Dolar 32,5400
Euro 34,8621
Altın 2.424,20
BİST 9.694,26
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Az Bulutlu
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cum 19°C
Cts 16°C
Paz 16°C
Pts 18°C

KONUK GAZETECİ YAZAR ETEM SEVİK YAZDI: İNSAN GÜCÜNÜ İYİ YÖNDE KULLANMALI

KONUK GAZETECİ YAZAR ETEM SEVİK YAZDI: İNSAN GÜCÜNÜ İYİ YÖNDE KULLANMALI
28 Mart 2023 10:49 | Son Güncellenme: 28 Mart 2023 11:01
160

HABERMAX.Değerli Okurlar; Bugünkü yazımda sizler için insanın güçlü olmayı istemesi ve güç sahibi olan insanın gerçekte kim olduğu ve olması gerektiği konularına değiniyorum.

Güç; İnsanda güç kavramı yapılan bir işin ne kadar zamanda tamamlandığını açıklar. Yani yapılması kolay olmayan ve başarılması zor işlerimiz için kullanırız güç kavramını. Mesela bir işin üstesinden gelmek çetin bir uğra gerektiriyorsa hemen “Bu iş çok güç, yapılması güç bir iş” deriz. Çünkü hayatta başarması büyük emek isteyen, ağır ve yorucu işleri hatta konular vardır. Nihayet “Bu güç işi başardık” deriz. Yada “Bu işin altından kalkmamız imkansız” dediklerimiz. Bir başka ifadeyle “güç”, bir işin yapılma çabukluğu ve hızıyla ilgili olmaktadır. Örneğin aynı işi bir kişi bir saatte, diğer kişi 10 dakikada yapabilir. Buradaki ince ayrıntı yapılan iş ve dolayısıyla harcanan emek aynı olsa da işi kısa sürede on dakikada yapanın daha ‘güçlü’ olmasıdır.
Stanford Hapishane Deneyi; Mahkûm veya gardiyan olmanın psikolojik etkileriyle ilgili bir inceleme. Deney Stanford Üniversitesi’nde psikolog olan Philip Zimbardo liderliğindeki bir grup araştırmacı tarafından 1971’de yapılmış.

Deney şu şekilde planlanmış; Yetmiş kişi arasından yirmi dört lisans öğrencisi gardiyan ya da mahkûm rollerini oynamak üzere seçilmişler ve seçilen öğrenciler Stanford psikoloji binasının bodrum katındaki sahte hapishaneye yerleştirilmişler.
Mahkûmlar ve gardiyanlar çok çabuk bir şekilde rollerine adapte olurlar. Deney lakin öngörülen sınırların dışına çıkar ve mahkûmlar ve gardiyanlar için tehlikeli ve psikolojik olarak zarar veren bir duruma gelir. Deneyde birçok mahkûm duygusal olarak travma geçir. Gardiyanların üçte biri ise, “gerçek” sadistik eğilim sergilemekten yargılanır. Mahkûmların ikisi daha deneyin başında çıkarılmak zorunda kalınır. Kendisi dahil herkesin rolüne iyice kaptırdığından emin olduktan sonra Zimbardo altıncı günün sonunda deneyi bitirme kararı alır.

Bu olay sonradan filmlere de konu olmuştur; İlk olarak 2001 Almanya yapımı Deney filmine daha sonra 2010 yapımı The experiment filmine ve son olarakta 2015 Amerika yapımı aynı adlı The Stanford Prison Experiment filmine konu olmuştur.

Peki gerçek güç nedir ve kim gerçekten hangi durumda güçlü olur: İnsanı elinde yetki varken yanlış bir davranışı bağışlayabilmesi yani merhamet göstermesidir. Öte taraftan iyi ile kötü olanı ve doğru ve yanlış olanı ayırabilme becerisidir. sahip olunan gücün Yani sahip olunan gücü dürüstlükten ve iyilikten yana gösterme erdemidir.

Paylaşın:
ETİKETLER:
Objektif, tarafsız, şeffaf, hakaret olmadıkça her görüşe saygılı olmaya çalışıyoruz, sağı solu olmadan bütün siyasi haberlerinizi yayınları...
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mesaj Gönder
Merhaba, yayınlanmasını istediğiniz mesajınızı bize iletin, yayınlayalım.