Söyleşi sırasında, polisiyeyle ve tarih arasındaki benzerliklere dikkat çeken Ahmet Ümit, “Polisiyeyle tarih arasında büyük benzerlik var. Cinayet mahalline gittiniz, katil ortada yok. Nasıl bulacaksınız? Dokulardan, güvenlik kamerası kayıtlarından; yani bulgulardan yola çıkarak katili bulmaya çalışırsınız. Tarihte de gerçeği bulmak için çok yönlü okuma yapmak gerekiyor. Ancak o şekilde gerçeği bulabilirsiniz” diye konuştu.
“HER ŞEY ŞAHANE, TEDAVİYE GEREK YOK, ÖLEBİLİRİZ”
Usta yazar sözlerine şöyle devam etti:
“Tabii ‘herkesi yendik, tüm savaşları biz yendik’ demek hoş geliyor ama bir faydası yok. Bakın benim malzemem Türkçem. Dünya dillerine armağan ettiğimiz kaç tane Türkçe kelime var? Peki Almanların, İngilizlerin kaç tane var biliyor musunuz? Ben halkımı çok seviyorum. Bu ülkeyi çok seviyorum. Bu ülke için her şeyi yaparım. Ama diğer yandan teşhisi doğru koymazsak hastalığı düzeltemeyiz. ‘Ekonomik kriz var’ dedirtmiyor. ‘Şahane yaşıyoruz’ diyor. Mustafa Kemal Atatürk Nutuk’ta nasıl başlıyor? Ülkenin durumunu anlatıyor; bir tablo çiziyor. Korkunç bir tablo. Hastalığın teşhisi üzerine, tedaviyi de anlatıyor. Şu anda her şey şahane, tedaviye de gerek yok, ölebiliriz!”
“BAŞIMIZI KALDIRALIM…”
Yeni romanı ve karakterlerinin geleceği hakkında da konuşan Ümit, “Başımızı kaldıralım, sözümüzü söyleyelim, yanlışı söyleyelim. ‘Olmaz yapamazsınız’ diyelim. İşte böyle bir Nevzat göreceksiniz. Bazen bana soruyorlar Nevzat’a bir şey olacak mı? Ali’ye, Zeynep’e? Olmayacak. Ben kahramanlarımı öldürmem. Doğa ve tanrı beni öldürecek biliyorum. Ben ölsem de onlar yaşayacak. Umarım yüzyıllarca yaşarlar. Bu da okurların elinde. Ancak ben kahramanlarıma kıyamam, elim varmaz.” ifadelerini kullandı.
Büyük ilgiyle izlenen söyleşinin ardından Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, Ahmet Ümit’e plaketini takdim etti.
25 Ağustos tarihine kadar devam edecek olan fuar, kitapseverleri ve edebiyat dünyasının önemli isimlerini bir araya getirecek.