HABERMAX.Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), basında sansürün ilk kez kaldırılışının 117. yılında yaptığı açıklamada, gazeteciliğin ağır baskı ve sansür altında olduğunu vurguladı. “Gazeteciliğin tutukluluk nedeni olmaktan çıkmasını istiyoruz” çağrısı yapıldı.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Basında sansürün ilk kez kaldırılışının 117. yılına işaret edilen açıklamada, Türkiye’de gazeteciliğin ağır baskı koşullarında yapıldığına dikkat çekildi.
TGC açıklamasında, 24 Temmuz’un tarihsel anlamına şöyle yer verildi:
“24 Temmuzlar, Osmanlı İmparatorluğu’nda 1908’de II. Meşrutiyet ile birlikte basından sansürün kaldırılışını simgeler. O gün gazeteciler sansür memurlarını matbaalara sokmamış, ertesi gün gazeteler ilk kez sansürsüz basılmıştır.”
TGC, 1971 darbesinden sonra bu tarihin bir “bayram” değil, bir “mücadele günü” olarak anılmaya başlandığını vurguladı. Cemiyet, 1989 yılından itibaren her yıl bu tarihte Basın Özgürlüğü Ödülleri vererek, meslektaşlarının mücadelesine destek sunduklarını hatırlattı.
Açıklamanın devamında şu görüşlere yer verildi:
“24 Temmuz’u bu yıl da basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü önündeki engellerle karşılıyoruz. Türkiye’de gazeteciliğin tutukluluk nedeni olmaktan çıkmasını, gazetecilere yönelik haksız gözaltı ve adli kontrol uygulamalarına son verilmesini istiyoruz.”
Cezaevlerinde bulunan gazetecilerin bir an önce serbest bırakılması gerektiği ifade edilen açıklamada, özgür ve demokratik bir toplumun ancak temel hak ve özgürlüklere saygı ile mümkün olabileceği vurgulandı:
“Gelişmiş çağdaş ülkeler seviyesine çıkmak, birbiriyle barışık, temel haklara sahip çıkan bir toplumla mümkündür.”
TGC, tüm gazetecilere yönelik dayanışma mesajı vererek şu ifadelerle açıklamasını tamamladı:
“Çalışabilen, işsiz, yargılanan ve cezaevindeki tüm meslektaşlarımızın 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü’nü kutluyoruz. Gazetecilerin düşünceleri ve haberleri nedeniyle hedef gösterilmediği, işsiz kalmadığı, gözaltına alınmadığı, tutuklanmadığı bir Türkiye istiyoruz.”