AHA.Arkadaşlar herkese selamlar. Sizden bugün kendime özel bir şey ricada bulunacağım. İmkanınız olursa ekteki haberi kullanmanızı istiyorum. Benim bir ufaklığım var ellerinizden öper, özel bir yeğeniniz. Onun gittiği bir özel çocukların gittiği merkezin haberi. Kullanabilirseniz sevinirim, kullanamazsanız da canınız sağol olsun) Şimdiden herkese çok teşekkür ediyorum. Kullanırsanız ling ve gazetelere istiyorum. Herkese kolaylıklar diliyorum…
TÜRKİYENİN İLK EĞİTİM MODELİ 10 YILLIK BİR EMEKLE OLUŞTU
Nörobilim uzmanı, çocuk gelişimci ve aile danışmanı Mirhat Tekin Brusk 10 yılda Türkiye’nin ilk eğitim modelini yaptı.
Nörobilim ve Çocuk Gelişimi uzmanı Mirhat Tekin Brusk, ”Yazdığım eğitim modeli (mirte dilközem) aynı anda tüm beyin alanlarına müdahale eder. Bireyin tüm gelişim alanlarını hedef alır. Tüm farklı tanılı gruplara çözüm üretir” dedi.
10 yıl önce İspanya’da öğrencilik yıllarındaki hayalini gerçekleştirdiğini ifade eden Nörobilim uzmanı ,çocuk gelişimci ve aile danışmanı Brusk, yazdığı eğitim modelini Bilişsel, Dil-Konuşma, Psiko-motor, Sosyal-Duygusal, Öz bakım, Günlük yaşam becerileri, akademik gelişim alanlarında yaşına paralel gelişim göstermeyen bireylerin gelişim geriliğini gidermek veya en aza indirmeyi hedefleyen beynin bilgiyi işleme (öğrenme) stratejisine dayanan, multi disiplinli, bütüncül beyin temelli bir özel eğitim ve dil konuşma modeli olarak tanımladı.
TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK EĞİTİM MODELİ
Brusk yazdığı eğitim modelinin özelliklerini ise, ” Aynı anda tüm beyin alanlarına müdahale eder. Bireyin tüm gelişim alanlarını hedef alır. Tüm farklı tanılı gruplara çözüm üretir. Tüm yaş grubunu hedef alır. Büyük yaş grubu ile küçük yaş grubu bireyler farklı merkezlerde eğitim görür. (Aynı merkezde eğitim görmezler). Tüm özelliklerini ve ilkelerini Nörobilime (Sinir bilime) dayandırır. Sistemler piramidi özelliğinden sapmadan her yıl güncellenen bir özel eğitim modelidir. Nörobilimdeki gelişmeleri kendine referans alır. İlkelerini uygulamak için üretim yapar. (Çevre, materyal gibi). Bilimsel diğer özel eğitim teknikleri önemser ve kullanır. Model 5 temel ilke sistemi, 4 destekleyici alt ilke sistemi, 2 temel kanun sistemi ve 1 denetim sisteminden meydana gelir. Doğru bir yer ilkesiyle onlarca farklı eğitim ve terapi birimlerinden oluşur. Doğru materyal ilkesiyle kendine özgü yüzlerce materyallere sahiptir. Doğru personel ilkesiyle personellerini eğitir ve sürekli güncel bilgileri edinmeleri sağlar. Doğru teknikler ilkesiyle onlarca kendine özgü eğitim ve terapi protokollerine sahiptir. Doğru miktar ilkesiyle özel gereksinimli bireye ihtiyacı olduğu kadar eğitim verdirtir. Doğru değerlendirme alt ilkesiyle doğru teşhis doğru eğitim denklemine sahiptir. Doğru zaman alt ilkesiyle özel gereksinimli bireylere erken müdahale etme olanağına sahip. Doğru program alt ilkesiyle bireyin ihtiyacına göre doğru program yapılmasını sağlar. Doğru aile alt ilkesiyle aileleri eğiterek çocuklarıyla doğru ve gerekli etkileşim kurmalarını sağlar. Güncelle kanunuyla nörobilimin güncel ilerlemesiyle kendini günceller. Üret kanunu ile ihtiyaç duyduğu fiziksel ortamı ve materyalleri temin eder. Denetim sistemi sayesinde tüm temel ilkelerini, alt destekleyici ilkelerini ve 2 temel kanunun sistemlerini profesyonelce işleyişlerini sağlar. Türkiye’nin ilk ve tek özel eğitim modelidir. Türkiye’nin ilk ve tek dil konuşma bozuklukları terapi modelidir. Türkiye’nin ilk ve tek multi disiplinli özel eğitim modelidir.” dedi.
NEDEN BİR EĞİTİM MODELİNE İHTİYAÇ DUYDUM
” Son 20 yıldır özel eğitimde ve özellikle konuşma bozuklukları alanında ciddi bir araştırma ve yönelme vardır. Bunun başlıca sebepleri vardır. Bu sebeplerin en başından şüphesiz ki nörogelişimsel bozukluk tanılarının korkunç bir şekilde artıyor olmasıdır. Tabi diğer tanı gruplarının artışını da göz ardı etmemek gerekir. Bununla birlikte çok önemli tanılarının sebepleri hala tam olarak bilinmiyor olması ve tedaviden yeteri kadar sonuç alınamaması da çok önemli sebeplerdendir. Bu sebepler şahsımı özel eğitim alanına ilgi duymaya itmiştir. Bu alanda araştırma yapmak, üretmek benim için adeta zorunlu bir hal oldu. Araştırma yaptıkça güzel yöntemleri keşfetmekle birlikte alandaki eksiklerin ve bazı çaresizliğin farkına da varılıyor. Örneğin Otizm sepeckrum bozukluğu bireylerin gelişim süreçlerin çok çetin olması ve bireylerin otizmden kurtulabileceği yönünde hiçbir inancın olmayışı veya SP’ li çocukların çok az gelişim göstermeleri beni “başka ne yapıla bilinir? Düşüncesiyle beni bu alanda üretici bir bilim insanı yapmıştır. Bu alandaki düşüncelerimi şekillendirme ve temellendirme noktasında Çocuk Gelişimci kimliğimin çok büyük katkısı olmuştur.” ifadelerini kullandı.
YURT İÇİ VE DURT DIŞINDAN BÜYÜK TALEP VAR
Brusk, Maltepe’de özel gereksinimli çocuklar için açtığı özel okulda yerli ve yabancı çok sayıda öğrenciye verilen eğitim sayesinde büyük oranda başarı kazanıldığını sözlerine ekledi.