Dolar 40,3912
Euro 47,0429
Altın 4.349,99
BİST 10.366,16
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 33°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
33°C
Parçalı Bulutlu
Pts 34°C
Sal 36°C
Çar 35°C
Per 33°C

Ali Babacan’dan Orta Doğu’da Barış Çağrısı: “Nükleer Kriz, Diyalogla Aşılabilir”

Ali Babacan’dan Orta Doğu’da Barış Çağrısı: “Nükleer Kriz, Diyalogla Aşılabilir”
15 Haziran 2025 16:07
390

HABERMAX. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İran ve İsrail arasında şiddetli şiddete ilişkin “Nükleer anlaşmazlıkların çözümü, ancak diyalog ve karşılıklı olarak alınması mümkündür. Taraflar, bu müzakereleri bir fırsat olarak değerlendirmeli ve gerilimi düşürecek adımlar karşılıklı olarak atılmalıdırlar” dedi. Her iki ülkedeki diplomasi masasında çözüme davet eden Babacan, müzakere masasına birkaç parçanın daha dahil edilmesinin kaçınılmaz hale geldiğini kaydetti. Birleşmiş Milletler, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı gibi uluslararası kurumlara çözüm için seferber olma kurumunda Babacan, özellikle İslam İş Birliği’nin bulunan Teşkilatının ikircikli davranışlarından vazgeçerek net bir tutumun ortaya konulması gerektiğini söyledi.

Babacan, D-8’in 28. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada

şu adımları attı:

“Gözü dönmüş, yaygın İsrail yönetiminin durmaya niyeti yok”

“Değerli olan bölgemiz gerçekten kötü günlerin geçiyor. Yanı başımızda, Gazze’de binlerce insan katledildi. Gençler, yaşlılar, çocuklar, kadınlar, erkekler onun biri, isimlerini anacak kimseleri dahi kalmayana değinmeden silinmeye çalışılıyor. Saldırgan İsrail hükûmetinin durmaya niyeti yok. Bir gözler Gazze’deyken, diğer Suriye’ye bakıyoruz. Bir gözler Suriye’deyken, diğer yandan İran’ı vurmaya başlamıştı. Gözü dönmüş bu yaygın yönetimin durmaya niyeti yok.”

“Amerikan yönetiminin sağladığı desteksiz, İsrail’in şımarıklığını ve hoyratlığını artırmaktadır”

“Orta Doğu’nun onlarca yıldır sürdürdüğü bir işgal politikası var. Sistematik şekilde adım adım adım atan, uzun süreli bir politika var. Bu işgal, sadece bir halkın topraklarını hedef almıyor, bu işgal, uluslararası politikaları temel taşlarını da yerle bir ediyor. İsrail  in Gazze’de , Batı Şeria’da uygulanan soykırım ve Suriye’de yapılan sistematikler, bölgedeki barışı zedelediği gibi, düzenin meşruiyetini de yok etmekte. şımarıklığını ve hoyratlığını gün geçtikçe artırmaktadır.”

“Birleşmiş Milletler sistemi tamamen oldu”

“50 milyon ölürse 2. Dünya savaşından sonra bir daha böylesine büyük bir felaket yaşanmasın diye Birleşmiş Milletler sistemi kuruldu. Ve maalesef bu Birleşmiş Milletler son yıllarda sistemi tamamen sona erdi durumda. Mesele İsrail’in Amerikan vetosunu görür. Mesele Ukrayna veya Gürcistan’sa olduğunda Rusya vetosunu yapılır. Kurallar sadece bunlar için uygulanır, güçlülere olmazsa bu zaman büyük bir kaosa olur.”

“Zaten ağır bedeller ödeyen Orta Doğu toplumlarını daha büyük felaketlere sürüklenmesin”

“İşin iki döngüsünde yaşananlara bir bakın: İsrail’in önceki gece İran’a yönelik başlattığı saldırılar, Orta Doğu’da zaten kırılgan olan barış ve istikrar umutlarını bir kez daha güçlendirmişti. Bu saldırıları, uluslararası hukuka açık bir şekilde uyguladığımı ve tamamen kınadığımı söylemiştim. Tüm taraflar, uluslararası hukuka saygısızlık ve çatışmayı derinleştirecek veya bölgesel yayılacak adımlardan kaçmaya davet edeceğim. Bölgedeki çatışmaların tırmanması, hiçbir tarafın ayrılmayacağı, evrensel olarak masum insanların hayatlarına zarar verecek ve zaten ağır bedeller ödeyecek Orta Doğu toplumlarını daha da büyük felaketlere sürükleyecek.”

“Müzakere defterine kayıtlı birkaç ülkenin daha katılması da kaçınılmaz hale geldi”

“Burada ABD ve İran’a çağrım, yapılması planlanan nükleer anlaşmaları sürdürmeleridir. Her iki ülkede de bu kritik siyaseti diplomasi görüşmesinde ayırmaleri konusunda önerilerimizi, tavsiyelerimizi paylaşmayı istiyoruz. Artık bu aşamada, müzakere masasına birkaç ülkenin daha katılması da sona ermiştir. Nükleerlerin çözümü, ancak ve mümkündür. Taraflar, bu müzakereleri bir fırsat olarak değerlendirmeli ve gerilimi düşürecek adımları atacak şekilde atmalıdırlar. Uluslararası kuruluşlar, özellikle Birleşmiş Milletleri ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansını, Orta Doğu’da barış ve güvenlik sağlama olanakları yerine davet ediyorum.”

“İslam İş Birliği Teşkilatı ikircikli tutum sergilemelidir”

“Belki de daha önemli İslam İş birliği Teşkilatı da bu konuda ikircikli bir işlemin terk edilmesi, daha yeknesak bir tutumun ortaya konulmasını elzem harcamaları.Bizler, bu coğrafyada daha fazla kan depolanmasını değil, diyalog ve uzlaşının hakim olmasını istiyoruz. Orta Doğu’nun geleceği; Savaşla değil, ancak barışla ve iş birliğiyle yeniden inşa edilebilir.”

“D-8 barıştır, hakça düzendir, özgürlüktür”

“D-8 sadece bir ekonomik iş birliği birliği değildir. D-8, adalet, özgürlük, dayanışma ve barış politikalarıyla şekillenmiş bir ideal aslında. Erbakan Hoca’nın  Yeni Bir Dünya’ vizyonu, D8’in resmedildiği İstanbul Deklarasyonu ile vücut buldu. Bu açıklamanın temel politikalarını biraz önce gördünüz. Altı tane temel ilke ve amblemi içinde altı yıldız: Savaş yerine barış, çatışma yerine diyalog, sömürü yerine hakça bir düzen, çifte standart yerine adalet, ayırmacılık yerine özgürlük ve baskı yerine insan hakları… İşte bunların D8 oluşumunun temel kaideleridir.”

“D-8 ülkeleri 1,3 milyara yakın ülkede, 4,5 spor doları aşan bir ekonomiyi temsil etmektedir”

“Aslında D8 ile bir dayanışma dolu toplu inşa edilmiştir. Ezilenin, dışlananın, sesi kısılanın yanında duran bir dayanışmalı bakış… D-8’in ruhunda İslam sadece dünyanın iş birliğini ve beraberliğiniz yoktur; D8’in ruhunda insanlığın ortak vicdanı vardır. Bugün D-8 ülkelerinde 1,3 milyara yakın yeteneğiyle, 4,5 dolarları aşan gücüyle ve 7,5 milyonluk parayı aşan bir ile muazzam bir kaynak, muazzam bir çokluk zengin. 500 milyar dolarlık büyüme, ortak lojistik ağlar maliyeti, ortak ödeme sistemlerinin elde edilmesi, KOBİ’lerin finansmanı için programlar oluşturmak üzere bunların hepsi ekonomik gelişmeler ve sinerji üretme açısından son derece önemli hedefler ama Erbakan Hoca’nın

‘ Hakk’ın hakimiyeti’ anlayışında gördüğümüz gibi, üye devletlerin yalnızca maddi değil, manevi değerleri etrafında da kenetlenmesi büyük önem arz ediyor. Bu açıdan bakıldığında D-8, Filistin’deki işgale , Yemen’deki  savaşa, Arakan’daki zulme ve diğer mazlum coğrafyalardaki haksızlıklara karşı güçlü bir durma anlamına da geliyor.”

“Sözünüzün gücü gelir paradan da silahtan yer da önemli olur”

“Bakın, Rahmetli Erbakan hocamız ne güzel gelişmeleri: Yeryüzünün tamamında hükmünüzü yürütecek bir güce ulaşacaksınız, yoksa bir kasabada bile hak düzenini uygulayabilirsiniz.’ Dünyada meydana gelen her türden haksızlığa sesimizi çıkarmamız ve etkili olmamız için, önce güçlü olmamız gerekir. Ekonomide, teknolojide, güvenlik şirketlerinde güçlenmek istiyoruz. Daha da önemlisi, itibarımızın güçlü olması, yani sözümüzün güçlü olması gerekiyor. Çünkü yeri gelir, sözün gücü paradan da silahtan da daha etkili olur. Sözün gücü de adaletle, hukukla, onu vicdanla harekete geçirmekle kazanılır. Sözün gücü; güvenilir bir muhatap yöntemiyle kazanılır. ”

“İslam ülkeleri en çok çabayı eğitime ve yönetmeye göstermelidir”

“Şöyle bir geri çekilme dönemi İslam ülkelerinin, en çok çabayı göstermeleri gereken iki önemli alan var. Eğer gerçekten güçlenmek istiyorsa… Bunların birincisi eğitimdir. Evet, fert fert iyi yetişmiş oluşmuş bir topluma sahip olmamızsak ne ekonomide ne teknolojik olarak güçlenmek mümkün değil. Tek tek iyi yetişmiş insan gücüyle ancak ülkelerin ekonomileri büyüyor. İyi yetişmiş insan gücüyle ancak teknolojiye ve buna bağlı olarak güvenlikte kişisel olarak yeterli hale gelebiliriz. İslam ülkelerinin en çok çabayı göstermeleri gereken ikinci önemli alan da iyi yönetilmesidir. Yani; şeffaflık, hesap verilebilirlik, bireylerin güçlü olması, kurallara dayalı yönetim anlayışı… Yani önce hukuk diyebilmek… Bunları yapmadan güçlenmek, zenginleşmek mümkün değil dünyada etkili olmak da mümkün değil.”

“D-8, bir itirazı ve umudumu temsil ediyor”

“Değerli olursa, tüm bu performanslardan dolayı, D-8 ülkeleri arasında ekonomik işbirliklerinin büyümeleri; ticari ürünlerin çeşitlenmesi ve gelişmeleri gerçekten çok değerli. D-8’in temsil ettiği değerler, bugün her zamankinden daha geniş kapsamlı var. Bugün D-8 bir hafızayı, bir değişimi, bir itirazı ama aynı zamanda bir arkadaşı temsil ediyor. Geçmişten günümüze uzanan bir hayali, bir vizyonu temsil ediyor. ”

“D-8, ötekilerin sesi olmaya devam edebilir”

“28. yılda D-8; sesi kısılmaya çalışılanların, ötekileştirilenlerin, ötelenenlerin, sistemin dışında bırakılmayan insanların sesi olmaya devam edecek.Bununla birlikte ayrıldık ve farkındayız: Bizim coğrafyamızda akan kan, dökülen gözyaşları, nefesi kesilen kaynaklar, yıkılan şehirler, tükenen hayatlar… Bunların aslında hepsi tek tek birer sonuç. Bu sonuçların kaynağında ise adaletsizlik var, çifte standart var ve belki de en şiddetli vicdan eksikliği var.”

“Gelin, dünyada yalnızca güçlülerin değil, haklıların da yurdu haline getirelim”

“İşte D8 ruhu, tam da bunlara itiraz etmektir. Bu, sadece bugünün değil, yapabileceklerin da sorunudur. Bu, bizim neslimizin gelecek nesillere olan borcudur. Biz şuna oluşur: İradesi olan milletlerin, vicdanı diri kalan güçlerinin ve dayanıklıyı ilkesi edinen ülkelerin;

“Saadet Partisi camiasına teşekkür ediyorum”

“Sözlerimin sonuna kadar gelirken siyasette diyaloğun yok edilmeye çalışıldığı şu günlerde, birlik olmanın önemini her fırsatta gösteren, dünyada bu programa davet eden Saadet Partisi’nin değerli Genel Başkanı ve tüm dikkate alındığına ve tüm Saadet Partisi camiasına özellikle teşekkür ediyorum. D-8’in 28. kuruluş yıl dönümü yürekten bir kez daha tebrik ediyor, aynı sorunları tartıştığımız, coğrafyamızın türlü musibetlerden kurtulduğu, güzel D-8 yıl dönümlerinde buluşma temennisiyle, sizleri saygıyla sevgiyle selamlıyorum.”

Paylaşın:
Habermax, tarafsız ve şeffaf habercilik anlayışıyla, her görüşe saygı göstererek doğru ve güncel bilgileri sunmayı hedefler. Siyasi ayrım yapmadan, güvenilir içeriklerle okuyucularını bilgilendirir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.