AHA.Sözcü Gazetesi yazarı Emin Çölaşan İstanbul ve Ankara’nın yeni belediye başkanları İmamoğlu ve Yavaş’a tavsiyelerde bulundu.
Emin Çölaşan’ın “İki yeni belediye” başlıklı köşe yazısı şöyle:
“Sevgili okurlarım, 31 Mart seçimlerinde çok sayıda belediye el değiştirdi… Ve çok önemli bazı belediyeler CHP’nin eline geçti.
Büyük kentlerimizde hemen akla gelenler İstanbul, Ankara, Antalya, Adana ve Mersin…
Bunlardan özellikle İstanbul ve Ankara’yı iyi izlemek gerekiyor.
Daha önce de burada söylemiştim, özellikle İstanbul, AKP için gerçek bir hazine, çok önemli bir para kasası idi.
Bu Büyükşehir belediyesinin elinde sonsuz bir para gücü vardı ve çok sayıda yandaş kişi ve kuruluş, dinci vakıflar dahil buradan beslenirdi.
Başka bir deyişle, İstanbul halkının ve dolayısıyla Türk Milletinin malı olan kaynaklar bu yolla peşkeş çekilirdi.
Kolay değil, İstanbul ve Ankara uzun yıllardan bu yana AKP kafasının elindeydi. Bunların denetimi yoktu, paralar har vurup harman savrulurdu.
O yüzden AKP bu yenilgileri hazmedemedi…
İstanbul’daki anlamsız itirazlar işte bu nedenle yapıldı.
Ankara’yı hazmetmeleri de mümkün olmadı ama orada fark açıktı. Kıl payı değil, yüzde 50‘nin üzerinde bir oranla kazanılmıştı. O yüzden itiraz edemediler.
★★★
Şimdi artık İstanbul ve Ankara’da iki yeni “İşletme” oluştu.
İki yeni patron bu yeni işletmelerin başında. İmamoğlu ve Yavaş…
Seçim öncesinde partileriyle birlikte gerçekten iyi çalıştılar ve milyonlarca insanımızın umutla beklediği bu zaferi kazanmayı başardılar.
Efendiliklerini asla bozmadılar. Sağa sola hakaretler yağdırmadan, kimseyi aşağılamadan, incitmeden başardılar.
Şimdi çok sayıda kişinin kafasında bir soru işareti var:
AKP’nin itirazları devam ettiğine göre, YSK acaba İstanbul seçimini iptal eder mi?
Bu mümkün değil, edemez.
Seçimin iptali demek, İmamoğlu’nu görevden almaktır.
Toplum bu olaya çok büyük tepki gösterir, insanlar sokağa dökülür…
Ve dahasını söyleyeyim, Türkiye yine gerilir, yeni bir seçim yapıldığı takdirde İmamoğlu çok daha büyük bir farkla işi alır götürür.
Bunu herkesin böyle bilmesi gerek…
Zira yeni patron Ekrem Bey işe çok iyi başladı, tutarlı kararlar verdi ve sanırım o kararları en kısa zamanda uygulamaya koyacaktır.
Bütün dileğimiz İstanbul’daki yağmayı, talanı, peşkeş ve yolsuzlukları bir an önce durdurmasıdır.
Aynı dilek Ankara’da Mansur Bey için de geçerlidir…
Ve başaracaklarına inanıyorum.
★★★
Şimdi burada iki pırıl pırıl Türk kadınından da kısaca söz etmek istiyorum.
İlki İstanbul’da CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu.
Seçim öncesinden başlayarak muhteşem bir örgütlenme yaptı ve partisinin varlığını her alanda hissettirdi.
Bir CHP il başkanının neler yapabileceğini dosta düşmana gösterdi.
★★★
İkincisi, Mimarlar Odası Ankara şubesi başkanı Tezcan Karakuş Candan…
Kendisiyle bugüne kadar hiç tanışmadım ama ismini çok iyi biliyorum.
Ankara Büyükşehir’de olup biten nice yolsuzlukları, yağma, peşkeş ve usulsüzlükleri kendi kişisel çabasıyla, yıllar boyunca belgelerle ortaya koydu.
Mevzuat hazretlerinden anlamam ama, ben Mansur Bey’in yerinde olsam, eğer mümkünse Tezcan Hanım’a Büyükşehir’de sorumlu görevler veririm.
★★★
Bizim toplumun en çirkin özelliklerinden biri, egemenlerin ve güçlülerin önünde eğilip bükülmektir.
Yağcılık ve yalakalık yapmaktır.
Şimdi yeni başkanlar karşılarında böylelerini hem de çok fazla görecekler.
Dün kara dediğine bugün ak demeye başlayanlar onların çevresini kuşatacak.
Karşılarında bir sürü taklalar atılacak, şirinlik gösterileri yapılacak, hatta tehditler savrulacak.
★★★
Ekrem Bey ve Mansur Bey’e burada haddim olmayarak bazı naçizane tavsiyelerde bulunmak isterim.
– Bu gibi tipleri yanınıza yaklaştırmayın, sözlerine itibar etmeyin.
– Sağlam kadrolar kurun. Yağmaya, hırsızlık ve yolsuzluğa engel olacak, geçmişi temiz, belediyecilikten anlayan insanlarla birlikte çalışın, Başakşehir ve Osmanlıspor dahil her alanda hortumu kesin.
– Karşınıza her türlü engeller çıkarılacak, dedikodular üretilecek. Mücadele etmeye hazır olun.
İyi geldiniz, güzel ve gerçekçi sözler verdiniz, hep böyle devam edin.
★★★
Ekrem Bey yarın İstanbul Maltepe’de “Şenlik” düzenleyecek.
Ama bu bir “Siyasi miting” olacak…
Ve sizden destek bekleyecek.
İstanbul’da olsaydım mutlaka orada kalabalığın arasında bulunurdum ama Ankara’da yaşıyorum…
Şunu unutmayalım, gerek İstanbul ve gerekse Ankara Büyükşehir’de yeni bir dönem başladı.
Temiz, yolsuzluklardan ve hortumculuktan arınmış bir dönem.
Onlara destek vermek hepimizin görevi