HABERMAX. Zafer Partisi Ekonomi ve Kalkınma Komisyonu Başkanı Bartu Soral, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından hazırlanan vergi kanunu değişikliklerini eleştirdi. Soral, hükümetin müdahaleleriyle karmaşık hale gelen vergi düzenlemelerindeki yanlışlıkları tek tek düzeltti ve ekonomik istikrar için kapsamlı bir vergi reformu önerisinde bulundu.
Bartu Soral, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in hazırladığı ve daha sonra Saray’ın müdahalesiyle karmaşık hale gelen vergi kanunu değişikliklerini kapsamlı bir şekilde değerlendirdi. Şimşek’in kanunundaki eksikliklerin ve yanlışlıkların ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çeken Soral, vergi reformu ile ilgili detaylı bir analiz sundu.
14 Maddelik Reform Teklifi
Soral, “Türk Ekonomisi İçin Kapsamlı ve Zorunlu Vergi Reformu Teklifi” başlığıyla 14 maddelik bir öneri paketi hazırladı. Bu paket, mevcut vergi düzenlemelerinin ekonomiyi nasıl olumsuz etkilediğini ve bu etkileri azaltmak için ne tür değişiklikler yapılması gerektiğini ayrıntılı olarak açıklıyor. Soral’ın önerileri, vergi sisteminin daha adil ve etkili hale gelmesini hedefliyor.
Önerilen Reformlar ve Yol Haritası
Soral’ın önerdiği reformlar arasında, vergi adaletini sağlamak için gelir vergisi oranlarının yeniden düzenlenmesi, KDV oranlarının sadeleştirilmesi ve vergi kaçakçılığıyla mücadele için daha etkili önlemler alınması yer alıyor. Ayrıca, küçük ve orta ölçekli işletmelerin üzerindeki vergi yükünün azaltılması ve vergi mevzuatının daha anlaşılır hale getirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Ekonomik İstikrar İçin Kapsamlı Çözümler
Soral, ekonomik istikrarın sağlanabilmesi için köklü bir vergi reformunun şart olduğunu belirtti. Soral’ın açıkladığı yol haritası, vergi sisteminin şeffaflığını artırmayı ve ekonomik büyümeyi desteklemeyi amaçlıyor. Ayrıca, vergi reformlarının sadece mevcut sorunları çözmekle kalmayıp, gelecekteki ekonomik zorluklara karşı da hazırlıklı olunmasını sağlayacağı ifade ediliyor.
Bu eleştiriler ve öneriler, Türkiye’nin vergi politikalarında önemli değişikliklerin gerekli olduğunu ve mevcut düzenlemelerin ekonomik sürdürülebilirliği sağlamakta yetersiz kaldığını ortaya koyuyor.
