TÜRSAB Seçimlerinde Fırtına: Hacıalioğlu’ndan Bağlıkaya’ya “Hukuksuzluk ve Manipülasyon” Suçlaması!

HABERMAX. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) seçimleri öncesi tansiyon yükseldi. 26. Genel Kurul’a günler kala Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu, mevcut Başkan Firuz Bağlıkaya ve yönetimini “demokratik ilkelerden uzak, hukuka aykırı” hareket etmekle suçladı. Hacıalioğlu, seçim sürecinin kasıtlı manipülasyonla gölgelendiğini ve üyelerin haklarının sistematik ihlal edildiğini belirterek, TÜRSAB Yönetim Kurulu’na resmi başvuru yaptı. Bu hamle, Kasım’da WOW Convention Center’da gerçekleşecek genel kurulun meşruiyetini sorgulatıyor.

TÜRSAB’ta Seçim Gerilimi: Hacıalioğlu’ndan Hukuk ve Demokrasi Vurgusu

Seçim Reformu Zaferi: Lütfi Kırdar’dan WOW’a Taşınma ve Gider Talepleri
Hacıalioğlu, genel kurulun “sağlıksız, yetersiz ve fuar alanı gibi” ortamda yapılmasına karşı 9 Nisan’da başvuruda bulunmuştu. Bu girişim meyvesini verdi: Seçimler, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’ndan WOW Convention Center’a kaydırıldı. Hacıalioğlu, bu “haklı mücadelenin ilk zaferi” olarak nitelendirdiği gelişmeyle yetinmedi. Başvurusunda, 2019’daki 24. Genel Kurul kararına uyularak delegelerin ulaşım ve konaklama giderlerinin “gerçekçi ve adil” şekilde karşılanmasını talep etti. 2022’de bu kararın hiçe sayıldığını, delegelere sadece sembolik ödemeler yapıldığını hatırlatan Hacıalioğlu, “Bu, genel kurul iradesini sakatlıyor ve iptal nedeni olabilir” dedi.

1618 sayılı Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nun 34. maddesine atıfta bulunan aday, giderlerin en az 25.000 TL (yaklaşık 400-500 Euro) olarak belirlenmesini savundu. Bu rakam, Bağlıkaya’nın geçmiş beyanlarıyla tutarlılık gösteriyor. Hacıalioğlu, “Delegelerin hakları hiçe sayılırsa, bu hukuksuzluk genel kurulun meşruiyetini zedeler ve demokrasiyi ayaklar altına alır” diye uyardı.

Talep Edilen Önlemler Açıklama 
Ulaşım ve Konaklama Giderleri İstanbul dışından gelen delegeler için en az 25.000 TL ödeme; 2019 kararına uyum zorunlu.
Demokratik Şeffaflık Seçimlerin adil, şeffaf ortamda yapılması; manipülasyon iddialarının soruşturulması.
Yasal Uyum”  1618 sayılı Kanun Md. 34’e göre yönetim, genel kurul kararlarını uygulamalı.

Bağlıkaya’nın “Komik” Sözlerine Sert Yanıt: “Demokrasiye Meydan Okuma!”
Bağlıkaya’nın “İki, üç bin kişi İstanbul’a gelip oy kullanıyor, bunu makul bulmuyorum, komik buluyorum” açıklamasına Hacıalioğlu ateş püskürdü. “Bir meslek örgütünü yöneten kişi, delegelerin iradesini hiçe sayamaz. TÜRSAB, kanunla kurulmuş kamu hizmeti kurumu; bu sözler demokrasiye ve hukuka meydan okumadır” diyen Hacıalioğlu, mevcut yönetimin “keyfiyetle değil, hukuksuzlukla” ilerlediğini savundu.

Skandal İddia: Bin Oda Rezervasyonuyla İrade Etkileme!
Başvuruda en çarpıcı suçlama, seçim manipülasyonu: Mevcut yönetime yakın TÜRSAB ve TURSAV yöneticilerinin, seçim günü için 1.000’den fazla oda rezerve ettiği öne sürüldü. Hacıalioğlu, “Bu gizli rezervasyonlar, sadece yakın delegelere avantaj sağlayarak iradeyi etkileme amacı taşıyor. Buna izin vermeyeceğiz!” dedi. Bu iddialar, genel kurulun iptal riskini artırıyor ve sektörde şok etkisi yarattı.

“Keyfiyet Değil, Hukuk Kazanacak”: Hacıalioğlu’ndan Çağrı
Başvurusunu “rekabet değil, hukuk ve demokrasi mücadelesi” olarak tanımlayan Hacıalioğlu, “TÜRSAB, keyfi iktidarlarla değil, hukukla yönetilmelidir. Bağlıkaya’yı hukuki kriz olmadan demokratik bir genel kurula davet ediyorum” çağrısı yaptı. Sektörde yankı bulan bu açıklama, 22-23 Kasım’daki genel kurulu daha da hareketli kılacak.

TÜRSAB camiası, bu gerilimli süreçte gözünü İstanbul’a dikti. Hacıalioğlu’nun manifestosunda da vurguladığı gibi, “TÜRSAB bir aile şirketi değil; üyelerin gücüyle büyür.” Gelişmeler takip ediliyor.

Paylaşın: