliler, işçiler, dar gelirliler, işsizler, öğrenciler ve çocuklarımız ödüyor” diyerek mevcut ekonomik ve hukuki düzenin faturasının halka kesildiğini ifade etti.
“Bir avuç muhterisin yediği kul hakkının tarifi yok. Usulsüz yargılamalar, nezaretlerde süründürmeler, kayyumlar… Siz bu operasyonlarla kime hizmet ediyorsunuz?”
İmamoğlu, hukuk sürecinde yaşanan hukuksuzluklara da sert şekilde tepki gösterdi. Gözaltı süreçlerinin, masumiyet karinesinin ve savunma hakkının ihlal edildiğini belirten İBB Başkanı, şu ifadeleri kullandı:
“Yalancı şahitler üretmek, itirafçı adı altında iftiracı devşirmek, insanları tutuklamakla korkutmak… Bunlar Türk yargısına yakışır mı? Bu usulleri kimden öğrendiniz? Siz kimsiniz ve neye hizmet ediyorsunuz?”
İmamoğlu, son dönemde avukatların gözaltına alınmasına yönelik girişimlere de değinerek, hukuk savunucularının baskı altına alınmasının kabul edilemez olduğunu söyledi:
“Artık yeter! Avukatları bile gözaltına alarak korkutmaya çalışıyorsunuz. İnsanların görevlerini yapmalarını engelliyorsunuz.”
Ekrem İmamoğlu, mektubunun sonunda doğrudan halka seslendi. “Bu bir avuç muhteris devlete ve millete zarar veriyor” diyen İmamoğlu, vatandaşlara şu çağrıyı yaptı:
“Şikayetçi olun, susmayın ve sesinizi yükseltin. Adalet için, gelecek için, çocuklarımız için bu karanlığa karşı birlikte duralım.”
İmamoğlu’nun açıklamalarının ardından birçok siyasi figürden destek mesajları gelmeye başladı. Cumhuriyet Halk Partisi başta olmak üzere muhalefet partileri, İmamoğlu’nun “hukuksuz biçimde siyasi rehine” olarak tutulduğunu belirtiyor ve serbest bırakılması için çağrılarda bulunuyor.