HABERMAX. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, insanlığın vicdanını hedef alan savaş ve Merhamet politikalarına karşı yaptığı konuşmada dikkat çeken mesajlar verdi. Karal, “Her karanlık çağda hakikatin izinden yürüyenler ortaya çıktı. Her çağın kendi Firavun’unu, kendi Nemrut’unu doğurmuş; ama her çağda bir Musa, bir İbrahim’in zulmün ve ateşin karşısında durmayı bilmiştir” dedi. DEVA Partili Hasan Karal, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 215 Sıra Sayılı Bazı Kanunlarda düzenlemelerin yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine Yeni Yol Grubu adına söz aldı. Karal konuşmasında, savaşların sadece toprakları olmadığını, insanın ruhunu, aklını ve vicdanını da kayıtsız kaldığını söyledi.

“Zülüm varsa, ona karşı direnen bir irade de mutlaka vardır”
Savaşın kazananı olmayan, kaybı her zaman insan olan kanlı bir hesaplaşma olduğunu vurgulayan Karal, “Tarih bu hakikati bize ulaşılabilirdi. Babil’den Endülüs’e, Halep’ten Saraybosna’ya, Şatila’dan Gazze’ye kadar her çatışmanın bir şarjı, bir annenin çığlığı ve aklının gücüü saklıdır. Ama her çağda gerçekten izinden yürüyenler de hayatta. Zülüm varsa, ona karşı direnen bir çare de vardır. Her çağ kendi Firavun’unu, kendi Nemrut’unu doğurmuş; ama her çağda bir Musa, bir İbrahim ortaya çıkmış ve ateşin karşısında durmayı bilmiştir. şeklinde konuştu.
“Hakkı savunmak bizim için sadece bir siyasal durmak değil, insanlığın borcudur”
Milletvekili Karal, Anadolu’nun insan merkezli medeniyet anlayışına sahipti. Karal, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Anadolu’nun bize öğrettiği budur: Nice badirelerden geçmiş, üstün Sınavdan alnının akışıyla çıkmış; ama her defasında barışı, merhameti ve adaleti rehber edinmişizdir. Mevlana’nın hikmetiyle, Hacı Bektaş’ın irfanıyla, Yunus Emre’nin diliyle yoğrulmuş bir millet olarak; nice badirelerden geçmiş ama her zamanda barışı, merhameti ve adaleti seçmişizdir. Biz, ‘Kim dünyanın yerde bir cana kıyarsa bütün İnsanlığı öldürmüş gibidir’ satın aldığını kendine ilke edinen bir anlayışın mensuplarıyız. Susmanın vebal olduğu yerde sessiz eylemleriz. Hakkı savunmak bizim için sadece bir siyasal duruş değil, insanlığın durumudur.”