
CHP’ye yakın televizyon yorumcusu Aziz İhsan Aktaş’ın, “Ben para verdim, makam arabası verdim, destek oldum” sözlerinin kamuoyunda geniş yankı uyandırdığını hatırlatan Düzgün, bu iddiaların ciddiyetine rağmen parti yönetiminin tepkisiz kalmasını sert bir dille eleştirdi.
Düzgün açıklamasında, şunları kaydetti:
“CHP’nin genel merkezinde, il yönetimlerinde, hatta milletvekili sıralarında oturan herkes bu açıklamaları duymadı mı? Elbette duydu. Ama yine de kimse çıkıp tek kelime etmedi. Adeta üç maymunun siyasete uyarlanmış hali: Görmedim, duymadım, bilmiyorum.”
Alevi hareketinin önemli isimlerinden olan Baki Düzgün, parti içindeki sessizliğin temel nedeninin çıkar ilişkileri olduğunu savundu:
“Bir makam, bir ihale, bir liste garantisi için susmak artık ayıp değil, strateji sayılıyor.”
Toplumun beklentisinin “temiz bir vicdan” olduğunun altını çizen Düzgün, CHP yönetimine yönelik eleştirilerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Türkiye’de bugün milyonlarca insanın en çok ihtiyaç duyduğu şey, yeni bir lider değil; temiz bir vicdandır. Ama ne yazık ki o vicdan, koltukların konforunda, suskunlukların gölgesinde kaybolmuştur.”
Düzgün, açıklamasını “Balık baştan kokar. Ama bu koku sadece partinin içini değil, halkın umudunu da çürütüyor. Ve halk artık o kokuyu duymaktan bıktı.” sözleriyle sonlandırdı.
CHP kanadından ise Baki Düzgün’ün bu sert açıklamasına dair henüz resmi bir yanıt gelmedi.