CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in Tutukluluğuna İtiraz Edildi: “Suçlamalar Mesnetsiz”

HABERMAX. CHP İstanbul eski milletvekili ve gazeteci yazar Barış Yarkadaş, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in avukatlarının, müvekkillerinin tutukluluğuna itiraz ettikleri dilekçeyi İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği’ne sunduğunu açıkladı. Dilekçede, Ahmet Özer’in suçlamalara ilişkin ayrıntılı savunmaları yer alırken, özellikle suçlamaların somut delillerle desteklenmediği vurgulandı.

Ahmet Özer’in avukatları, tutukluluk kararına karşı yaptıkları itiraz dilekçesinde, müvekkillerine yöneltilen suçlamaların somut kanıtlarla desteklenmediğini belirtti. Dilekçede, 10 yıl önce Ahmet Özer’in Remzi Kartal’la gerçekleştirdiği bir görüşme gündeme getirildi. Ancak avukatlar, bu görüşmenin içeriğine dair herhangi bir kanıtın sunulmadığını ifade ederek, söz konusu görüşmenin mesnetsiz bir iddia olduğunu savundu. Ayrıca, aynı tarihlerde AK Parti’li milletvekillerinin de Remzi Kartal ile yemek yediği hatırlatılarak, bu durumun suç oluşturmadığına dikkat çekildi. Avukatlar, “Ahmet Özer telefonla konuşunca bu nasıl suç haline geliyor?” diyerek, müvekkillerine yönelik suçlamaların adaletsiz olduğunu dile getirdi.

“Dağ Sancısı” Kitabı Üzerinden Savunma”

Dilekçede, Özer’in suçlamalarına ilişkin yapılan bir diğer önemli savunma, Ahmet Özer’in “Dağ Sancısı” adlı kitabıyla ilgiliydi. Avukatlar, kitabın edebi bir eser olduğunu ve tamamen kurgusal bir anlatıma dayandığını belirtti. Özer’in kitapta yer alan bazı ifadelerin, suç teşkil edecek nitelikte olmadığı vurgulandı. Avukatlar, kitabın içeriğinin edebi bir yorum ve kurgu olduğunun altını çizdi.

Diğer Suçlamalara Yanıt

Özer’in avukatları, tutukluluk kararına itiraz dilekçesinde, Özer’e yönelik diğer suçlamalara da yanıt verdi. Para trafiği, dijital materyaller ve Öcalan’ın sözleri gibi çeşitli iddialara karşı savunmalar yapıldı. Avukatlar, bu suçlamaların da kanıtlanamadığını ve somut delillere dayalı olmadığını ileri sürdü.

CHP Kimliği ve “Zül” Olarak Tanımlanan Terör Suçlaması

Dilekçede ayrıca, Ahmet Özer’in CHP’li kimliğine vurgu yapıldı. Avukatlar, müvekkillerinin adıyla ilişkilendirilen terör ve şiddet suçlarının, sadece siyasi kimliklerinden ötürü meydana geldiğini belirterek, “Bu, bir züldür” ifadesine yer verdi. CHP’li bir siyasetçinin isminin terörle anılmasının, ideolojik bir yaklaşım ve siyasi bir manipülasyon olduğunu savundular.

40 Sayfalık Dilekçe Ayrıntılarıyla İncelendi

Barış Yarkadaş, dilekçenin 40 sayfadan oluştuğunu ve tüm ayrıntılarına kadar incelediğini belirtti. Yarkadaş, sosyal medya paylaşımında dilekçede yer alan savunmaları aktardı ve söz konusu suçlamaların, her birinin ayrı ayrı mantıklı bir şekilde reddedildiğine dikkat çekti.

Siyasi Tartışmaların Gölgesinde Bir Davanın Başlangıcı

Ahmet Özer’in tutukluluk durumu, sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi bir tartışmayı da beraberinde getiriyor. CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı’nın, iktidar partisinin ve bazı medya organlarının hedefi haline gelmesi, bu davanın daha geniş bir siyasi bağlamda yorumlanmasına neden oluyor. Özer ve avukatları, savunmalarında adaletin tecelli etmesi gerektiğini ve siyasi saiklerle hareket edilmesinin, hukukun üstünlüğüne zarar vereceğini vurguluyor.

Sonuç ve Beklentiler

Ahmet Özer’in avukatlarının yaptığı itiraz dilekçesi, suçlamaların hiçbir somut delile dayanmadığını ve tamamen siyasi bir yönelimle yapılmış olduğunu öne sürüyor. İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği’nin, bu itirazı ne şekilde değerlendireceği ve Özer’in tutukluluk halinin devam edip etmeyeceği, önümüzdeki günlerde netleşecek. Ancak dilekçede yer alan iddialar ve savunmalar, davanın seyrini etkileyecek önemli bir dönüm noktası olabilir.

Sürecin nasıl gelişeceği, hem hukuki hem de siyasi açıdan büyük bir merakla bekleniyor.

Paylaşın: