HABERMAX. ANKARA – Türkiye İttifakı Sözcüsü Abdulkadir Bozkurt, yaptığı çarpıcı açıklamalarla ülke gündemini sarsacak bir adalet ve demokrasi eleştirisinde bulundu. Bozkurt, Türkiye’de adaletin sistematik şekilde yıpratıldığını, muhalif seslerin susturulmaya çalışıldığını ve tek adam rejiminin ülkeyi ağır bir baskı iklimine sürüklediğini belirtti.
Türkiye İttifakı Sözcüsü Abdulkadir Bozkurt’tan Sert Çıkış: “Adalet Erozyona Uğratılıyor, Korku Egemenliği Var!”
“Adalet bir gün hepimize lazım olacak. Bu kadar erozyona uğratılması çok tehlikeli bir durumdur” diyen Bozkurt, iktidarın eleştiriye tahammülsüzlüğünü sert sözlerle hedef aldı.
Bozkurt, mevcut iktidarın yapıcı eleştiriye dahi tahammül gösteremediğini vurgulayarak, muhalefet eden her bireyin bir tehdit olarak gösterildiğini söyledi. Hükümetin medyayı, yargıyı ve kolluk güçlerini, muhalifleri sindirme aracı olarak kullandığına dikkat çekti:
“Muhalefeti bastırmak için her araç devreye sokuluyor. Beni eleştirme, benim hatamı söyleme, sadece sus algısı oluşturulmaya çalışılıyor.”
Türkiye İttifakı’nın demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinden asla vazgeçmeyeceğini ifade eden Bozkurt, şöyle devam etti:
“Türkiye’de adalet sadece iktidara yakın olanlar için işliyor. Diğerleri ise mağdur ediliyor, yargı sopasıyla hizaya getirilmeye çalışılıyor. Adaletin kişilere göre işlediği bir yerde adalet yoktur; orası otoriter bir rejimdir.”
Bozkurt, ülkenin her geçen gün daha otoriter bir yapıya büründüğünü, denge-denetleme sisteminin ortadan kalktığını ifade etti:
“Karşımızda her yaptığının doğru olduğunu düşünen bir iktidar partisi var. Bu zihniyet demokrasiyi değil, otoriterliği büyütüyor. Korku egemenliği ile yönetilen bir toplumda ne ifade özgürlüğü kalır ne de hukuk güvenliği.”
Türkiye İttifakı’nın demokrasiye, hukuk devletine ve özgürlüklere olan bağlılığını vurgulayan Bozkurt, tüm muhalefet partilerine ve sivil toplum kuruluşlarına ortak mücadele çağrısında bulundu:
“Türkiye için hâlâ bir umut var. Biz Türkiye İttifakı olarak bu ülkenin geleceği adına demokrasiden, adaletten ve halk iradesinden asla vazgeçmeyeceğiz.”
Bozkurt’un açıklamalarını değerlendiren anayasa hukukçusu Prof. Dr. A.Y., “Yargı bağımsızlığı zayıfladıkça, ifade özgürlüğü baskılandıkça toplumun direnç mekanizmaları da aşınır. Bozkurt’un işaret ettiği noktalar, Türkiye’nin otoriterleşme sürecinde çok kritik bir eşiğe geldiğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.
Bozkurt’un açıklamaları, sadece muhalefet adına değil, tüm toplum adına önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Adaletin çökmesi, demokratik değerlerin yok sayılması ve muhaliflerin bastırılması; sadece siyaseti değil, bireysel özgürlükleri de tehdit eden bir tablo ortaya koyuyor.
Türkiye İttifakı’nın duruşu, bu sürece karşı koyma ve demokratik değerleri savunma yönünde önemli bir siyasi irade olarak görülüyor.