HABERMAX. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, hazırlanan iddianamenin içeriği ve yayımlanma biçimi üzerinden iktidar medyasına yönelik sert eleştirilerde bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçtiğimiz günlerde sosyal medya üzerinden paylaştığı açıklamalarda, üzerinde tartışma yaratan iddianame sürecine ilişkin ciddi eleştirilerini dile getirdi. İmamoğlu, “Girdiği hiç bir seçimi kaybetmeyerek sürekli AK Parti karşısında kazanan” ifadesiyle, siyasi arenada kazandığı zaferlerin ardından kendisine yöneltilen yasal sürecin usulsüzlüğünü vurguladı.
İmamoğlu’nun iddiasına göre, kendisi hakkında hazırlanan iddianamede yer alan “Başsavcı incindi” ifadesi, aslında ifadesi alınan savcı bey yerine, incinen başsavcının yardımcısının kaleme aldığı bir belgeye dayandırılmış. Bu durum, İmamoğlu tarafından “mahkemeye ve avukatlarıma gönderilmeden iktidar medyasına dağıtılan evrak paniklerinin resmi” olarak nitelendirildi. Söz konusu belgelerin yayınlanma biçimi ve içeriğinde yaşanan bu usulsüzlük, kamuoyunda adaletin siyasi baskılar altında kaldığı yönündeki endişeleri yeniden alevlendirdi.
Açıklamalarında, davaları “yakından” takip ettiğini ve içeriklerini detaylıca incelediğini belirten İmamoğlu, bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bilgili olduğunu ifade etti. İmamoğlu, Erdoğan’ın seçim ortamında “milletin önüne mertçe çıkmak yerine, masabaşı oyunlarıyla ayakta kalmayı” hedeflediğini iddia ederek, seçimlerin ve demokrasiye olan inancın zedelendiğini vurguladı. Başkan, “Milletimiz demokrasiye ve kendi seçme hakkına zerre itibar etmeyene artık itibar etmemektedir. Bunu da heybenize yazın” sözleriyle, kamuoyunun dikkatini sürecin siyasi boyutuna çekti.
Siyasi ve Hukuki Bağlam:
Ekrem İmamoğlu’nun bu sert eleştirileri, uzun süredir devam eden siyasi çekişmeler ve yasal süreçlerin içerdiği tartışmalar bağlamında yeni bir boyut kazandı. Başkan, seçimi kazanma başarısını öne çıkarırken, aynı zamanda yasal sürecin tarafsızlığının zedelendiğini ve belgelerin yayımlanma şeklinde usulsüzlükler olduğunu öne sürdü. İddianameye yönelik yapılan bu eleştiriler, özellikle iktidar medyasının ve yargı sürecinin siyasi baskı unsurlarıyla manipüle edildiği iddialarını beraberinde getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bu davaları “yakından” takip ettiğini belirten İmamoğlu, iktidarın seçmen üzerindeki etkisini azaltma çabalarının halk arasında karşılık bulmayacağını ima etti. Başkanın açıklamaları, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, demokratik değerlerin ve adil yargı sürecinin önemine vurgu yaptı.
İmamoğlu’nun açıklamaları, siyasi arenada adaletin tarafsız yürütülmesi gerekliliğini bir kez daha gündeme getirirken, mevcut yasal süreçlerin siyasi oyunlara sahne olmasının önüne geçilmesi çağrısını da beraberinde getiriyor. İdari ve siyasi arenada yaşanan bu tartışmalar, hem İstanbul’daki hem de ülke genelindeki demokrasi ve hukukun üstünlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Gelişmeler, ilerleyen günlerde hukuk camiası ve siyasi çevreler tarafından yakından takip edilecek.