Dolar 39,2169
Euro 45,2700
Altın 4.345,98
BİST 9.311,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 25°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
25°C
Parçalı Bulutlu
Pts 27°C
Sal 29°C
Çar 29°C
Per 30°C

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan TÜSİAD’a Sert Eleştiriler

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan TÜSİAD’a Sert Eleştiriler
23 Şubat 2025 17:02 | Son Güncellenme: 23 Şubat 2025 18:13
261

HABERMAX. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği’ne (TÜSİAD) yönelik sert eleştirilerde bulundu. Erdoğan, TÜSİAD’ın siyasi bir aktör gibi hareket ettiğini belirterek, hükümeti hedef alan açıklamalarına tepki gösterdi.

“Kaos Baronlarına Geçit Vermeyeceğiz”

8. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜSİAD’ın ekonomi ve siyaset üzerindeki etkisini eleştirerek, geçmişte finansal ve medya gücünü kullanarak hükümetler üzerinde baskı kurmaya çalıştığını öne sürdü. Erdoğan, “Kaos baronlarına diyoruz ki bu devlet ve millet sizin rüyalarınızı kâbusa dönüştürme iradesine, gücüne, kudretine sahiptir.” ifadelerini kullandı.

Ayrıca, iş dünyasının hükümetin sağladığı istikrardan faydalandığını ancak bir kesimin “kirli muhalefet anlayışını” yeniden devreye sokmaya çalıştığını iddia etti.

TÜSİAD’ın Açıklamaları ve Erdoğan’ın Tepkisi

TÜSİAD yönetim kurulu üyesi Ömer Aras’ın, hükümetin ekonomik politikalarını ve muhalefete yönelik baskılarını eleştirmesinin ardından Erdoğan, bu çıkışları “kayıt dışı siyaset” olarak nitelendirdi. “Siyaset yapmak istiyorsanız işte er meydanı… Ama kayıt dışı siyaset yapma dönemi artık kapanmıştır.” diyen Erdoğan, TÜSİAD’ın Türkiye’de eski alışkanlıklarına dönmek isteyen bir yapı olarak hareket ettiğini öne sürdü.

Ömer Aras’ın açıklamalarının ardından hakkında soruşturma başlatıldığı iddia edilirken, TÜSİAD cephesinden gelen yanıt ise derneğin Türkiye’nin ulusal çıkarları için çalıştığı yönünde oldu. TÜSİAD, üyelerinin Türkiye’nin dış ticaretinin %85’ini ve kurumlar vergisi gelirlerinin %80’ini oluşturduğunu belirterek, ekonomiye olan katkılarını hatırlattı.

“Devletin Hazinesinden Kaybettiklerini Geri Almaya Çalışıyorlar”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜSİAD’ın hükümete yönelik eleştirilerini, devletin kaynaklarını tekrar ele geçirme çabası olarak yorumladı. “Geçmişte manşetler ve ellerindeki finans-kapital üzerinden siyasetçileri tehdit eden bu ekibin tek derdi, kayıplarını devlet hazinesinden yeniden tazmin etmektir.” diyerek, TÜSİAD’ın iktidarı etkileme girişimlerini eleştirdi.

Aynı zamanda, TÜSİAD’ı destekleyen muhalefet partilerini de hedef alan Erdoğan, “Bu sözlerim sadece siyaset heveslisi sermaye temsilcilerine değil, aynı zamanda komprador burjuvazinin gönüllü taşeronluğuna soyunan muhalefet partilerinedir.” dedi.

Türkiye’de İş Dünyası ve Siyaset Arasındaki Gerilim

Bu gelişmeler, Türkiye’de iş dünyası ile hükümet arasındaki gerilimi yeniden gündeme taşıdı. Hükümet, TÜSİAD’ı siyasete müdahale etmekle suçlarken, eleştirmenler hükümetin bu açıklamalarını muhalefeti susturma çabası olarak değerlendiriyor.

Önümüzdeki günlerde TÜSİAD’ın bu eleştirilere nasıl yanıt vereceği ve iş dünyası ile hükümet arasındaki ilişkinin nasıl şekilleneceği merak konusu.

“Erdoğan: Muhalefetin Toksik Demokrasi Anlayışına Karşı AK Parti ve Cumhur İttifakı Çözümün Adresidir”

Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuşmasında, AK Parti’nin Türkiye’nin politik ve ekonomik bağımsızlığını sağlamak için attığı adımlar ve reform çalışmaları vurgulanmaktadır. Erdoğan, Türk demokrasisinin çevresindeki “kirli ve yoğun kuşatma”nın çok partili hayata geçişten bu yana tam olarak kırılamadığını belirtmekte ve bunun en büyük nedenini muhalefetin iktidara gelmek için her yolu meşru gören anlayışına bağlamaktadır.

Erdoğan, muhalefetin terör örgütleri ve antidemokratik güç merkezleriyle iş birliği yaparak ülkeyi “toksik demokrasi” sorunuyla karşı karşıya bıraktığını iddia etmekte ve bu sorunun çözümünün AK Parti ve Cumhur İttifakı olduğunu savunmaktadır. Ayrıca, Türkiye Yüzyılı’nı inşa ederken muhalefeti dönüştürme görevini de siyasetin meydanında yerine getireceklerini ifade etmektedir.

Bu konuşma, AK Parti’nin muhalefete yönelik eleştirilerini ve kendi siyasi vizyonunu ortaya koyan bir metin olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu tür siyasi söylemler farklı kesimler tarafından farklı yorumlanabilir ve tartışmalara yol açabilir. Türkiye’nin demokratik süreçleri ve siyasi iklimi, çeşitli perspektiflerden değerlendirilerek anlaşılmalıdır.

Erdoğan Cumhur İttifakı sapasağlam olduğu sürece Türkiye güvendedir; ülkemizin bekası, milletimizin kardeşliği güvence altındadır.

Şehit kanlarıyla hamuru yoğrulan bu ittifak, inşallah uzun yıllar ülkemize ve milletimize çok daha büyük hizmetler kazandıracaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi ve Sayın Bahçeli, Cumhur İttifakı çatısı altında, ülkemizin kronik tüm sorunlarının çözümünde ön açıcı, kolaylaştırıcı, destekleyici, yapıcı tavırlarıyla Türk siyasi tarihine isimlerini şimdiden yazdırmışlardır.

15 Temmuz gecesi milletimizin sokaklardaki şanlı direnişiyle kurduğu Cumhur İttifakı ortağımız MHP’ye ve onun kıymetli Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye hassaten teşekkür ediyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan

Deprem ve salgın başta olmak üzere çeşitli sebeplerle maruz kaldığımız konjonktürel sıkıntılar geçicidir.

Türkiye, büyük bir dönüşümün ve heyecan verici bir ekonomik atılımın eşiğindedir.

Yaklaşık 2 yıldır uyguladığımız yeni ekonomi politikalarının etkisini görmeye başladık.

Merkez Bankamızın rezervleri 173 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesine ulaştı.

Ülkemiz 2002 yılına kadar toplam 15,1 milyar dolar yatırım çekebilmişken son 22 yılda bu miktarı 18 kat artırarak 272 milyar doların üzerine çıkardık.

Sadece son 1 yılda 1,1 milyonun üzerinde ilave istihdam sağladık.

İşsizlik oranımızı %8,5 seviyesine indirdik.

Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak için son 2 yılda yaklaşık 75 milyar dolarlık kaynak kullandık.

Enflasyon düştükçe alım gücü daha da artacak, bunun olumlu etkisini de emeklimizden işçimize, memurumuzdan öğrencimize kadar 85 milyonun hepsi bizzat hissedecek, görecek, bundan istifade edecek.

İnşallah biraz daha sabredecek ve hedeflerimize ulaşacağız.

Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.