Dolar 42,5274
Euro 49,6098
Altın 5.782,09
BİST 10.918,51
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 15°C
Pts 12°C
Sal 12°C

Z Kuşağı Dansla Kendini Buluyor

Z Kuşağı Dansla Kendini Buluyor
13 Temmuz 2025 22:54
382

HABERMAX. Türk Halk Dansları Usta Öğreticisi ve Uzman Antrenör Aslı Çoban, yıllardır Anadolu’nun ritimlerine hayat veriyor. Sahnedeki zarafeti kadar, sahne arkasındaki özverisiyle de dikkat çeken Çoban, bireysel öğrencilerin ruhuna dokunarak dansı yalnızca bir gösteri değil, kültürel bir varoluş biçimi olarak görüyor. “Z kuşağı dansla kendini buluyor,” diyen Çoban, gençlerin bu alandaki ilgisinin her geçen gün arttığını söylüyor.

Dans kariyerine küçük yaşlarda halk oyunları ekiplerinde başlayan, yıllar içinde eğitimci kimliğiyle Türkiye’yi uluslararası festivallerde temsil eden Çoban, halk danslarının yalnızca figürlerden ibaret olmadığını, her hareketin ardında bir yaşam öyküsü taşıdığını şöyle anlatıyor:

“Zeybek oynarken bir efe gibi dimdik durursunuz, Bar oynarken parmaklarınızla dağlara tırmanırsınız. Bu danslar yalnızca hareket değil, o yörenin nabzıdır.”


Sosyal Medya, Gençlerle Köprü Kuruyor

Halk danslarının genç kuşaklara ulaşmasında doğru iletişimin önemine dikkat çeken Çoban, sosyal medyanın bu noktada etkili bir araç olduğunu belirtiyor:

“Reels videoları, YouTube gösterileri gençlerin ilgisini çekiyor. Sadece dans etmiyorlar, kendi benliklerini keşfediyorlar.”


“Her Bölge Bir Roman”

Türkiye’nin dört bir yanındaki yöresel dansları çalıştığını belirten Çoban, her yörenin kendine has bir öyküsü olduğunu vurguluyor. Özellikle Artvin yöresi üzerine duygularını şu sözlerle ifade ediyor:

“Artvin horonları beni her zaman büyülemiştir. Doğasının zorluğu ve figürlerin keskinliği insanın ruhunu eğitiyor. Dağın yamacında yaşamanın, o göğüs kabartan gururunu hissediyorsunuz.”


Dansla Şifa Bulan Ruhlar

Öğrencilerinin sahneye çıktıklarında bir dönüşüm yaşadığını gözlemlediğini söyleyen Çoban, halk danslarının ruhsal bir iyileşme aracı olduğunu savunuyor:

“Sosyal fobisi olan, içine kapanık çocuklar dansla değişti. Sahneye çıktıklarında gözleri parlıyordu. Dans, kelimelerle anlatılamayan duyguların beden diliyle ifadesidir.”


Kültürel Diplomasi Aracı Olarak Dans

Halk danslarının dünya sahnesinde daha çok yer alması gerektiğini savunan Aslı Çoban, bu alanda uluslararası temsile ve dijitalleşmeye ihtiyaç olduğunu belirtiyor:

“Flamenko nasıl İspanya’nın simgesiyse, bizim Halayımız, Zeybeğimiz neden olmasın? Bu kapsamlı bir kültürel markalama gerektiriyor. Dans, sınır tanımayan bir dildir; kültürel diplomasinin en zarif ve en güçlü aracıdır.”


“Dans Toplumun Ruhudur”

Aslı Çoban, halk danslarının yalnızca figür öğretmekten ibaret olmadığını vurgulayarak, bu geleneğin gençlere kimlik kazandıran, geçmişle bağ kurduran, şiddetten uzaklaştıran bir kültürel köprü olduğunu dile getiriyor:

“Dans, bir toplumun aynasıdır. Öğreten kişi, yalnızca şekil ezberletmez; ruhu besler, toplumu yeniden inşa eder.”

Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.