HABERMAX. Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Silivri Cezaevi’nden yaptığı basın açıklamasında Türkiye’nin ağır bir siyasi, ekonomik, güvenlik ve hukuk krizi yaşadığını ve bu krizin derinleştiğini belirtmiştir. Cumhur İttifakı’nın krizi aşmak için değil yönetmek için bulduğu çözümün Türkiye’nin siyasal sisteminin Beyaz Rusyalaştırılması olduğunu ifade eden Özdağ, bunun anlamının otoriter başkanlık rejiminin totaliter bir renge dönüşmesi olduğunu vurgulamıştır.

Özdağ, Cumhur İttifakı’nın Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamayarak Anayasa’yı fiilen askıya aldığını, seçilmiş özel savcılıklar ve mahkemeler aracılığıyla muhaliflerin yasal ve anayasal haklarını ihlal ettiğini ve mevcut hukuki mevzuatı iktidar yanlılarına farklı, muhalefet mensuplarına farklı uyguladığını dile getirmiştir. Muhalefete uygulanan düşman ceza hukuku ile siyaset, muhalif siyasi partiler ve basının şekillendirildiğini belirten Özdağ, böyle bir ortamda “Bağımsız Yargı”dan bahsetmenin anlamsız olduğunu ifade etmiştir.
Türkiye’nin içine sürüklendiği derin kriz ortamının özel sektörün en önemli kuruluşu olan TÜSİAD’ın da olan biteni uzun süre sessiz ve etkisiz izledikten sonra özü itibari ile yumuşak bir açıklama eleştirmesine neden olduğunu belirten Özdağ, Cumhur İttifakı’nın bu yumuşak eleştiriye gösterdiği tepkinin arzu ettikleri modelin Beyaz Rusya olduğunu bir kez daha açık şekilde gösterdiğini vurgulamıştır.
Özdağ, Cumhur İttifakı’nın yönlendirmesi ile TÜSİAD’ın açıklaması üzerine “yargı organlarını etkilemek” iddiası ile TÜSİAD’a soruşturma açılmasının trajikomik olduğunu ifade etmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin bireysel hakların ihlaline dair karar aldığı zaman Anayasa Mahkemesi’ne ve mahkeme üyelerine siyasi eleştiri sınırlarını çok aşan tepkiler veren, hatta mahkemenin kapatılmasını öneren açıklamaların yargıyı baskı altına almak, adil yargılanmayı etkilemek olmadığını, ancak TÜSİAD’ın açıklamalarının adil yargılamayı etkileme girişimi olduğunu belirtmiştir.
Yaşananın muhalefete yönelik düşman ceza hukuku uygulamasının bir parçası olduğunu vurgulayan Özdağ, iktidar bloğunun kayıtsız şartsız itaat etmeyen herkesi artık düşman olarak gördüğünü ifade etmiştir.