HABERMAX. ŞOK Marketler ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Tedarik Zinciri Finansmanı programı başlattı. İmzalanan anlaşma ile programın paydaşlarından Akbank aracılığıyla ve EBRD’nin katkısıyla, ŞOK Marketler’in deprem bölgesindeki tedarikçilerine finansman desteği sağlanacak.
Deprem bölgesindeki tedarikçilere finansman desteği
ŞOK Marketler’in deprem bölgesindeki tedarikçilerini kapsayan program bünyesinde, EBRD ve Akbank’ın da katkılarıyla, tedarikçilerin uygun maliyetli finansmana erişimlerinin kolaylaştırılması suretiyle nakit akışlarının geliştirilmesi hedeflenmektedir. Böylece tedarikçilerin mali yapıları güçlendirilirken bölgedeki kesintisiz üretim ve tedarik süreçleri de geliştirilecektir. Aynı zamanda bölgedeki istihdama da katkı sağlanacaktır.
Sürdürülebilir kalkınmaya ve nitelikli insan kaynağının artmasına katkı
Program tedarikçilerin yalnızca finansal ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor; aynı zamanda EBRD, katılımcı tedarikçilere Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ÇSY) performanslarını geliştirmelerine yönelik bir danışmanlık ve teşvik paketi de sunuyor. Avrupa Birliği’nin Pre-Accession Assistance (IPA) II fonu kapsamında desteklenen program, önceden belirlenen hedeflere ulaşılması koşuluyla tedarikçilere EBRD tarafından teşvik imkânı tanıyor. Fon programının öncelikli hedefleri arasında tedarikçilerin insan kaynakları yeterliliğinin artırılması ve deprem felaketi sonrası bölgeden ayrılan nitelikli iş gücünün tekrar bölgeye dönerek üretime katkı vermesi bulunuyor. Tedarikçilerin sürdürülebilirlik ilkelerini benimseyerek karbon ayak izlerini azaltmaları da yine programın kritik amaçları arasında yer alıyor.
ŞOK Marketler’den dayanışma ve sürdürülebilirlik vurgusu
ŞOK Marketler CEO’su Uğur Demirel törende yaptığı konuşmada ŞOK Marketler’in sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarını ve deprem bölgesindeki tedarik süreçlerinin kesintisiz sürmesine yaptığı katkıyı vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu: “Deprem bölgesindeki tedarikçilerimizin ihtiyaçlarına hızlı ve etkili bir şekilde yanıt verebilmek bizim önceliğimiz. Bu program, tedarikçilerimizin finansal yapılarını güçlendirmenin yanı sıra sürdürülebilir iş modelleri ile operasyonel verimliliğin gelişmesine ve bölgede istihdamın artmasına olanak sağlayacak. Aynı zamanda bu program ile, göç eden iş gücünü geri kazandırmaya yönelik faaliyetlerle bölgenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunulacak. Bu proje yalnızca tedarik zincirini güçlendirmekle kalmayacak, Türkiye’nin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasında da önemli bir adım oluşturacak. Bu program vesilesiyle deprem bölgesine katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz.