Ali Babacan’dan Dervişoğlu ile Kritik Görüşme: “Parlamenter Sistemde Ortak İrade, Asgari Ücrette Büyük Çelişki”

HABERMAX. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’yla DEVA Partisi Genel Merkezinde bir görüşme gerçekleştirdi. Babacan, toplantıyla ilgili basın toplantısında iki partinin parlamento konusunda aynı iradeyi koruduklarının teyit edildiğini belirterek, sürekli ve daimî bir iş birlik gruplarının toplantı yerlerinde karar verdiğini söyledi.

Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın asgari varlığının alım gücünde iyileşmeye yönelik açıklamasını ise “Bu hesabı bilmemektir, başka bir şey değildir” ifadeleriyle değerlendirdi. Babacan, görüşmenin ayrıntılarıyla ilgili ayrıntılarla ilgili şunları söyledi:

“Bazı mutabakatlar oluştuk”

“İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Mustafa Dervişoğlu’nu bugün burada genel merkezimizde görmekten gerçekten çok mutluyuz. Değerli Genel Başkan ve heyetiyle bölge politikalarıyla ilgili, düzenimizle ilgili çok değerli değerlendirmeler, görüş alışverişleri gerçekleştirdik, istişarelerde bulunan ve partilerimiz arasındaki partilerimiz arasındaki partilerimiz diyaloğun ve iş birliğinin de bundan sonraki dönemiyle ilgili bazı mutabakatlar.”

“Amerika’nın saldıran tarafı olarak savaşa dahil olması en önemli tehlike”

“Tabii ki ilk maddemiz hemen görüşmemizin İsrail ve İran arasındaki savaş oldu. İsrail’in artık sınır tanımaz, hukuk tanımaz bir bölgesel operasyon askeri bölgesel barış ve güvenliğin şu anda en önemli tehlikede olabilir. Gazze’de masum insanların üzerine bomba yağdıran, daha dün 50 sivil öldüren İsrail ordusu Lübnan’a yaptığı saldırılardan sonra, Suriye’ye yaptığı saldırılardan sonra şu anda İran’ı desteklemekte… Amerika’nın bundan sonraki siyasi ve lojistiklerin bu Savaş içinde yer alması halinde önümüzdeki birkaç günün en önemli riski, en önemli savaşın başlamasının başka ülkelerin de saldırılarının oranının önünü böylesine bir yanlış adamın atılması ve sonuçta krizin nükleer programıyla karşılaşması durumunda… Bizim temel arzumuz, temelmiz ve uluslararasında İsrail’in şımarıklığına, hoyratlığının duymazlığına dur demesi…”

“Yıllarca yeni anayasa deyip deyip daha yeni komisyon oluşturuldu, biz iki yıl önce tamamladık”

“Bir başka önemli konu bu görüşmelerde şu anda bol bol sık sık dile getirilen yeni anayasa meselesi… Bu konuyu da değerlendirdik. Biliyorsunuz bizim 2023 seçimlerine giderken DEVA Partisi ve Parti olarak başka partilerle de İYİ üzerinde mutabık kaldığımız bir anayasal geçiş süreci var. Tam 84 maddelik bir mutabakat. Eski yazılı madde, yeni madde yazılmış kullanımı hemen hemen sabah mecliste kalan kısmına ulaşabileceği sorulabilecek şekilde tam bir çalışma ve biz bu ilan edeli iki yılda bir bakıyoruz ki iktidar yeni bir komisyonun kendi içinde hadi artık bir anayasa çalışmaya başlıyor… Tabii bu iş süreci bile; bu kadar geç ve bu kadar geriden gelmesi bile, yeni anayasa deyip deyip uzun kendi işlerindeki komisyonu daha yeni oluşturmaları aslında ne kadar cidditsiz bir şekilde ele alındığını bize gösteriyor ki gelecekte süreci izleyeceğiz yeni anayasadan muratları nedir bunun aşırılaşması ile birlikte bu nereye gideceğini hep birlikte oluyor.”

“Terör meselesinde son derece verimli bir görüşlü alışveriş yaptık”

“Yine görüşmelerde özellikle Türkiye’de yakılan ama tüm bunlarla ilgili terör meselesini ilgilendiren bir konu konuştuk. Yine de devam eden iç güvenlik, iç barışı, iç huzuru, iç birlik beraberliği ile ilgili konuları da değerlendirdik ve gerçekten baştan da söylediğim gibi son derece verimli bir görüş alışverişi oldu.”

“DEVA Partisi’nin İYİ Parti’nin de tutulmasından bu yana parlamento sistemi savunuyor”

“Bu görüşmemizin bir başka önemlim elemanı de aksama gibi partilerimiz arasındaki ilişkiler. İYİ Parti de DEVA Partisi de ilk gün bu yana parlamenter savunan partiler. Yani parlamenter sistem dediğimiz nedir? Güçler çoğunluğunun olduğu denge ve kontrol çöküşünün olduğu parlamentonun içindeki yerde olduğu, parlamentonun yasama ve aynı zamanda sistem gücü de iyi gücü olan bir sistem. adı üstünde parlamenter sistem, zamanında olduğu yerdeydi.”

“Ortak bir çalışma grubu yapısal olarak kararlaştırdık”

“Bu konuda her iki partinin de sapasağlam iradesini, aynı zamanda bir çalışma zemininin tespiti için de ortak çalışma grubu olduğu da kararlaştırdık ilk aşamada. Bu güncel anayasa tartışmaları da dahil partilerimiz hem sağlam hem de sadece lafta değil özde yani ayrıntılarla da parlamenter sistemden murad ne olduğu konusunda bir sürekli, daimî bir iş birliğimizi da bugün kararlaştırdığınız arasında Ben hayırlı olsun ve tekrar çok genel toplantılarımıza bu içerikli sohbet için çok teşekkür ederim çok sağ olun.”

“Erdoğan hesap nokia”

Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hayatındaki alım gücünün iyileştiğine yönelik dünyadan sorulduğu basın toplantısında “Şu anda TÜİK’in açıklamış olduğu sınır 25 bin lira, asgari ücretse 22 bin lira. En düşük emekliye maaş veriyorsunuz 14 bin 600 maaş alıyorsunuz. Şimdi beslenme ne demek? Dört nüfus sadece yeterli miktarda yeterli rakam demek. Bunun içinde kira yok, barınma giderleri yok. Bir şey yok. Elektrik gaz falan söylemiyorum. Asgari ücretinin sadece gıdaya bile yetmediği bir Türkiye’de eğer satın alma gücünden bahsediyorsa Erdoğan, bu hesabı bilmemektir, başka bir şey değildir. Hadi kendi hesabını bilmiyorsa bilmesi gerekenler de ona ulaşamıyor, dertlerini anlatamıyorlar ki elinde bilgi yok” dedi.

“Ara zam vermemek hak gaspıdır”

“Şu anda gerçekten geçimlik ve en düşük emekli maaşı ile geçinmeye çalışan ömrümüz belki de son 15-20 yıl en zor koşullarla, en zor seçim koşullarıyla karşı karşıya. 1 Temmuz geliyor, yıllık bu ülkelerde 1 Temmuz’da ara zam verilmiştir. Enflasyon %6’ya, 5’e kalan yıllar dahi 1 Temmuz pas geçilmemiştir. Çünkü 6 biriken bir hak vardır, o hak verilir, o hak gasp edilir. Geçen yıl ilk defa 2024’te 1 Temmuz pas Geçtiler.

“Maaşlara zam yapılırsa enflasyonun artacağı, Türkiye ekonomisine yanlış teşhis koymaktır”

“Şurada da çok yanlış bir analiz var.’Efendim biz maaşlara zam yapmak o talebi yukarı çeker, bu da enflasyonist olur.’ Bu Türkiye’deki ekonomik program hastayı iyileştirmiyor, öldürüyor. Öyle bir şey yok. Türkiye’de bu döviz kurunu patlattı, artan oranlarda fiyatlar artırıldı. Yoğun talepten enflasyon artmadı. Dolayısıyla bu gelir politikası ile enflasyon yanlış teşhis edildi, yanlış tedavi uygulandı.

Paylaşın: