HABERMAX. Ankara – 20 Eylül 2025– İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Halk TV’de moderatör Kürşad Oğuz’un sunduğu canlı yayın programında, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmaların siyasi motivasyonlu olduğunu sert bir dille eleştirdi. Dervişoğlu, İmamoğlu’nun yargı süreçlerinin “siyaset gölgesi” altında yürütüldüğünü belirterek, bu durumun önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleriyle doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı. Program, Türkiye’deki yargı bağımsızlığı tartışmalarını bir kez daha alevlendirdi.

Programın Arka Planı ve Dervişoğlu’nun Ziyareti
Halk TV’deki yayın, Dervişoğlu’nun son dönemde İmamoğlu’nu Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde ziyaret etmesinin hemen ardından gerçekleşti. İYİ Parti lideri, daha önce Nisan ayında da İmamoğlu’nu ziyaret etmiş ve bu görüşmelerde adalet sistemine yönelik eleştirilerini dile getirmişti. Dünkü programda ise odak noktası, İmamoğlu’nun “ahmak davası” olarak bilinen davada aldığı 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasağın İstinaf Mahkemesi tarafından onanmasıydı. Bu karar, İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığını fiilen engelleyen bir adım olarak muhalefet cephesinde büyük tepki çekmişti.
Dervişoğlu, yayın sırasında “Sayın Ekrem İmamoğlu ile ilgili yapılan bütün soruşturmalar, kovuşturmalar ve yargılamaların üzerinde bir siyaset gölgesi olduğu kanaatini taşıyorum. Bunun da sebebinin, önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakalı olduğunu düşünüyorum ve her fırsatta da bunu söylüyorum” ifadelerini kullandı. Bu sözler, İmamoğlu’nun Mart 2025’te başlayan ve dalga dalga devam eden soruşturma sürecine işaret ediyordu. Hatırlanacağı üzere, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı operasyonlarda İmamoğlu dahil 100’den fazla kişi gözaltına alınmış, aralarında gazeteci İsmail Saymaz ve sanatçı Ercan Saatçi gibi isimler de bulunmuştu.
İmamoğlu’nun Yargı Süreci: Bir Zaman Çizelgesi
Ekrem İmamoğlu’nun başına musallat olan soruşturmalar, 2024 sonlarından itibaren hız kazanmıştı. İşte ana hatlarıyla sürecin kronolojisi:
– **Kasım 2024:** İBB’ye “usülsüz harcama” iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) ve Beykoz Belediyesi de benzer incelemelere tabi tutuldu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bu adımları “talimatla suç icat etmek” olarak nitelendirdi.
Mart 2025:Üç ayrı soruşturma kapsamında 106 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. İmamoğlu, “Büyük bir zorbalıkla karşı karşıyayız ama yılmayacağız” diyerek tepkisini dile getirdi. Gözaltı sonrası İmamoğlu tutuklandı ve İBB başkanlığı görevinden uzaklaştırıldı.
Nisan-Haziran 2025: Soruşturmalar “terörle ilişkilendirme” ve “diploma iptali” gibi iddialarla genişledi. Müsavat Dervişoğlu, bu dönemde İmamoğlu’nu ziyaret ederek, “Tutukluluğun tek sebebi cumhurbaşkanı adayı olmasıdır” dedi. Hükümet cephesinden ise Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, soruşturmaları “tarafsız yargı” olarak savundu; Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise muhalefetin iddialarını “akla ziyan iftiralar” olarak reddetti.
Temmuz-Ağustos 2025: İmamoğlu, Silivri’den yazdığı mektuplarda Devlet Bahçeli’yi işaret ederek, “Anladığını biliyorum” ifadesini kullandı. Soruşturmaların “şantaj aracı” olarak kullanıldığını savundu. Dervişoğlu da bu dönemde, hükümetin CHP’li belediyelere “siyasi operasyon” düzenlediğini ve İmamoğlu’nun yerine alternatif aday senaryoları üzerinde çalıştığını iddia etti.
19 Eylül 2025: “Ahmak davası”ndaki ceza İstinaf’ta onandı. Bu karar, İmamoğlu’nun siyasi hayatını doğrudan etkiledi.
Dervişoğlu, programda bu süreci “adaletsizliğin zamana yayılarak şantaj amacıyla kullanılması” olarak tanımladı ve “Adaletsizliğe uğradıysa, Müsavat Dervişoğlu ismiyle mücadele etmek benim namus borcumdur” diyerek kişisel duruşunu ortaya koydu.
Yargı Bağımsızlığına ABD Karşılaştırması: “Trump Bile Müdahale Etmiyor”
Dervişoğlu’nun eleştirileri, yargı bağımsızlığı tartışmasını uluslararası boyuta taşıdı. İYİ Parti lideri, “ABD’de bile başkanlar yargıya müdahale etmiyor. Trump gibi tartışmalı bir figür bile bunu yapmadı” diyerek, Türkiye’deki durumu eleştirdi. “Devletler adaletsizlikten yıkılır” sözleriyle de yargıya olan güvenin erozyonuna dikkat çekti. Bu yorumlar, program sonrası sosyal medyada geniş yankı buldu ve #İmamoğluAdaletİstiyoruz etiketiyle binlerce paylaşım yapıldı.
Muhalefetin Geniş Tepkileri ve Hükümetin Savunması
Dervişoğlu’nun açıklamaları, muhalefet blokunda destek buldu. CHP eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’nu ziyaret ederek dayanışma mesajı verdi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ da Dervişoğlu’nun ziyaretlerinden birine katılarak benzer eleştirilerde bulundu. Öte yandan, hükümet kanadından sessiz bir duruş gözlemlenirken, önceki aylardaki gibi “siyasi ve ideolojik değerlendirmeler” eleştirisi tekrarlandı.
BBC Türkçe’nin analizine göre, İmamoğlu hakkındaki davalar arasında “terör bağlantısı”, “usulsüz harcama” ve “hakaret” (ahmak davası) gibi unsurlar var. Ancak delil yetersizliği iddiaları, uluslararası insan hakları örgütleri tarafından da dile getiriliyor.
Sonuç: Seçimlere Gölge Düşen Bir Süreç
Müsavat Dervişoğlu’nun Halk TV’deki çıkışı, 2028 cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi muhalefetin İmamoğlu etrafında kenetlenme sinyali olarak yorumlanıyor. İYİ Parti’nin İmamoğlu’nu destekleyip desteklemeyeceği sorusuna Dervişoğlu, “Adalet yoksa aday kim olursa olsun yanındayız” yanıtını verdi. Bu süreç, Türkiye’nin demokrasi ve yargı sınavını bir kez daha gündeme taşırken, muhalefet “namuslu denetim” çağrısı yaparak hükümeti göreve davet ediyor.