HABERMAX. Türkiye’nin ilk uzay yolcuları 6 aylık eğitim sürecinin ardından uzaya tarihi bir yolculuk gerçekleştirmeye hazırlanırken heyetin bu kez durağı Üsküdar Üniversitesi oldu. Bilim misyonu kapsamında 13 bilimsel projenin yürütüldüğü çalışmada Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever, Üsküdar Üniversitesinde proje yürütücüleriyle bir araya geldi. İkili, çalışmaya ilişkin Dr. Cihan Taştan ve ekibinden eğitim aldı.
Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü, Transgenik Hücre Teknolojileri ve Epigenetik Uygulama ve Araştırma Merkezi (TRGENMER), uzaya ilk kez gidecek olan Türk astronotlarını Merkez Yerleşke Aziz Sancar Konferans Salonu’nda ağırladı.
Milli Uzay Programı’nın Türk uzay yolcuları Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever, bilim misyonu kapsamında 13 deney gerçekleştirecek. Bu 13 bilim projesinden biri ise Üsküdar Üniversitesi’ne ait.
Dr. Taştan ve ekibi, Message (Microgravity Associated Genetics) projesine dair Gezeravcı ve Atasever’i bilgilendirildi. Türkiye’nin astronomi tarihine geçecek olan organizasyon adına mutluluğunu ve şükranlarını dile getiren Taştan, “Özellikle kanser tedavileri, kanser immünoterapi ve genetik mühendislik alanlarında bir çok çalışma yapıyoruz. Türkiye’mizin astronomi tarihine geçecek güzel bir organizasyonda Alper Bey ve Tuva Bey’i ve aynı zamanda bu çalışmaları organize eden Türkiye Uzay Ajansı’na ve TÜBİTAK Uzay’a ve değerli yöneticilerine de gönülden şükran borçluyum. Bizim için çok özel olan bu salonda onlarca kez ders verdik. Burası Nobel ödülümüzü getiren Aziz Sancar Hocamızın ismini verdiğimiz bir salondur. Bu salonda Türkiye uzay tarihine geçecek böyle değerli bir çalışmaya imza attığımız ve bunun bir parçası olduğumuz için gururluyuz.” ifadelerini kullandı.
Dr. Taştan: “Mesajı uzaydan değil uzayın etki ettiği genetik profilden alacağız.”
Message bilim misyonundan bahseden Taştan, ‘Message’ ismini Microgravity Associated Genetics şeridi isminden türeterek koyduklarını söyledi. Bir mesaj verme, bir mesaj almayı düşündüklerini kaydeden Dr. Taştan, bu mesajı uzaydan değil, direkt olarak uzayın etki ettiği genetik profilden kaynaklanacağını sözlerine ekledi. Taştan, “Sunum içerisinde ekibimizden ve aynı zamanda projenin ne tür bir proje olduğundan bahsedeceğim. Uzayda özellikle kan alımından sonra yapmamız gereken prosedürden bahsedeceğiz. Eğitimin ardından laboratuvarlarımızı gezeceğiz.” dedi.
Uygulamalı kan alımı gösterildi…
Ardından uzaya gidecek heyete kan alımı, eğitim hemşiresi Melis Kübra Duran tarafından uygulamalı olarak gösterildi.
“Proje uzaydaki geleceğimiz açısından önemli bir alana dikkat çekiyor”
Projenin uzaydaki geleceğimiz açısından oldukça önemli bir alana dikkat çektiğini söyleyen Taştan, “Deney ile Türk astronotumuzun genetik profilinin analizi ve mikro yerçekimi ortamı sağlayan akustik levitasyon cihazında anti-kanser, proliferasyon ve immunojenik etkilerinin araştırılmasını hedeflemekteyiz. Yerçekimsiz ortamdan etkilenen henüz işlevi keşfedilememiş genlerin tespit edilmesi ve uzay görevlerinde, bağışıklık hücrelerinden hangilerinin yer çekimi tarafından direkt olarak etkileneceğinin, CRISPR gen mühendisliği yöntemleri ile belirlenmesini umuyoruz.” şeklinde konuştu.