“Virüse karşı alınacak önlemlerde konut satısına teşvik çıkarken, işçiye ise sadece “dua edin” deniliyor. İktidar işçileri salgın yokmuş gibi çalıştırılmaya devam ediyor” ifadelerini kullanan Tekin açıklamasına şöyle devem etti:
“Türkiye’de Koronavirüs (COVID-19) salgınında enfekte olanların ve salgından dolayı yaşamını yitirenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Bilim insanları ve uzmanlar önümüzdeki üç haftanın ülkemiz için en kritik hafta olduğunu söylüyorlar. Koronavirüs salgınıyla mücadele, sadece sağlık alanında değil, toplumsal yaşam ve ekonomi alanında da kapsamlı önlemler alınmasını zorunlu kılıyor. Bu noktadan sonra herkesin bir seferberlik ruhuyla dayanışma içerisine girmesi her zamankinden daha büyük önem arz ediyor.
Virüse karşı sağlık önlemlerinin tavizsiz biçimde alınması gerekirken, mücadelenin sosyal boyutu asla ihmal edilmemelidir. Türkiye’de milyonlarca insan kamusal alanda, fabrikada, sokakta, şantiyede, markette, sette ve sayısız iş kolunda en temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmaya devam ediyorlar. Siyasi iktidar ve yönetenler “Evde Kal” çağrısı yapıyor ama evde kalmanın önünü açacak hiçbir yasal düzenlemeyi getirmiyor.
İKTİDARIN ALDIĞI TEDBİRLER TOPLUMU DEĞİL YANDAŞINI KORUMAYA YÖNELİK
İktidarın aldığı tedbirler, işçileri ve toplumu korumaktan ziyade yandaşını korumaya yönelik olduğu anlaşılıyor. Virüse karşı alınacak önlemlerde konut satısına teşvik çıkarken, işçiye ise sadece “dua edin” deniliyor. İktidar işçileri salgın yokmuş gibi çalıştırılmaya devam ediyor.
Siyasi iktidar, sadece “Evde Kal” çağrıları yaparak bu mücadeleyi yönetemez. Hem “evde kal” deyip hem de çalışanların hiçbir şey olmamış gibi işlerini devam ettirmeleri kendilerinden beklenemez. Bu anlamda koronavirüsün mücbir sebep sayılması gerekmektedir.
Bu bağlamda;
Korona hastalığı tanı ve tedavisi sürecinde aktif rolü olan hekim ve sağlık çalışanlarının her türlü korunma gereksiniminin sağlanması, maske vb. ihtiyaçlarının eksiksiz olarak giderilmesi, çalışma saat ve koşullarının kendileri ve yakınlarının sağlığını da dikkate alacak biçimde düzenlenmelidir. Talep eden sağlık çalışanına ücretsiz otel ve misafirhane hizmeti verilmelidir.
ÖNLEM ALINMAYAN ŞANTİYELERDE, ÇALIŞMALAR ACİLEN DURDURULMALI
Hiçbir önlem alınmadan yüzlerce inşaat işçisi hijyen olmayan koşullarında salgın tehdidiyle çalışmaya devam ediyor. Gerekli önlemlerin alınmadığı tespit edilen şantiyelerde, çalışmalar acilen durdurulmalı, Kronik rahatsızlığı olan ve elli yaşın üzerindeki işçilere ücretli izin verilmelidir.
Maden işçilerine yönelik koronavirüs önlemleri yeterli ve azami düzeyde alınmalıdır. Eğer bu önlemler yeterli düzeyde alınamıyorsa, Koronavirüs tehlikesi geçinceye kadar madenlerde çalışmaya ara verilmelidir. Çalışmaya ara verilmesi halinde de işçilerimiz ücretli izinli sayılmalıdır.
Balıkçılarımızın vadesi gelmiş borçlarının gelecek av sezonuna kadar ertelenmesini gerekmektedir.
Ülkede yaklaşık 110 bin çağrı merkezi çalışanı bulunuyor. Bu çalışanlar için bir an önce uzaktan çalışma ve ücretli izin konuları gündeme alınmalıdır.
TÜVTÜRK (Taşıt Muayene İstasyonları) kapatılmalı tüm çalışanları ücretli izinli sayılmalıdır. Bu sürede; araç muayenesi gelen araçlarda gecikme bedeli, ceza vb yaptırımlar durdurulmalıdır.
MARKETLER DÖNÜŞÜMLÜ OLARAK AÇILIP KAPATILMALIDIR.
Marketlerde kasiyerlerin çalışma sürelerinin kısaltılmalı, belli süre aralığı ile dinlenmeleri sağlanmalı, müşteri ve kasiyer arasındaki güvenli mesafe oluşturulmalıdır. Marketler dönüşümlü olarak açılıp kapatılmalıdır.
DİZİ, FİLM VB ÇEKİMLERE ARA VERİLMELİDİR.
Kamera önü ve arkası olmak üzere binlerce set çalışanı ve oyuncu zorlu çalışma şartları içinde işlerine devam ediyorlar. Dizi, film vb çekimlere ara verilmelidir.
Son olarak, Koranavirüs salgını süresince işsiz kalanların ve gelir kaybına uğrayanların kira, elektrik, su, doğalgaz ve iletişim gibi temel ihtiyaçlar ücretsiz olarak verilmelidir. İşyerleri zorunlu kapanan çalışanlara, temel gıda ve kişisel hijyen malzemeleri yardımı yapılmalıdır.”