28. Kadın Sığınakları ve Dayanışma Merkezleri Kurultayı İstanbul’da Gerçekleşti: “Sosyal Hizmetin Eksikliğinde Erkek Şiddetiyle Mücadele Mümkün Değil”

HABERMAX. Türkiye’nin en köklü feminist buluşmalarından biri olan Kadın Sığınakları ve Danışma Merkezleri Kurultayı, 1–2–3 Kasım 2025 tarihleri arasında 28. kez düzenlendi. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Kadın Zamanı Derneği ve Uluslararası Göçmen Kadınlar Dayanışma Derneği ev sahipliğinde İstanbul’da yapılan kurultaya, kadın örgütlerinin yanı sıra 84 kamu kurumu ve belediyeden 320’den fazla kadın katıldı.

Bu yılın teması, Türkiye’de tartışmaları giderek derinleşen sosyal politika uygulamalarına ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dikkat çeken başlık oldu:
“Türkiye’de Sosyal Hizmetin Eksikliğinde Erkek Şiddetiyle Mücadele Etmek: Feminist Yöntemin Gücü ve İmkânları.”

“Aile merkezli ve eşitlik karşıtı politikalar şiddeti büyütüyor”

Kurultay tartışmaları, Türkiye’de sosyal politikaların uzun süredir kadınların güçlenmesi yerine ‘aile merkezli’ ve eşitlik karşıtı bir zeminde oluşturulduğunu gösterdi. Açıklamada, bu yaklaşımın kadınların şiddetten uzaklaşma mücadelesini zorlaştırdığı ve destek mekanizmalarını işlevsiz hâle getirdiği özellikle vurgulandı.

Kurultay bileşenleri, kadına yönelik şiddetin bireysel değil yapısal olduğunu, ancak devlet politikalarının sorunu kişisel bir çatışma gibi sunarak “şiddeti ortaya çıkaran eşitsizlikleri güçlendirdiğine” dikkat çekti.

2025’in “Aile Yılı” ilan edilmesinin de, yoksulluk ve şiddetle mücadeleye çözüm üretmek yerine, toplumsal cinsiyet eşitliği karşıtı politikalara zemin hazırladığı ifade edildi.

“Sosyal hizmet çökerken yük kadınların omuzlarına bırakılıyor”

Kurultayda, sosyal hizmet mekanizmalarının daraltılması ve hak temelli uygulamalardan uzaklaşılmasının kadınların ihtiyaçlarına erişimini engellediği vurgulandı. Barınma, ekonomik destek, bakım hizmetleri ve hukuki süreçlerdeki eksikliklerin kadınların bağımsız bir yaşam kurmasını zorlaştırdığı belirtildi.

Kamu kurumlarında kadınlara ayrımcı ve eşitsiz yaklaşımın yaygınlaştığı, özellikle mülteci, göçmen, trans kadınların hizmetlere erişiminin ciddi şekilde engellendiği aktarıldı.

Kayyum uygulamaları kadınlara yönelik destekleri ortadan kaldırıyor

Kurultayın öne çıkan tespitlerinden biri, kayyum uygulamalarının yerel yönetimlerde kadın politikalarını tamamen işlevsiz hâle getirmesi oldu. Kadın danışma merkezlerinin kapatılması, kreşlerin işlevsizleştirilmesi ve şiddetle mücadele hizmetlerinin kaldırılması bu uygulamanın başlıca sonuçları olarak paylaşıldı.

Kadın örgütleri, kayyum politikalarının sadece demokrasiye değil, kadınların hayatlarına doğrudan zarar verdiğini belirterek bu uygulamalara son verilmesini talep etti.

Kadın örgütlerinin talepleri: İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmeli

Kurultay sonunda kadın örgütleri kapsamlı bir talep listesi açıkladı. Öne çıkan başlıklar şöyle:

• İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı iptal edilmeli, Türkiye yeniden sözleşmeye taraf olmalı.
• Kadınların kazanılmış haklarını geriye götürecek yasal adımlar durdurulmalı.
• Sosyal politikalar toplumsal cinsiyet eşitliğini merkeze almalı.
• Aileci politikalar yerine hak temelli sosyal hizmetler güçlendirilmeli.
• ŞÖNİM’ler, sığınaklar ve yerel kadın merkezleri yaygınlaştırılmalı ve erişilebilir olmalı.
• Kreşler ücretsiz, 7/24 ulaşılabilir hâle getirilmeli; kadınlar için özel kontenjan sağlanmalı.
• Göçmen, mülteci, kimliksiz ve LGBTİ+ kadınların hizmetlere erişim engelleri kaldırılmalı.
• Kayyum uygulamalarına son verilmeli.
• Adalet, sağlık, içişleri ve sosyal hizmet kurumları arasında gerçek bir koordinasyon sağlanmalı.
• Afet ve kriz dönemlerinde kadına yönelik şiddet odak dışı bırakılmamalı.

Kurultay bileşenleri, kadınların hayatlarını savunmak için feminist yöntemin hem en etkili hem de en sürdürülebilir yaklaşım olduğunu vurgulayarak dayanışmanın süreceğini açıkladı.

320’den fazla kadın, 84 kamu kurumu ve kadın örgütü bir araya geldi: Türkiye’de sosyal hizmet politikaları ve erkek şiddeti kapsamlı şekilde tartışıldı

Paylaşın: