HABERMAX. Eğitimci, siyaset bilimci ve iş insanı Sabri Şenel, kaleme aldığı yazıda Türkiye’de gençlerin artan şekilde deizme yönelişini ele aldı. Şenel, bunun sebeplerinin gençlerin yanlış yönlendirilmesinde değil, sosyal, siyasal ve adaletsiz bir düzende aranması gerektiğini savundu.

Şenel, yazısında Türk milletinin tarihsel birikimine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Türk, başka insan ve milletlerle bir arada yaşamanın destanını yazmış; asla ırkçılık yapmamış, asimile etmemiştir. Buna ne Türk’ün binlerce yıllık töresi ne de devlet ve millet gelenekleri izin vermiştir. Türk milleti, İslam ile tanıştıktan sonra insanı yaşatma odaklı bir kültür ve medeniyet inşa etmiş, tarihe altın harflerle bir birlikte yaşama destanı yazmıştır.”
Gençlerin deizme yönelişini yanlış dini uygulamalar, adaletsizlikler ve toplumsal yozlaşmaya bağlayan Şenel, suçun gençlerde aranamayacağını söyledi:
“Yanlış uygulamalar ve yanlış referanslar, gençleri böyle bir tercihe zorlamıştır. Bu konuda kafa yorması gerekenler, başkalarını ya da gençleri suçlayarak işin içinden sıyrılma kurnazlığı –tilki kurnazlığıdır bu– yapmaktadır.”
Gençlerin bilgiye kolay ulaştığını ve yaşadıkları haksızlıklara tepki gösterdiğini belirten Şenel, sosyal adaletsizliğin deizme zemin hazırladığını söyledi:
“Mülakatta torpili olmayanın elendiği, açlığa ve çaresizliğe mahkûm edilen genci dini nutukla tatmin edemezsiniz. Bizim gençlik yıllarımız ateizmle mücadeleyle geçti. Ama yaş kemal dönemimiz, ideal ve sevdalarımız; deist yetiştiren sosyal, siyasal ve manevi iklime dönüşmemeliydi.”
Toplumda yaygınlaşan kayırmacılık ve ayrıcalıklı düzeni sert sözlerle eleştiren Şenel, şu soruyu yöneltti:
“Böyle bir imtiyazla garibanın, sahipsizin, dayısızın hakkını yiyerek iş-güç, imkân ve imtiyaz sahibi olanın kazancı helal midir? İşte bu soru cevabını bekliyor.”
Şenel, yazısını dini değerlerin şekilciliğe indirgenmesine eleştiri getirerek tamamladı:
“Dini; tesettüre, namaza, umre veya hacca ya da şekle indirip adaleti, ahlakı göz ardı eden din anlayışı, Hz. Muhammed’in tebliğ ettiği din anlayışı değildir. Zulüm ile asla ayakta kalınmaz. Adaletle kalınıp uzun ömürlü olunur.”
Sabri Şenel’in yazısı, gençlerin deizm tercihlerinin ardındaki sosyolojik, siyasal ve dini sebepleri tartışmaya açarken, sorumluluğun gençlerde değil, düzenin adaletsizliklerinde aranması gerektiğini vurguluyor.
| Kategori | Oran (% yaklaşık) |
|---|---|
| 15–20 yaş arası inançsızlar | 28.5 |
| 18–24 yaş arası deistler | 11 |
| 18–24 yaş arası ateistler | 5 |
| Toplum genelinde deistler (OPTİMAR 2019) | 4.5 |
| Toplum genelinde inançsızlık (Marmara 2023) | 5.7 |
| Güncel toplum genelinde deistler (Kronos 2025) | 3.2 |
Bu veriler, Sabri Şenel’in gençlerdeki deizm artışı tartışmasına dair sosyal ve istatistiksel bir zemin sunuyor. Fark edilebileceği gibi, gençlerde “inançsızlık” ve “deist olma” eğilimleri daha yüksekken, genel toplumda bu oranlar hâlâ görece düşük seviyelerde.