Dolar 42,5274
Euro 49,6098
Altın 5.782,09
BİST 10.918,51
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 15°C
Pts 12°C
Sal 12°C

Kemal Okuyan: “Bu düzenin Cumhuriyet’le derdi neyse, Mustafa Kemal’le de o”

Kemal Okuyan: “Bu düzenin Cumhuriyet’le derdi neyse, Mustafa Kemal’le de o”
11 Kasım 2025 10:38
375

HABERMAX. soL TV’de yayınlanan Komünist Bakış programında bu hafta gündem, Mustafa Kemal Atatürk ve Ekim Devrimi oldu. Programın sunucusu Nevzat Evrim Önal, tartışmayı “Düzenin solu da sağı da 10 Kasım nedeniyle Mustafa Kemal’i tartışıyor ancak her iki taraf da sahiplenemiyor. Düzen neden artık Mustafa Kemal’i sahiplenemiyor?” sorusuyla açtı.

Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, partisinin açıklamasını hatırlatarak, “Bu düzenin aslında Cumhuriyetle derdi neyse, Mustafa Kemal’le de o” dedi.


“Ekim Devrimi olmasa Milli Mücadele olmazdı”

Cumhuriyet’in çok özel bir tarihsel konjonktürde gerçekleştiğini vurgulayan Okuyan, “Açılış sahnesi Ekim Devrimi’dir. Ekim Devrimi olmasa Milli Mücadele olmazdı. Bugünkü sistem içerisinde Cumhuriyetin bu devrimci dönemle olan ilişkisi başlı başına bir sorun. Buna Osmanlı özlemini ve sağın intikam alma duygusunu da ekleyebiliriz” ifadelerini kullandı.

Okuyan, Mustafa Kemal’in dönemini anlamanın ancak o dönemin uluslararası devrim süreciyle bağlantılı olarak mümkün olduğunu belirtti:

“Uluslararası bir devrim süreci var, bunun Anadolu’yla bağı var. Mustafa Kemal’i o dönem içinde değerlendirmek gerekiyor. Ama bunu yapamazlar, sorun da burada başlıyor.”


“Bugünkü sermaye düzeniyle hesaplaşmayanlar Mustafa Kemal’le hesaplaşır”

Önal’ın, “TKP’ye ‘Kemalist’ ya da ‘milliyetçi’ deniyor, farkınız ne?” sorusuna yanıt veren Okuyan, solun bu konudaki yaklaşımını şu sözlerle eleştirdi:

“Bugünkü sermaye düzeniyle hesaplaşmaya niyeti olmayanlar Mustafa Kemal’le hesaplaşmaya çalışırlar. Türkiye’deki sorunların kaynağında Cumhuriyetin kuruluşunun ya da Mustafa Kemal’in tercihlerinin olduğunu söylemek bilim dışıdır.”

Okuyan, “Solun büyük bir bölümü ülke dışına ittirildi, 12 Eylül’ün en önemli operasyonlarından biri buydu. Ülkeden uzaklaşırsanız tarihinden de uzaklaşırsınız. Biz bu coğrafyanın tarihinden kopamayız. Mustafa Kemal olmasaydı tarih başka türlü akardı” dedi.


“Tarihin tekerleklerini ileri döndürmek isteyen Mustafa Kemal’i karşısına alamaz”

TKP lideri, Mustafa Kemal’in toplumsal bellekteki önemine de dikkat çekti:

“Halk çok uzun süre çaresizliğe ittirildi, bir tutamak noktası aradı. Bu tutamak, toplumun çok geniş kesimi için Mustafa Kemal figürüdür.”

Solun Cumhuriyet ve Mustafa Kemal konusundaki çekingenliğini ise Kürt hareketinin etkisiyle ilişkilendirdi:

“Solun Mustafa Kemal ya da Cumhuriyet konusundaki titrekliği biraz da Kürt ulusal hareketinin yükselişiyle ilgili. Çünkü onlar Cumhuriyet’i karşıdevrim olarak görüyorlar.”


“Ekim Devrimi insanlığın ayağa kalkışıdır”

Ekim Devrimi ve Milli Mücadele arasındaki ilişkiye değinen Okuyan, iki hareketin farklı sınıfsal çizgilere sahip olmasına rağmen “birbirine kazık atmadığını” belirterek şunları söyledi:

“Ekim Devrimi sadece bir sosyalist devrim değildir; aynı zamanda Birinci Dünya Savaşı denilen barbarlık dönemine atılan ilk kurşundur, insanlığın ayağa kalkışıdır. Bizim mücadelemiz bu meydan okumanın uzantısıdır.”

Ekim Devrimi’nin yarattığı direniş ikliminin Kurtuluş Savaşı’nın başlamasında belirleyici olduğunu vurgulayan Okuyan, Ankara ile Moskova arasındaki ilişkinin “pragmatik değil, devrimci bir ittifak” olduğunu söyledi.


“Sömürücü sınıf tahakkümü varsa gerçek bir Cumhuriyet olamaz”

Cumhuriyet’in bugünkü anlamına dair tartışmalarda anti-komünizmden ve sermaye sınıfının etkisinden kurtulmanın zorunlu olduğunu belirten Okuyan, şunları ifade etti:

“Cumhuriyet halk idaresi demektir. Komünistler cumhuriyete hep eşitlikten yaklaşmışlardır. Eğer sınıflar arası eşitsizlik, sömürücü sınıf tahakkümü varsa gerçek bir cumhuriyet olamaz.”

Okuyan, mevcut düzenin “mandacı” bir anlayışa sürüklendiğini belirterek,

“Eğer biraz Milli Mücadele’ye ve Mustafa Kemal’e saygıları varsa, bugün Türkiye siyasetinde mandacılığı savunmaktan vazgeçsinler”
dedi.

Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.