Dolar 42,5274
Euro 49,6098
Altın 5.782,09
BİST 10.918,51
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 15°C
Pts 12°C
Sal 12°C

DEVA Partisi’nden Arı Ölümleri İçin Meclis Hamlesi: “Gıda Zinciri Çöküyor” Uyarısı

DEVA Partisi’nden Arı Ölümleri İçin Meclis Hamlesi: “Gıda Zinciri Çöküyor” Uyarısı
5 Ağustos 2025 12:26 | Son Güncellenme: 6 Ağustos 2025 23:39
356

HABERMAX. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, Karadeniz başta olmak üzere Türkiye’nin birçok bölgesinde yaşanan kitlesel arı ölümlerini Meclis gündemine taşıdı. Önerge veren Karal, “Özellikle Karadeniz Bölgesi’nde arı kolonilerinin kış sonrası yüzde 50’den fazlasının yok olduğuna ilişkin saha gözlemleri ve akademik raporlar, Bakanlığınızın elindeki verilerle örtüşmekte midir? Bu çerçevede, Bakanlığınız tarafından yürütülen inceleme, izleme veya müdahale çalışmaları nelerdir?” diye sordu.

DEVA Partili Hasan Karal, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına bir soru önergesi verdi. Tarımın görünmeyen ama vazgeçilmez aktörlerinden biri olan arıların, iklim krizinin ve kontrolsüz pestisit kullanımının kurbanı olduğunu belirten Karal, Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslı Özkırım’ın açıklamalarına işaret ederek, Karadeniz Bölgesi’nde kış sonrası arı kolonilerinin yüzde 50’den fazlasının yok olduğuna dair iddiaları gündeme getirdi.

 “Arıların yok oluşu sadece bal kaybı değil, gıda zincirinin çöküşüdür”

Bu durumun yalnızca bir sektör sorunu değil, gıda arz güvenliği, kırsal kalkınma ve ekosistem dengesi açısından bir “alarm” olarak nitelendiren Milletvekili Karal, Karadeniz’in yanı sıra Trakya, Kırklareli ve Akdeniz bölgelerinde de benzer kayıpların yaşandığını, bazı bölgelerde koloni kayıplarının yüzde 50’ye ulaştığını vurguladı. Arıların yalnızca bal üretimi için değil; meyve, sebze, yem bitkileri ve baharat dahil olmak üzere çok sayıda ürünün tozlaşmasında rol oynadığına dikkat çeken Karal, “Arıcılık, iklim değişikliğiyle mücadelede stratejik bir sektördür. Arıların yok oluşu sadece bal kaybı değil, gıda zincirinin çöküşüdür. Bu nedenle arıcılığa özel tedbirleri içeren bir yol haritası artık ertelenemez” diye konuştu.

 “Bakanlık sessiz kalmamalı”

Karal, Birleşmiş Milletler verilerine göre küresel tarımsal üretimin yüzde 75’inin tozlayıcı canlılara bağlı olduğunu, Türkiye’nin de 8 milyon kovanla dünyada ilk üçte yer aldığının altını çizdi. Arıların yok olmasının tarımsal üretimde de ciddi risk oluşturacağını ifade eden Karal, şöyle konuştu: “Üreticiler bu süreci ‘göz göre göre gelen çöküş’ diye tanımlıyor. Bu sessiz felaket karşısında Bakanlık sessiz kalmamalı. Arı ölümlerine ilişkin veri, denetim, destekleme ve önleme politikalarının açıklığa kavuşturulması, arıcılık sektörünün iklim krizine karşı nasıl korunacağına dair kamuoyu bilgilendirilmelidir.”

 Karal, yaşanan arı ölümleriyle ilgili Bakan Yumaklı’ya şu soruları yöneltti:

“1) Prof. Dr. Aslı Özkırım’ın Karadeniz Bölgesi’nde arı kolonilerinin %50’den fazlasının kış sonrası yok olduğu yönündeki açıklamaları Bakanlığınızca doğrulanmakta mıdır? Elinizde bu durumu destekleyen bilimsel veya saha verileri var mıdır?

2) 2025 yılı itibarıyla arı ölümleri en yoğun hangi illerde görülmüştür? Bu kayıpların aylık ve yıllık dağılımına ilişkin Bakanlığınızda güncel veri mevcut mudur?

3) Ani mevsim değişiklikleri, don ve dolu gibi ekstrem hava olaylarının arı ölümleri üzerindeki etkisini analiz eden bir tarımsal meteoroloji entegrasyon çalışması yapılmış mıdır?

4) İklim kaynaklı etkilerin yanı sıra pestisit kullanımı ve tarım ilaçlarının arı sağlığı üzerindeki etkilerini izleyen bir ulusal ekosistem izleme sistemi mevcut mudur? Varsa hangi kurumlarca yürütülmekte, ne tür veriler toplanmaktadır?

5) Arı ölümleriyle mücadelede Bakanlığınız tarafından yürütülen veya planlanan erken uyarı sistemi, mevsimsel risk haritalaması, bölgesel takip takvimi gibi bir yapı var mıdır?

6) Arıcılara ve tarım sektörü çalışanlarına yönelik eğitim, bilgilendirme ve danışmanlık programları uygulanmakta mıdır? Bu programlar hangi illeri kapsamakta, hangi kurumlarla iş birliği yapılmaktadır?

7) Arı kolonilerinin iklim stresine dayanıklılığını artırmaya yönelik olarak yerli arı ırklarının korunması ve geliştirilmesi için genetik ıslah projeleri yürütülmekte midir?

8) Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği ve üniversitelerle (örneğin Hacettepe, Namık Kemal) ortak yürütülen izleme projeleri nelerdir? Bu projelerde kullanılan örnekleme sayısı, coğrafi dağılım ve değerlendirme metodolojisi nedir?

9) 2025 yılında mevsimsel arı ölümleri nedeniyle bal üretiminde öngörülen kayıp miktarı nedir? Bu kaybın iç piyasada gıda fiyatlarına, üretici gelirine ve arz güvenliğine etkisi analiz edilmiş midir?

10) İklim değişikliğiyle mücadele stratejileri ve tarımsal destek mekanizmaları içerisinde arıcılığa yönelik özel tedbirler planlanmakta mıdır? Bakanlığınız bünyesinde bu kapsamda hazırlanmış bir stratejik yol haritası bulunmakta mıdır?”

Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.