HABERMAX. Türkiye’nin şehirleşme sürecini dönüştürecek yeni kentsel dönüşüm yasası, sektörde heyecan ve tartışmaları beraberinde getiriyor. Fenercioğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Aycan Fenercioğlu, yeni yasa ile kentsel dönüşüm sürecinde hızlanma beklerken, beraberinde dikkatle ele alınması gereken risklerin de bulunduğunu söyledi.
Türkiye, şehirleşme sürecinde köklü bir dönüşümün eşiğinde. Yeni kentsel dönüşüm yasası, hem şehirlerin güvenliği hem de sosyal ve ekonomik kalkınma açısından kritik bir dönemeç sunuyor. Fenercioğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Aycan Fenercioğlu, yasayı değerlendirdiği açıklamasında, düzenlemelerin yalnızca süreci hızlandırmakla kalmayıp, toplumsal fayda ve sürdürülebilirlik temelinde yeni bir vizyon ortaya koyması gerektiğine dikkat çekti. Fenercioğlu, dönüşümün, geleceğin daha yaşanabilir ve dirençli şehirlerini inşa etme fırsatı sunduğunu vurgularken, başarının sadece yasal düzenlemelerle değil, etkili uygulamalar ve iş birliğiyle mümkün olacağını ifade etti.
YASANIN HIZ KAZANDIRMASI BEKLENİYOR
Fenercioğlu, yeni yasanın dönüşüm süreçlerinde ciddi bir ivme yaratacağını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Yasada yapılan değişikliklerle riskli yapıların tespitinden ruhsat süreçlerine kadar birçok aşamada hızlanma bekliyoruz. Özellikle maliklerin karar alma sürecinde salt çoğunluk kriterinin getirilmesi, dönüşüm kararlarını daha kolay ve hızlı bir şekilde alınabilir hale getirecek.” Yeni düzenlemelerin, belediyelerin yetkilerini artırarak sürece daha aktif katılım sağlamalarını kolaylaştıracağını dile getiren Fenercioğlu, hızlı ilerlemenin ancak koordinasyon ve denetimle başarılı olabileceğine dikkat çekti.
SOSYAL DENGE VE ADALET VURGUSU
Dönüşüm projelerinin sosyal etkilerine değinen Fenercioğlu, yerinden edilme ve hak kayıpları gibi olumsuzlukların önüne geçilmesi gerektiğini ifade etti. “Kentsel dönüşüm sadece binaların yenilenmesi değil, insanların haklarını koruyarak, yerinde dönüşümü hedeflemektir. Bu süreç, yerel halkın ve mülk sahiplerinin katılımıyla adil bir şekilde yürütülmelidir. Şeffaflık ve iyi niyet, başarının anahtarıdır.” Yerel yönetimlerin projelerdeki sorumluluğunun artırılması gerektiğini belirten Fenercioğlu, şehirlere yeni bir vizyon kazandıracak altyapı projelerinin önemine de işaret etti. Özellikle ulaşım, sosyal hizmetler, su ve enerji altyapısında yapılacak yatırımların dönüşüm projelerinin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER İÇİN ÇAĞRI
Dönüşüm projelerinde çevresel sürdürülebilirliğin öncelik olması gerektiğini ifade eden Fenercioğlu, geri dönüşüm odaklı malzemeler, enerji verimli yapılar ve yeşil alanların artırılmasının kritik önem taşıdığını belirtti. “İklim değişikliğiyle mücadelede dayanıklı ve çevre dostu binalar inşa etmeliyiz. Sürdürülebilir bir şehirleşme vizyonu olmadan, kentsel dönüşüm eksik kalır.”
“GELECEĞİ İNŞA ETMELİYİZ”
Aycan Fenercioğlu, kentsel dönüşümün başarısının yalnızca yasal düzenlemelerle değil, uygulamada sağlanacak iş birliğiyle mümkün olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Kentsel dönüşüm, gelecek nesiller için daha güvenli, yaşanabilir ve sürdürülebilir şehirler inşa etme sorumluluğudur. Tüm paydaşların, bu süreçte koordineli ve duyarlı bir şekilde hareket etmesi gerekiyor.”
Yeni kentsel dönüşüm yasası, Türkiye’nin şehirleşme sürecinde yeni bir dönemin başlangıcını işaret ediyor. Ancak bu sürecin başarıya ulaşması, yasanın getirdiği düzenlemelerin nasıl hayata geçirileceği ve tüm paydaşların bu süreçteki katkısına bağlı olacak.