HABERMAX. Zeytinburnu’nda kentsel dönüşüm projesi kapsamında dört katlı bir bina yıkılınca, bitişiğindeki bina tamamen duvarsız ve korumasız kaldı. Yeni bir duvarın yapım sorumluluğu ise büyük bir hukuki muammaya dönüştü; ne belediye ne de yıkımı yapan müteahhit sorumluluğu üstleniyor.
İstanbul’un kentsel dönüşüm süreçlerinin yoğun olduğu Zeytinburnu ilçesinde yaşanan son olay, komşuluk hukuku ve inşaat mevzuatı arasındaki gri alanı gözler önüne serdi. Dört katlı eski bir yapının yıkılmasıyla ortaya çıkan manzara, görenleri şaşırttı.
Yıkımı tamamlanan binanın yerinde boş bir arsa kalırken, yan parseldeki bina ise tamamen açığa çıktı. Bir anda binanın yatak odası, mutfak ve salon gibi bölümlerinin dış cephesi duvarsız ve sokağa bakar hale geldi.
“Duvarsız Bina” Krizi
Binanın iç yaşam alanlarının dahi açığa çıkması, hem güvenlik hem de mahremiyet açısından büyük bir sorun yarattı. Ancak asıl kriz, bu yeni duvarın kim tarafından yapılacağı konusunda çıktı.
Yıkımı Yapan Taraf: Yıkımı gerçekleştiren müteahhit veya malikler, kendi binalarını yıktıklarını, komşu binanın duvarını inşa etmekle yükümlü olmadıklarını iddia ediyor.
Komşu Bina Malikleri: Duvarsız kalan binanın sahipleri ise, zararın kentsel dönüşüm faaliyeti sırasında oluştuğunu ve kendilerine düşen bir sorumluluk olmadığını savunuyor.
Zeytinburnu Belediyesi, genellikle bu tür durumların “komşuluk hukuku” çerçevesinde çözülmesi gerektiğini belirterek doğrudan müdahaleden kaçınıyor.