2010 yılında Deniz Baykal‘ın genel başkanlık görevinden istifa etmesinin ardından yapılan 33. Cumhuriyet Halk Partisi Olağan Kurultayı’nda 1,189 oy alarak genel başkan seçilmiştir. 2011 Türkiye genel seçimlerinde partisinin oyunu %5,11 oranında artırmıştır. CHP’nin de desteklediği Ekmeleddin İhsanoğlu‘nun 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybetmesinden sonra parti içinde kendisine karşı yöneltilen eleştiriler artmıştır. Aynı yıl yapılan 34. Cumhuriyet Halk Partisi Olağan Kurultayı‘nda tekrar genel başkan seçilmiştir.
Kemal Kılıçdaroğlu, Alevi kökenli bir ailede tapu memuru Kamer Bey ile ev hanımı Yemuş Hanım’ın yedi çocuğundan dördüncüsü olarak 17 Aralık 1948′de Tunceli’nin Nazımiye ilçesine bağlı Ballıca köyünde dünyaya geldi.[2] Kendisinden on dakika önce Adil adlı bir ikizi doğdu. Ailenin daha önce sahip olduğu ‘Karabulut’ soyadı, yaşadıkları köyde herkesin aynı soyadını taşıması nedeniyle, babası tarafından 1950’lerde ‘Kılıçdaroğlu’ olarak değiştirildi.[1] Kemal Kılıçdaroğlu ilk ve ortaöğrenimini Erciş, Tunceli, Genç, Elazığ gibi Anadolu’nun çeşitli yerlerinde tamamladı.
Elazığ Ticaret Lisesi′ni 1967′de birincilikle bitirdi.[3] Yükseköğrenimini yapmak için girdiği Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden (şimdiki adıyla Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden) 1971 yılında mezun oldu.[4]
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Nazimiyeli[5] olan ailesi Horasan‘dan göçerek Anadolu’ya yerleşen Tunceli aşiretlerinden Kureyşan aşiretine mensuptur.[6] Kemal Kılıçdaroğlu’nun soyunun, Oğuzlar’ın Bozok kolunun Beğdili boyundan olduğunu ve Ehl-i Beyt’e kadar uzanan Seyyid soyuna uzanıyor olabileceği[6][7] belirtilmiştir.
Lisans öğrenimini tamamladığı 1971 yılında girdiği hesap uzman yardımcılığı sınavının ardından Maliye Bakanlığı′nda göreve başladı. Daha sonra hesap uzmanı olan Kemal Kılıçdaroğlu, bir yıl Fransa′da kaldı. Hesap uzmanlığını 1983’e kadar sürdürdü ve aynı yıl Gelirler Genel Müdürlüğü’ne atandı. Burada önce daire başkanı olarak görev aldı, daha sonra aynı kurumun genel müdür yardımcılığını yaptı.[4]
1991 yılında Bağ-Kur′a atandı. Burada genel müdürlük yapan Kılıçdaroğlu,[2] 1992 yılında Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü′ne geçti. Daha sonra kısa bir süre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı′nda müsteşar yardımcısı olarak görev yaptı. 1994 yılında Ekonomik Trend dergisi tarafından “Yılın Bürokratı” seçildi. 1996 yılında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik tarafından görevden alındı. Mahkemeye giderek yürütmeyi durdurma kararı, temyiz üzerine de Danıştay Genel Kurulu’ndan yine yürütmeyi durdurma kararı çıkartmasına rağmen Temmuz 1997’ye kadar görevine başlatılmadı.[8] 1999′da kendi isteğiyle SSK Genel Müdürlüğü′nden emekli oldu.[4]
Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı çalışmalarında Kayıtdışı Ekonomi Özel İhtisas Komisyonu′na başkanlık eden Kılıçdaroğlu, Hacettepe Üniversitesi‘nde de bir süre ders verdi. Daha sonra Türkiye İş Bankası′nda yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı.[4]
SSK Genel Müdürlüğü′nden emekli olduktan sonra adı “DSP′nin yıldızları” arasında anılan Kılıçdaroğlu,[9] 1999 Türkiye genel seçimlerinde Genel Başkanlığını Bülent Ecevit‘in yaptığı Demokratik Sol Parti‘den (DSP) milletvekili adayı olacağı belirtildi ancak Ecevit tarafından aday gösterilmedi.[10][11][12]
Bir süre Vatandaşın Vergisini Koruma Derneği′nin genel başkanlık görevini üstlendi. Sadece iki partinin meclise girebildiği 2002 Türkiye genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul milletvekili olarak meclise girdi. 2007 Türkiye genel seçimlerinde tekrar CHP İstanbul milletvekili olarak meclise girdi.[2] Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Şaban Dişli‘yi, Silivri‘de bir arsanın imar durumunu değiştirme karşılığında 1 milyon dolarlık iş takibi ücreti talep etmekle[13] suçladı. Bu iddiasını daha sonra Başbakan Erdoğan‘a yönelik bir soru önergesiyle meclise taşıdı.[14] Dişli, iddialar karşısında partisindeki görevinden istifa etti.[15] Almanya‘nın Frankfurt kentinde görülen Deniz Feneri e.V Davasının Türkiye ayağına ilişkin bazı belgeler açıkladı.[16][17]
Kılıçdaroğlu, 22 Eylül 2008 tarihinde düzenlediği bir basın toplantısında, “Baron” olarak adlandırdığı[18] Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat hakkında çeşitli iddialar ortaya attı. Fırat’ın en büyük ortağı olduğu Menas adlı şirketin ürünlerini yurt dışına götüren TIR’da 89 kilogram eroin yakalandığını ve Menas’ın hayali ihracat yaptığını iddia eden Kılıçdaroğlu, bu kez de 25 Eylül günü gazeteci Uğur Dündar tarafından yönetilen tartışmada Dengir Mir Mehmet Fırat ile bir araya geldi.[19] Tartışma, televizyondan canlı olarak yayınlandı. Fırat, sağlık durumunu gerekçe göstererek 8 Kasım 2008 tarihinde istifa etti.[20]
CHP İstanbul milletvekili ve Grup Başkanvekili olan Kemal Kılıçdaroğlu, 2009 Türkiye yerel seçimlerine partisinin İstanbul Büyükşehir belediye başkan adayı olarak katıldı. Seçimi 2004 Türkiye yerel seçimlerinden beri İstanbul Belediye Başkanlığı görevini üstlenen AK Parti adayı Kadir Topbaş %44,7 oy alarak kazandı. Kılıçdaroğlu elde ettiği %36.80’lik oy yüzdesiyle[21], partisinin İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı için aldığı oy oranını 2004 yerel seçimlerinde % 25’in üstünde bir oranda artırdı. Kılıçdaroğlu için özgün müzik sanatçısı Onur Akın bir şarkı da hazırlamıştır.
Aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi grup başkanvekili iken CHP Genel Başkanı Deniz Baykal‘ın 10 Mayıs 2010 tarihindeki istifasının ardından yaptığı açıklamada parti olağan kurultayında aday olmayacağını belirtse de[22] daha sonra 17 Mayıs 2010 tarihinde CHP Grup Başkanvekilliği’nden istifa ederek kurultayda aday olacağını açıklamıştır.[23]
22 Mayıs 2010 tarihinde yapılan 33. Olağan CHP Kurultayı’nda, 1249 delegeden 1200’ünün imzasını alarak[24] ve tek aday olarak girdiği kurultayda geçerli 1189 oyun tamamını alarak CHP’nin 7. genel başkanı olmuştur.[25]
CHP’nin de desteklediği Ekmeleddin İhsanoğlu‘nun 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybetmesinden sonra parti içinde kendisine karşı yöneltilen eleştiriler arttı. Kılıçdaroğlu bunun üzerine tüzükteki yetkisini kullanarak, olağanüstü kurultay için çağrı yaptı. 5-6 Eylül 2014 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilen CHP 18. Olağanüstü Kurultayı’nda, kendisine rakip olan eski grup başkan vekili ve Yalova milletvekili Muharrem İnce‘yle yarıştı. Kılıçdaroğlu 740 oyla tekrar genel başkan seçilirken, İnce 415 oy aldı.[26]
Genel Başkanlığını yaptığı CHP Haziran 2015 Türkiye genel seçimleri için kullandığı seçim kampanyası sloganı”Anadolu’nun Kemal’i” oldu.[27] Seçim vaatleri arasında asgari ücretin 1500 TL olması ve emeklilere dini bayramlarda birer maaş ikramiye verilmesi yer aldı.[28] 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan seçimde partisi %24.95 oy oranıyla tekrar ikinci sırada kaldı. Seçim sonuçlarına ilişkin açıklaması “Seçimin kazananı ‘Demokrasi’, mağlubu ise Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan” şeklinde oldu.[29] “İstifa edecek misiniz?” sorusuna “Oy sonuçlarından memnunum istifa etmeyeceğim” cevabını verdi.[30]
Genel Başkanlığını yaptığı CHP Kasım 2015 Türkiye genel seçimleri için kullandığı seçim kampanyasının sloganı “Milletçe alkışlıyoruz” ve “Önce Türkiye” şeklinde oldu. Kılıçdaroğlu’nun şair Cahit Sıtkı Tarancı‘nın “Memleket isterim” şiirini okuduğu reklam filmi televizyon kanallarında yayınlanmaya başlandı.[31][32] 1 Kasım seçimleri için revize ettiği bildirgesine ekonomik temelli bir dizi yeni vaat ekledi.[33] CHP bu seçimde %25,32 oy oranıyla yine ikinci sırada kaldı.[34] Seçim sonrasında istifa sorusuna şu şekilde yanıt verdi:
“CHP’yi diğer partilere benzetmeyin. Demokrasiyi bu ülkeye getiren partiyiz. Kurallar neyi gerektirirse, o kurallar aynen çalışır. Oyumuz arttı, milletvekillerimiz arttı ama kendimizi başarılı görmüyoruz. Bizden çok ilgili partilerin kendi alanına girer oy düşüşleri. Önümüzdeki süreçte oy alanımızı göreceğiz.”[35]
Kılıçdaroğlu, çeşitli isimlerin ve grupların katılımıyla büyüyen ve Ankara‘dan İstanbul‘a kadar “adalet” talebiyle gerçekleşen sivil yürüyüş olan “Adalet Yürüyüşü“nü 15 Haziran 2017–9 Temmuz 2017 tarihleri arasında gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu yürüyüş kararını, 14 Haziran 2017’de Millî İstihbarat Teşkilatı‘na ait TIR’ların görüntülerini Cumhuriyet gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar‘a verdiği suçlamasıyla yargılanan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu‘nun yirmi beş yıl hapis cezası alması ve tutuklanmasına kararı verilmesi sonrasında aldı. Yürüyüşün nedenleri arasında 15-16 Temmuz 2016 tarihleri arasında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kendilerini Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlayan bir grup asker tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminden sonra çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin uzun süreli olması, bu yetkinin FETÖ ile mücadelenin önüne geçilip bütün muhalif kesimlerle mücadeleye dönüşmesi, milletvekillerin tutuklanması, üniversite hocalarının (barış bildirisine imza atanlar dahil) meslekten atılması da gösterildi. Yürüyüş, 15 Haziran 2017’de Ankara’da Güvenpark‘ta başladı ve 9 Temmuz 2017’de Maltepe‘de sonlandı. 420 kilometrelik yolu 25 günde yürüyen Kılıçdaroğlu, yürüyüşün sonunda Maltepe’de bir miting de düzenledi. Yürüyüş; cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iktidar partisi Adalet ve Kalkınma Partisi ve muhalefet partisi Milliyetçi Hareket Partisi tarafından eleştirilirken bir diğer muhalefet partisi Halkların Demokratik Partisi, yürüyüşe destek verdi. Yürüyüş boyunca yürüyüş rotasına gübre dökülmesi, yürüyenlere taşlı saldırıda bulunulması gibi çeşitli olaylar yaşandı. Adalet Yürüyüşü bittikten sonra yürüyüşle ilgili iki kitap yayımlandı. Ayrıca CHP tarafından “toplumun her kesiminden çok önemli çağrılar geldiği” söylenerek 26-30 Ağustos 2017 tarihleri arasında Çanakkale’de “Adalet Kurultayı” düzenlendi.