FLORYA / İSTANBUL
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, koronavirüs salgınından olumsuz etkilenen sektörlerin temsilcileriyle hemen her gün bir araya geliyor. İmamoğlu’nun toplantı yaptığı ilk grup, İstanbul Minibüsçüler Odası oldu. Telekonferans yöntemiyle gerçekleştirilen toplantıya İmamoğlu ile birlikte CHP Milletvekili Gökan Zeybek, İBB Genel Sekreteri Yavuz Erkut, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, Zabıta Daire Başkanı Engin Ulusoy, Ulaşım Planlama Müdürü Utku Cihan, İstanbul Minibüsçüler Odası Başkanı Kazım Bilge ile oda yöneticileri Emin Alagöz ve Zübeyir Akay katıldı.
İMAMOĞLU: “BERABER KONUŞACAĞIZ; DERTLEŞECEĞİZ”
Yaşanan süreç nedeniyle minibüs esnafının zor günler geçirdiğini belirten Bilge, “3 yıldır yapılmayan zammı yaptığınız için size minnettarız. Virüsten dolayı sizlerin de çok sıkıntıda olduğunuzu biliyorum. Her araçtan 3 aile geçiniyor. Böyle bir süreçte sizlere bu sıkıntıları iletmem beni çok rahatsız ediyor” dedi. Bunun üzerine araya giren İmammoğlu, Bilge’ye, “Hiç rahatsızlık duymayın. Beraber konuşacağız. Dertleşeceğiz. Yapacağımız bir şey varsa, yapacağız. Yapamadığımız zaman dertleşmenin bile kıymeti büyüktür böyle zamanlarda. Bu araları omuz omuza aşma çabası içinde olacağız” karşılığını verdi.
DEMİR: “MİNİBÜSLERİ SİSTEME ENTEGRE ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Daha sonra sırasıyla Zeybek, Bilge, Erkut, Demir, Cihan, Bilge, Alagöz ve Akay söz alarak hem koronavirüs sürecinde hem de güncel anlamda yaşanan sektörel sorunlara dair görüş, öneri ve taleplerini dile getirdi.
İMAMOĞLU: “YENİ KURALLARI KONUŞACAĞIZ”
Toplantının değerlendirme konuşmasını yapan İmamoğlu, olağanüstü bir dönem yaşandığına vurgu yaptı. Son 12 günde 550 bin kişinin İBB’ye yardım talebinde bulunduğunu belirten İmamoğlu, özetle şunları söyledi:
“2 ay sonra hastalık bitecek, her şey güllük gülistanlık olacak değil. Gireceğimiz yeni dönem, her yönüyle eskisi gibi olmayacak. Yeni kuralları konuşacağız. Çocuklar, ulaşım… Bütün sistemleri dünya tartışıyor. Böyle bir döneme hazırlık adına, çok geniş düşünmeli, hep beraber istişare etmeli, ortak akılla kararlar almalıyız. Toplu taşımanın geleceği ne olacak? Yarınlarda, bu yaşadığımız korona gibi süreçlerin etkisiyle alınacak yeni kararlarla, fiziki düzenlemelerimiz nasıl olmalı? Bütün bunları tartışacağız. Konu artık, minibüsçü ya da halk otobüsçü konusu değil; konu artık, bütüncül bir toplum sağlığı ve ulaşım konusu. O bakımdan lütfen bu diyaloglara açık olun. Dünya değişecek. Dünya düzeni içerisinde beraber alacağımız kararla, İstanbul’u en özel en hak ettiği yere hep beraber oturtmamız lazım. Biz, maddi anlamda bazı kararlar alıyoruz ama aldığımız kararların, şu anki toplu taşıma sistemleri içinde kolaylıkları olan düzene dönük hızlıca kararlar alıyoruz. Bazı kararları da alamıyoruz. Biz, elimizden geldiğince, sizlerin de başkalarının da yarınlarda nasıl olacağınıza çalışıyoruz. Tabi bunun daha fazlasını tabii ki merkezi hükümetten bekliyoruz. Şu anda mali sistemi tümüyle yönetecek olan, onlar. Onlara da tavsiyelerimizi, önerilerimizi gün gün, an an, yazılı-sözlü iletiyoruz. Bu iş, bütüncül bir iş. Masadaki sorunlarınızı biliyorum. Makul zamanlarda buluşarak, çözüm üretme konusunda da tartışacağımız ortamlarımız olacak.”
İMAMOĞLU: “OHO’LARIN İBB İLE İŞ BİRLİĞİ STATÜSÜ VAR”
İmamoğlu, minibüsçülerin ardından İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu, Genel Müdür Zeynep Kılıç ve İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanvekili Veli Yurt’un katıldığı ikinci toplantıyı gerçekleştirdi. Meslektaşlarının ortak sorunlarını dile getiren Aksu, İBB’den ve merkezi hükümetten taleplerinin ayrı olduğunu vurguladı. Aksu, “Tek-çift plaka uygulamasına geçtik. Esnafımızın, yakıt ve gıda desteğine ihtiyacı var. Arkadaşlarımız, Özel Halk Otobüslerine verilen desteğin kendilerine de verilmesi taleplerini iletmemi istediler” ifadelerini kullandı. İmamoğlu, Aksu’nun bu sözlerine, “Şehir Hatları ve ÖHO’ların şu an İBB’de farklı bir iş birliği statüsü var. Sübvansiyon süreci var. Dolayısıyla, bizim oralarda karar kolaylıklarımız var. Onlarla yürüyen bir finansal düzeni de var. Böyle bir imkanımız, ne yazık ki taksilerde ve minibüslerde yok. Ama yok saymıyoruz. Araştırma içindeyiz” yanıtını verdi.
İMAMOĞLU’NDAN “TAKSİLERE DEZENFEKTAN TAKILMASI” TALİMATI
Aksu’nun ardından söz alan Kılıç ise, taksilere dezenfektan ve maske desteğinde bulunulmasını talep etti. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Demir ise kendilerine gelen yardım taleplerini toplayıp destek bölümüne ilettiklerini belirtti.
Demir’in ardından değerlendirme konuşmasını yapan İmamoğlu, “Şu an zaten sınırlı sayıda taksi çalışıyor diye biliyorum. En azından şu an sahada olan taksilere dönük, bir kısım maske ve dezenfektan konusunda katkı yapılabilir. Bu konuyu hızlandırmanın faydalı olur diye düşünüyorum. Bunu, Oda bir usulle dağıtabilir diye bir katkı sunabiliriz. Dezenfektan konusunda İSTAÇ bir aşamaya geldi, üretimi başlattı. Önümüzdeki birkaç haftanın, 4-5 haftanın böyle gideceği net. En azından bu dönemi böyle geçirmek konusunda bir ön hazırlık yapılabilir” dedi.
İMAMOĞLU: “VATANDAŞIN TEMEL GIDA İHTİYACINA KATKI SUNMAMIZ GEREKİYOR”
“Bugünün bir gerçeğinin altını çizelim tekrar” diyen İmamoğlu, “Bir gerçek de hepimizin sağlığı. İnsanların hayatını kaybettiği bir ortamı yaşıyoruz. Önce bu sağlık sorununu çözmemiz lazım. Sonra, vatandaşların yoksulluğunu çözmemiz gerekiyor. Temel gıda ihtiyaçlarına katkı sunmamız gerekiyor. Şu anda, 12 gün önce açtığımız kayıt sistemine başvuran kişi sayısı 550 bini aştı. Gerçekten büyük bir zorluk ve aynı zamanda sorumluluk. Bu 550 bin kişinin yanında, biz, 230 bin aileye de yardım yapıyoruz. 550 bin, yeni kayıt. İBB ve bütün belediyeler, çok büyük bir gelir kaybı içindeler. Dünyada bazı ülkelerde açıklanan mali düzenle ilgili paketlerde, yaklaşık 3’te 1 oranında yerel yönetimlere dönük açıklanıyor. Şu anda belediyelerin kasasına girecek, nakdi anlamda açıklama yapılmadı henüz. Bunu bekliyoruz. Buna rağmen, var olan imkanlarımızla insanlarımıza katkı sunmak, nefes aldırmak, bir ailenin evinde aç kalmaması konusunda politikalarımızı devam ettireceğiz. Bu politikalarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Normalin ötesinde bir süreç yaşıyoruz Türkiye’de siyasal anlamda. Bir de pandemi süreci var. Ama bizim kalbimiz sizinle. Adaleti, vicdanı önde tutan ve şehrin geleceğinin kazandığı bir sistem yaratma çabası içindeyiz. Sorunları; ortaklaşarak, konuşarak çözüme kavuşturacağız” ifadelerini kullandı.
SON TOPLANTI TEKNE SAHİPLERİYLE
İmamoğlu, günün son toplantısını Şehir Hatları ve özel tekne sahipleriyle gerçekleştirdi. Toplantıya İBB kurmayları, Şehir Hatları Genel Müdürü Sinem Dedetaş, DENTUR Avraysa Yönetim Kurulu Başkanı Recep Ali Kaymaz, TURYOL Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Can ile yönetim kurulu üyesi Kasım İnandı, Mavi Marmara Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sina Şen, Beyden Deniz Ulaşım Hizmetleri ve Turizm Müdürü Mehmet Türüt ve Prens Tur Kooperatifi Başkanı Hüseyin İmre katıldı.
CAN: “ŞİMDİ DEPREM, SONRA TSUNAMİ”
Toplantıda ilk sözü alan Can, ülkenin sağlık bakımından çok zorlu bir süreçten geçtiğini belirterek, “Bir başka sarsıntı da ekonominin kilitlenmesiyle yaşanmaktadır. Bütün olarak baktığımızda, içinde yaşadığımız sorunları, 7,5 şiddetinde bir deprem olarak adlandırıyor isek sağlık bakımından; sağlık sorunları çözüldükten sonra ülkeyi esas olarak bir tsunaminin beklediğini de göz ardı etmemek lazım. Çünkü, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” dedi.
DEDETAŞ: “İBB’NİN KASASINDAN ÇIKACAK PARAYI DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ”
Can’ın ardından konuşan Dedetaş ise şunları söyledi:
“Yüzde 94 oranında hepimizi etkileyen bir yolcu düşüşü var. Şehir Hatları ve İBB arasındaki hukuk farklı olduğu için, burada farklı tasarruflara gitmek zorunda kaldık açıkçası. Kiralık hatlardan, hiç yolcumuz olmadığı için, vazgeçmek zorunda kaldık. İBB’nin kasasından çıkan parayı, bir şekilde düşünmek zorundayız bu zor zamanlarda. Biraz da onun planlamasını yaptık. İnsanlara, ‘Evde kal’ derken, bunu yönetmeye çalışırken, bir taraftan da firmaların yolcu kaybetmeme anlayışını yöneteceğimiz bir tarife yaptık. O tarifede bile hala çok düşük düzeyde yolcu taşıyoruz. ‘Bütün hatları Şehir Hatları yapsın, firmalar minimize etsin kendilerini. Sübvansiyonu da o doğrultuda ayarlayalım’ diye toplantılar yaptık. Fakat o toplantı sonucu, birtakım kaygılarla netleşmedi. Tekrar orada firmalar kendi başlarına birtakım çalışmalar yapıyorlar. Bu, salgını kontrol etme noktasında biraz çarpık duruyor açıkçası.”
İMAMOĞLU: “İNŞALLAH BU ZORLUKLARI HEP BERABER AŞARIZ”
Son sözü alan İmamoğlu, “Bir farklılığı hepinizin bilmesi lazım” diyerek, “Şu ana kadar, Türkiye’nin en dinamik ve sahada en fazla vatandaşa dokunan kurumları olan tüm belediyelerle ilgili, henüz açıklanan bir mali paket yok. Dün de kanunlar vardı. ‘Kesinti olmayacak. Sigortalar ödenecek’ dendi, vesaire vesaire. Belediyelerin merkezi idareden gelen gelirleri, payları var. Onlar düşecek zaten. Bunun yanı sıra belediyelerin muhtelif gelirleri var. Şu anda bizim 1 aylık gelir kaybımız, 1 milyar 250 milyona çıktı. Bir başka örnek vereceğim: Dünyanın muhtelif belediyeleriyle görüşüyorum, Tokyo’dan Seul’e, Melbourne’den Los Angeles’a, Berlin’e, Paris’e, Milano’ya varıncaya kadar. Dünyanın birçok ülkesinin açıkladıkları paketin içinde, yerel yönetimlerle ilgili de ciddi bir paket var. Güney Kore’deki yüzde 35’e yakın. Dolayısıyla zorluklarımız var. Yine de bu dönem sorumluluklarımızı yerine getirmek zorundayız. İnşallah bu zorlukları hep beraber aşarız. Şu anda belli ki bu süreç, Haziran sonuna kadar sürer. Yılın kalan 6 ayı, hepimizin yaralarını sarma çabasıyla geçecek. 2021 yılının da kendimize gelme çabası içinde geçeceği söz konusu büyük oranda. Böyle bir zaman dilimi, büyük özverilerle, büyük fedakarlıklarla ortadan kalkacak. Sükunetle ve anlayışla süreçleri yönetelim. Belediyenin bütçesi, bu şehirde yaşayan 16 milyon insanın. Bizim, sadece hiçbir yerde eksik kalmamanın büyük çabası içinde olduğumuzu lütfen bilin. Bu duyguyla hareket ediyoruz” ifadelerini kullandı