Ali Babacan: “Türkiye demokrasisi umutsuz bir durumda değil”

HABERMAX. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, capital.gr ve “Kefaliouˮ Direktörü Spyros Dimitrelis’e bir röportaj verdi. Finans ağırlıklı haber sitesi capital.gr’de yayınlanan röportajda Türkiye-Yunanistan ilişkilerine, Gazze’de yaşanan insanlık dramına, Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecine değinen Babacan şunları söyledi:

“Hâlâ seçimlerimiz var ve seçimler sonuç getiriyor”

“Türkiye demokrasisi umutsuz bir durumda değil. Hâlâ seçimlerimiz var ve seçimler sonuç getiriyor. Bu yılki seçimlerde olduğu gibi, iktidar partisinin ikinci olduğu yerel seçimlerde olduğu gibi. Yani insanlar hâlâ oy verme ve ülkenin geleceğini etkileme gücüne sahip olduklarına inanıyorlar. Ama bu çok değerli.”

“Her iki ülkede de seçimlerin geride kalmış olması büyük bir avantaj”

“Bence her iki ülkede de seçimlerin geride kalmış olması büyük bir avantaj. Yani liderlerin iç kamuoyları hakkında çok fazla endişelenmelerine gerek yok ve önlerinde 3-4 yıl gibi büyük bir fırsat penceresi var. Dolayısıyla bunun kaçırılmaması gereken çok önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum.”

“Her iki lider de olumlu şeyler hakkında konuşmaya çalıştı”

“Karşılıklı ziyaretleri nasıl değerlendiriyorum? Puanlamam gerekse 10 üzerinden 7 verirdim çünkü bence her iki lider de olumlu şeyler hakkında konuşmaya çalıştı ve olumsuzluklar her iki tarafta da bastırıldı. Bu ileriye dönük olarak çok faydalı.”

“Türkiye AB’ye katıldığında, oy hakkı nedeniyle muhtemelen en az bu iki ülke kadar etkili olacaktır”

“Mesele şu ki, bence meselenin temelinde Türkiye’nin büyüklüğü ve bölgesel etkisi var. Bu hiçbir zaman açıkça söylenmedi. İlk defa büyük bir nüfusa ve büyük bir etkiye sahip bir ülke AB’ye katılmış olacaktı. Almanya ve Fransa kurucu üyelerdir. Her ikisi de kurucu üyedir. Ancak Türkiye AB’ye katıldığında, oy hakkı nedeniyle muhtemelen en az bu iki ülke kadar etkili olacaktır. Bence bizi yavaşlatmaya karar vermelerinin temelinde bu yatıyordu.”

“Enflasyonla mücadele çok kapsamlı bir yaklaşım gerektirmektedir”

“Enflasyonla mücadele çok kapsamlı bir yaklaşım gerektirmektedir. Bu da doğru para politikasına, doğru mali politikalara ve yapısal reformlara ihtiyacınız olduğu anlamına gelir. Bu tıpkı üç ayaklı bir masa gibidir ve bir ayağı eksikse etkili olmaz.”

“Kalıcı çözüm gerçekten bağımsız bir Merkez Bankası’dır”

“Son 25 yıla baktığımızda, Merkez Bankası bağımsız olduğunda düşük enflasyon yaşıyoruz. Merkez Bankası bağımsız olmadığında ise yüksek enflasyon var. Bu çok basit bir korelasyon. Dolayısıyla Türkiye’nin şu anda ihtiyacı olan şey sadece bir süreliğine sıkı bir para politikası değil. Kalıcı çözüm gerçekten bağımsız bir Merkez Bankası’dır.”

“Çatışmalar 7 Ekim’de başlamadı”

“Çatışmalar 7 Ekim’de başlamadı. Gazze zaten iki yıldır abluka altındaydı. Ayrıca İsrail hükûmetinin kutsal mekânlara yönelik tutumu orada yaşayan Filistinlileri, Müslüman nüfusu incitti. Kutsal mekânlara yapılan saygısızlık kabul edilemez. Ayrıca Batı Şeria’da giderek yayılan Yahudi yerleşimleri. Bu da yine uluslararası hukuka, BM kararlarına aykırı. Tüm bunlar zaten gerilimi arttırıyordu.”

Paylaşın: