HABERMAX. Bolu Kartalkaya’daki otel yangınındada 78 yurttaşın ölümünün ardından sorumluluk tartışmaları sürerken Türkiye Komünist Partisi yaşananlarda özelleştirmenin rolüne işaret eden ve sorumluları istifaya çağıran bir açıklama yayımladı.
TKP X hesabından yayımlanan ve 7 maddede yangındaki sorumluluklara, alınmayan önlemlere, eksiklikler ve atılması gereken adımlara işaret edilen açıklamada yangının üzerinden üç gün geçmesine rağmen yaşananların sorumlularının suçu birbirlerine atmakla meşgul olduğu belirtildi.
Baş Sorumlulara Çağrı: ‘Derhal İstifa Edeceksiniz’
“Sorumluluğu Birbirinize Atmayı Bırakın 78 Yurttaşımızın Katili Sizsiniz… Derhal İstifa Edeceksiniz!“ başlıklı açıklamada, eksik ve açık ihmale rağmen tek bir etkili denetime dahi müsaade edilmemesinin nedeninin patron düzeni olduğu vurgulandı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ile denetim raporlarına ve tespit edilen eksiklere rağmen üzerindeki sorumluluğu kabul etmeyen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın baş sorumlular oldukları ve derhal istifa etmeleri gerektiği kaydedilerek şu ifadelere yer verildi:
“Otel patronu olan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, utanç verici kendini aklama çabalarına derhal son vermeli, görevinden bir an önce istifa etmelidir. Aynı şekilde Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, AKP iktidarının karakteristik özelliği olan sorumluluktan kaçma ve “canlı yayın şovları” çağrısı yerine, görevini yerine getirmeli, derhal istifa etmelidir.”
‘Yeter bu ülkeyi öldürdüğünüz’
TKP açıklamasında özelleştirmelerin denetim mekanizmalarını zayıflattığı ve kamu kurumlarının özel sektörün hizmetkârı haline getirildiğine dikkat çekildi.
Bolu’daki yangının özelleştirmenin her alanda ölüm anlamına geldiğini bir kez daha ve üstelik çok acı şekilde gösterdiği belirtilen açıklamada TKP’nin Çarşamba günü Kültür ve Turizm Bakanlığı önünde ve Taksim’de yaptığı eylemlerdeki açıklamaları hatırlatılarak “Yeter bu ülkeyi öldürdüğünüz! Ölmediğimiz, yaşadığımız bir düzen için örgütleneceğiz…” denildi.
TKP’nin açıklamasının tamamı şu şekilde:
Sorumluluğu Birbirinize Atmayı Bırakın
78 Yurttaşımızın Katili Sizsiniz… Derhal İstifa Edeceksiniz!
Bolu’daki yangının üzerinden bugün itibariyle üç gün geçmesine rağmen yaşananların sorumluları suçu birbirlerine atmakla meşgul. Biz açık açık ilan ediyoruz:
1- 78 yurttaşımızın ölümünün baş sorumlularından biri, kendisi de otel patronu olan Bakan Mehmet Ersoy’dur.
2- Otele ilişkin bunca eksik ve açık ihmale rağmen tek bir etkili denetime dahi müsaade edilmemesinin nedeni, Bakan Ersoy’un da parçası olduğu patron düzenidir. Katil otel patronlarına verilen teşvikler de bunun en açık sağlamasıdır.
3- Üç gündür tek uğraşı, “Burası benim denetim alanım değil” demek olan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, 78 yurttaşımızın ölümünün bir diğer baş sorumlusudur.
4- Ortaya çıkan belediye denetim raporlarına ve tespit edilen eksiklere rağmen adım atılmamasının tek gerekçesi olarak belediyenin denetim alanında olmadığı ileri sürülmektedir, bunun kabul edilebilir hiçbir tarafı bulunmamaktadır.
5- Bolu Belediyesi yetkililerinin “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’e uygundur” ruhsatı verdikleri restorana ilişkin yaptığı savunma, Bakan Ersoy’un otelin denetlenmemesine ilişkin yaptığı savunmadan hiçbir farklılık taşımamaktadır.
6- Otel patronu olan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, utanç verici kendini aklama çabalarına derhal son vermeli, görevinden bir an önce istifa etmelidir. Aynı şekilde Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, AKP iktidarının karakteristik özelliği olan sorumluluktan kaçma ve “canlı yayın şovları” çağrısı yerine, görevini yerine getirmeli, derhal istifa etmelidir.
7- Bu katliam özelleştirmenin her alanda ölüm anlamına geldiğini bir kez daha ve üstelik çok acı şekilde göstermiştir. Denetimi dahi kamunun elinden alıp özelleştiren bu düzen, kamu adına denetim sorumluluğu olan tüm kurumları da Bolu’da görüldüğü üzere, özel sektörün hizmetkârı haline getirmiştir.
Yaşanan bu acı verici olayın üzüntüsü hepimizi sarmışken dün Kültür ve Turizm Bakanlığı önünde ve Taksim’de yaptığımız eylemlerdeki sözümüzü bir kez daha tekrarlıyoruz: Yeter bu ülkeyi öldürdüğünüz! Ölmediğimiz, yaşadığımız bir düzen için örgütleneceğiz…