AHA.1999 yılında kurulan DSP, MHP ve ANAP koalisyon hükümetinin MHP kanadının Sağlık Bakanı Osman Durmuş her icraatı ile dönemin gündemine damgasını vurmuştur.
1999 Marmara Depremi dahil MHP’li bakanlar koalisyona rağmen Türkiye’nin şansı olmuş bir çok örnek icraata imzalarını atmış, özellikle bugün uçmağa varan Osman Durmuş her tartışma ve icraatte haklı çıkmış, milli duruşu ile gündeme damgasını vurarak Türk siyaset tarihine altın harflerle ismini yazdıran efsane örnek model bakan olmuştur.
Bir örnek bakan nasıl olunur devlet adamlığının mektebi var mı?
Sorularına en iyi cevap Sağlık Bakanı Osman Durmuş olmuştur. Dr. Oktay Babuna kan örneklerimizi yurt dışına götürülmesine mani olmuş, Türk milletinin kan DNA örneklerinin ABD götürülmesine engel olmak istemesi besleme medyanın engeline takılmıştır.
Bu takımın siyasi linç girişimlerinin çanına ot tıkamış, bilgi birikim ve tecrübesi ile yanlış karşısında elif gibi dimdik durmuştur.
Gökkuşağı koalisyonu karşısında haklı çıkmış ve gönüllerde taht kurmuştur. İnandığı haklı olduğu devletin menfaatlerinin söz konusu olduğu her konuda kaya gibi sert ve mert, dağ gibi dimdik durmasını bilmiştir.
Bozkurt tavrı ile taraflı tarafsız herkesin gönülden takdirini toplamış, karşı çıkan herkes sonradan mahcup olup kendisine hak vermiştir.
Özlenen devlet yöneticisi tavrına model olmuş binlerce yılda oluşan Türk devlet geleneklerini hatırlatmış, Ülkücülerin ve Türk milletinin gururu olmuştur.
Yerli milli bu toprakların yeşeren yeni çınarı olmuş, her namuslu yönetici insanımıza referans olmuştur.
Bu konular çok yazıldı çizildi tartışıldı. Özellikle yaşanan bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. İstanbul Ümraniye Araştırma Hastanesi eski Sağlık Bakanlarından Yıldırım Aktuna döneminde bizimde takip ve katkımız STK tazyiki ve oluşturulan kamuoyu destek ve talebi ile temelleri atılmıştı ama inşaat bir türlü bitmiyor senelere varan inşaat yılan hikayesine dönmüştü.
Milyonu geçen ilçe nüfusu ile 6 beldeli Ümraniye bu sağlık hizmeti verecek hastanenin bitmesini hasretle bekliyordu.
İşte koalisyon hükümeti döneminde biz de MHP yöneticisiydik. Sayın Bakan ek ödenek çıkararak müteahhidi kıskaca almış adım adım hastane inşaatını takip ediyor, her İstanbul’a yolu düştüğünde hastaneye uğruyor, inşaat sürecini ısrarla takip ediyordu.
Müteahhidi sıkıştırıyor müteahhit bize nasıl korkup endişe ettiğini anlatıyordu. Bir keresinde bu diyaloğa biz de şahit olduk. Devlet adamı asil tavrı kamu menfaatinin nasıl korunacağına çok güzel örnek olmuştu ve sonunda gece demeden gündüz demeden hastane bitmiş açılış günü gelip çatmıştı.
İşte o gün biz de açılış için alanda ve devredeydik hatta çok büyük bir MHP yazılı tır giydirdik. Açılış kürsüsünün arkasına çekmiştik. İşte tüm olanlar işte o zaman oldu.
Açılış için tören alanına gelen sayın Bakan Osman Durmuş bize tırı alandan götürmemiz konusunda uyardı zira bu açılışın parti faaliyeti değil devletin bir hastane açılışı olduğunu hatırlatmıştı.
Bizim söyleyecek hiç bir sözümüz tavrımız olması ne mümkün!
Aldık tırı çaresiz götürdük. İşte devlet görevi ile parti görevi ya da faaliyet sınırlarını belirleyen duruş örnek model bir davranış olarak hafızalara kazınmıştır.
Biz de bu vesile ile Sayın Bakanımızı saygı, minnet ve takdirle yat ediyor, Allah’tan kendisine rahmet diliyoruz.
Yolu açık menzili mübarek olsun.
Onu unutmayacak, unutturmayacağız.
Bir ara MHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı konuşuldu. Olacak diye çok ümitlendik. Yakışırdı ama o gönüllerin başkanı bakanı olarak yerini kamu vicdanında silinmeyecek şekilde çoktan aldı.
Allah nur içinde yatırsın.
SABRİ ŞENEL
