
Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, milletvekilleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve basın camiasından çok sayıda isim katıldı. Program boyunca yapılan konuşmalarda, basın fotoğrafçılığının yalnızca haber üretmenin ötesinde, kamuoyunu bilgilendiren, tarihsel kayıt oluşturan ve toplumsal belleği diri tutan bir görev üstlendiği vurgulandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, törende yaptığı konuşmada foto muhabirliğinin taşıdığı sorumluluğa dikkat çekti. Foto muhabirlerinin sahada çektiği her karenin yalnızca bir anı değil, geleceğe bırakılan birer tarih notu olduğunu belirten Yılmaz, kamu hafızasının olay anında tutulan bu kayıtlarla şekillendiğini ifade etti.
Yılmaz, foto muhabirlerinin çoğu zaman zor koşullar altında, büyük riskler alarak görev yaptığını hatırlatarak, “Bu meslek, sadece teknik bir beceri değil; aynı zamanda vicdan, sorumluluk ve hakikate bağlılık mesleğidir” dedi.
Konuşmasında Gazze’de yaşananlara da değinen Cevdet Yılmaz, “Gazze’de 247 gazeteci, çoğu foto muhabiri olmak üzere, yaşananları dünyaya anlatmaya çalışırken hayatlarını kaybetti, katledildi” ifadelerini kullandı. Bu sözleriyle, basın fotoğrafçılığının yalnızca estetik bir üretim değil, hakikatin görünür kılınması için verilen bir mücadele olduğunun altını çizdi.
Yılmaz, foto muhabirliğinin; toplumsal tartışmaların sağlıklı bir zeminde yürütülmesi, toplumların kendi geçmişleriyle yüzleşebilmesi ve adalet arayışının güçlenmesi açısından vazgeçilmez bir rol oynadığını dile getirdi.
Toplumsal hafıza vurgusunu sürdüren Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Hafızası olmayan bireylerin ve toplumların geleceğe dair sağlıklı bir yön tayin etmesi mümkün değildir. Bugün güçlü bir kamusal hafızadan söz edebiliyorsak, bunun arkasında bu anları doğru yerde ve zamanda, hakkını vererek kayda geçiren büyük bir emek vardır.”
Bu sözler, salonda bulunan basın mensupları ve foto muhabirleri tarafından uzun süre alkışlandı.
Törenin öne çıkan isimlerinden biri Fotoğraf Sanatçısı Nurettin Boydak oldu. Boydak, jüri değerlendirmesi sonucunda iki ayrı ödüle layık görüldü.
Boydak’ın;
ödül aldı. Bu iki çalışma, toplumsal duyarlılığı, mekânsal belleği ve görsel anlatım gücünü bir araya getirmesiyle dikkat çekti. Jüri, Boydak’ın fotoğraflarının basın fotoğrafçılığının tanıklık ve belge değerini güçlü bir biçimde yansıttığını vurguladı.
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği tarafından düzenlenen ve 40 yıllık bir geçmişe sahip olan “Yılın Basın Fotoğrafları” ödülleri, yalnızca başarılı kareleri ödüllendirmekle kalmıyor; aynı zamanda Türkiye’nin ve dünyanın yakın tarihine görsel bir arşiv sunuyor.
Bu yılki tören de, sahada üretilen nitelikli, cesur ve vicdanlı basın fotoğraflarını kamuoyuyla buluştururken, foto muhabirlerinin emek ve fedakârlığını bir kez daha görünür kıldı. TFMD’nin 40’ıncı yılında düzenlenen bu anlamlı tören, basın fotoğrafçılığının dününe saygı duruşu niteliği taşırken, geleceğine dair de güçlü bir mesaj verdi.