HABERMAX. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, cezaevinde bulunduğu süreçte gençlere yönelik cesaret verici ve umut dolu bir mesaj yayımladı. Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İmamoğlu, gençlerin toplumsal değişim ve adalet arayışındaki kritik rollerine dikkat çekerek, onlara cesaret ve moral verdi. İmamoğlu’nun mesajı, sadece gençlere yönelik değil, aynı zamanda ülkenin geleceğine olan inancını ve bu süreçteki mücadelesini de güçlü bir şekilde ortaya koyuyor.
İmamoğlu’nun “Sevgili Gençler” diye hitap ettiği mesajı, gençlerin karşılaştığı zorlukları aşma gücüne sahip olduklarına dair bir güvenle başlıyor. Mesajında, gençlerin “korku duvarlarını” ilk aşan grup olduğuna ve geleceği, umutları çalan, iradelerini yok sayan ve onlara saygı duymayan güçlere karşı ilk isyanı gösterenlerin yine gençler olduğuna dikkat çekiliyor. İmamoğlu, bu isyanın, gelecekteki aydınlık bir ülkenin habercisi olduğunu belirterek, gençlerin “zekası, samimiyeti, yüksek adalet duygusu” ve “dayanışması” ile Türkiye’yi aydınlatacaklarını vurguluyor.
“Beni Zerre Etkilemiyor, Sizi de Etkilemesin”
Ekrem İmamoğlu, cezaevindeki duruşunu da güçlü bir şekilde ifade ediyor. “Ben Silivri’de dimdik duruyorum” diyerek, içinde bulunduğu zorlukların kendisini asla etkilemediğini belirtiyor. Bu noktada, gençlere de aynı direncin içinde olmalarını öğütlüyor ve onları, kendilerine yönelik yürütülen kampanyalar ve “yalanlar” karşısında cesur olmaya çağırıyor. İmamoğlu, “Beni zerre etkilemiyor, sizi de etkilemesin” diyerek, yaşanan süreçteki tüm olumsuzluklara karşı gençleri güçlendirmek ve motive etmek istiyor.
“Gençlerimiz, Gururumuzsunuz”
İmamoğlu, tutuklanan veya gözaltına alınan gençlerin “bizim gençlerimiz” olduğunu ve onların ülkenin geleceği açısından büyük bir değer taşıdığını belirtiyor. Onlara sahip çıkacaklarını ve bu süreçte her zaman yanlarında olacaklarını ifade ediyor. Bu güçlü destek mesajı, gençlerin yalnız olmadıklarını hissettiren bir vurgu taşıyor. Ayrıca, “Gururumuzsunuz” diyerek, gençlerin toplum için taşıdığı değeri yüceltiyor ve onlara moral aşılıyor.
“Demokrasi ve Cumhuriyet Kazanacak”
Mesajının devamında, İmamoğlu, demokrasiyi ve Cumhuriyet’i savunmanın önemine değiniyor. “Demokrasi ve Cumhuriyet yolu milletimizin yoludur ve milletimiz kazanacak” diyerek, gençlerin bu mücadelenin bir parçası olduğunu ve toplumsal adaletin sağlanması için verilen mücadelenin, eninde sonunda zaferle sonuçlanacağına olan inancını belirtiyor. İmamoğlu, bu süreçte “kaybedeceklerini bilen” ve toplumu huzursuz etmeye çalışanlara karşı da, gençlerin ve milletin gücüne vurgu yapıyor.
Tarihi Gençler Yazacak
Ekrem İmamoğlu’nun mesajında en dikkat çekici ifadelerden biri de, gençlerin tarih yazacağına dair olan inanç. “Tarih sizi yazacak, gençler! Siz tarih yazacaksınız, dünyaya örnek olacaksınız!” diyerek, gençleri büyük bir geleceğe, tarihe damga vuracak bir role hazırlıyor. Bu, gençlerin sadece Türkiye’nin değil, dünya çapında bir değişim yaratacak potansiyele sahip oldukları anlamına geliyor.
“Adalete Susamış Türk Gençliğiyiz”
İmamoğlu’nun mesajındaki bir diğer önemli nokta ise, gençlerin adalet arayışına olan güçlü vurgusu. “Biz, adalete susamış Türk gençliğiyiz” diyerek, gençlerin toplumsal adaletin sağlanmasında önemli bir aktör olduklarını tekrar hatırlatıyor. Bu, gençlerin sadece bir toplumsal kesim olarak değil, aynı zamanda adaletin savunucuları ve yarının liderleri olarak rol üstlendiklerini gösteriyor.
“Asla Vazgeçmeyeceğiz”
Mesajının sonunda ise İmamoğlu, gençlere bir kez daha cesaret veriyor ve “Asla vazgeçmeyeceğiz” diyerek, mücadeleyi sürdürme kararlılığını ifade ediyor. Bu güçlü mesaj, mücadeledeki azim ve inançla ilgili bir çağrı yapıyor, gençlerin her türlü zorluğa karşı yılmadan mücadele etmeleri gerektiğini belirtiyor.
Ekrem İmamoğlu’nun cezaevinden yayımladığı bu mesaj, hem gençlere hem de tüm topluma büyük bir umut ve cesaret kaynağı oluşturuyor. Gençlerin toplumsal değişimin öncüleri olacağına dair olan inanç, sadece bir siyasi liderin değil, aynı zamanda toplumun geleceğine duyduğu güvenin bir ifadesidir. İmamoğlu’nun bu sözleri, uzun bir mücadele yolunun başlangıcında olan tüm gençlere cesaret vermekle kalmayıp, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde gençlerin önemli bir rol oynayacağını hatırlatıyor.